Sokak Lambası

35 - Abi & Kardeş

Multimedya; Yağız

İyi okumalaarrr🥂

"Berkayın kardeşi"

"Ne?" diye sordum şaşkınlıkla. Ağzım aralanmıştı. Ne yani? Doğru mu duydum ben? Berkay ve Bora kardeş mi?

"Şerefsizliğinin kime benzediği şimdi ortaya çıktı" dedi Ayaz. Lan olum biz burda ne konuşuyoruz sen hala laf sokma derdindesin. Bir dur yani. Biraz ara ver.

"Eeee?" diyerek devam etmesini istedi Poyraz. "Abim şuan nezarethanede. Yağız sayesinde orda. Gidip şikayetinizi geri çekmenizi istiyorum" dedi Bora. Yağız alayla güldü.

"Bende şikayetmi geri çekmeyeceğimi bilmeni istiyorum" dedi yüzünde sırıtma olmasına rağmen kesin bir dille. "Tamam yağızdan şikayetini geri çekmesini istiyorsun onu anladık. Zelalle ne alakası var bu işin?" dedi ayaz. Ayazın onu demesiyle Bora bakışlarını zelale çevirdi.

"Abim seni çok seviyor zelal. Sen sevdiğine inanmasanda seni çok seviyor. Sana, Umaya, Yağıza kafayı takmış halde. Sizden intikam almaktan başka bir şey düşünmüyor. Az önce onun yanındaydım" dedi Bora düşünceli bir şekilde.

"Onun bize kafayı takmış olması bizim umurumuzda mı bir bak bakalım?" diye sordum alayla. "Sizdeki deli cesareti sanırım" dedi ve dudaklarını yaladı.

Mal lan bu.

"Burdaki tek deli sensin" diyerek araya girdim. "Niye korkmuyorsunuz?" diye sordu Bora. Ciddiydi. Korkmamız gerekiyormuş gibiydi. Niye korkalım? Alt tarafı zelalin peşinden bıçakla kovalamıştı. Sonra beni tehdit etmişti. Sonra peşinde 10 tane adamla bizi sıkıştırıp yazgıyı bıçaklatmıştı. Asıl amacı bizi kaçırmak olsa da. Sonra beni kaçırmak için bayıltmıştı. Yağızlar yetişip kurtarmıştı.

Sırf bunları yaptı diye korkalım mı yani?

Tamam. Korkmamız gerekiyormuş.

"Şerefsiz insanlardan korkmuyoruz. Prensip meselesi" dedi Ayaz. "Sen buraya neden geldin tam olarak?" diye sordu Yazgı Ayazı umursamadan.

"Telefonda konuşurken zelalin bana yaşattıklarından falan dedin. Zelal sana ne yaşattı?" diye sordu Yağız.

"Ki kız seni tanımıyor bile. Ne yaşattı? Topunu mu kesti?" diye sordu Ayaz alayla. Normalde böyle ortamlarda çok sesi çıkmazdı ama konu zelaldi ya şimdi. Ağzını bantlasan susmaz.

"Zamanında abimi bana karşı doldurdu. Şimdi burda beni tanımamış numarası yapmasın" dedi Bora sinirli gözlerini zelale dikerek. Zelal ise neye uğradığını şaşırmıştı.

"Ne? Ne diyorsun sen ya? Ne yapmışım ben?" dedi zelal şaşkınlıkla. "Abim seninle sevgili olduktan sonra eve geldiği zaman benimle muhattap olmamaya başladı. Yüzüme bile bakmazdı. Nedenini sordum bir gün. Niye böyle davranıyorsun dedim. Bana ne dedi biliyor musun? 'Zelal söyledi. Ona saçma sapan mesajlar atıyormuşsun. Utanmıyor musun abinin sevgilisine öyle mesajlar atmaya' dedi ve bana yumruk attı. O günden sonra abimle eskisi gibi olmadım. Ben seninle bir kere bile tanışmamışken sadece ismini bilirken sana nasıl öyle mesajlar attım Zelal? Bana bunu anlat" kaşlarımı çatıp zelale baktım. Ne diyor bu mal yine ya?

"Pardon? Sen neyden bahsediyorsun? Ben Berkaya hiçbir zaman seninle ilgili bir şey söylemedim. Ben seni tanımıyorum bile. Bana sadece Bora diye bir erkek kardeşim var dedi. Başkada biz hiç senin hakkında konuşmadık. Sen rüya görmüş olabilirsin" dedi zelal de boraya karşılık olarak.

"Ben ne gördüğümü ne duyduğumu gayet iyi biliyorum. Her şey senin suçun. Abim bu haldeyse senin yüzünden. Eskiden böyle biri değildi o. Seninle sevgili oldu davranışları, hareketleri, her şeyi değişti. Senin yüzünden" dedikten sonra zelalin üzerine doğru yürüdü. Ayaz hızla ayağa kalkıp Zelalin önüne geçti.