56 - İkiz vs. Sevgili

265 17 121
                                    

Multimedya; Yağız

Herkese merhaba 👋🏻

Hepinizin kurban bayramını kutluyorum. Bayramınız mübarek olsun.

Ben köydeyim şuan ve bölümü açıkcası biraz zor yazdım. Biraz kısa oldu ama elimden gelen bu. Diğer bölümü yine bitirir bitirmez atarım. Kısa olmasına rağmen güzel oldu bence.

İyi okumalaarrrr 🌹

...

Yatakta sol tarafa döndüm. Rahat olamadım sağ tarafa döndüm. Rahat olamadım düz yattım. Rahat olamadım bu sefer ayağa kalktım. Ayakta durmayı sevmeyince tekrar yatağa yattım. Gözlerimi kapattım.

Bugün sanki ikinci kez annemi kaybetmiş gibi olmuştu. Bugün ananem Trabzona dönmüştü ve ben annemi ikinci kez kaybetmiştim sanki. Öyle bir acı çekmiştim. Çünkü ananem gitmişti ve annemin kokusunda gitmişti. Çok mutsuzdum.

3 hafta olmuştu. Toparlanmam gerektiğinin elbette ki farkındaydım. Ama yapamıyordum. Uyuyordum. Uyanıyordum. Okula gidiyordum. Geliyordum. Tekrar uyuyordum. Ruh gibi dolaşıyordum etrafta. Okulda onlarca insan yanıma gelip başın sağolsun demişti. İnanmayacaksınız ama Bora bile demişti. Enteresan.

Tekrar yataktan kalktım. Duşa gireceğim. Odamdan çıktığım anda banyoya girecektim ki salondaki konuşma sesleri dikkatimi çekti. Evde sadece biz vardık. Yani biz derken Yağız, Mevsim, Yiğit, Yazgı, Poyraz, Zelal, Ayaz, Almila ve çınardan bahsediyorum. Başka kimse yoktu.

Parmak uçlarımla birlikte salona yaklaştım. Mevsimin odasının kapısını açıp oraya girdim ve salona kulak kabarttım. Salon tam koridora çıkıyordu ve koridora baktıkları anda beni görebilirlerdi. Beni görmemeleri için mevsimin odasına girmiştim.

"Nasıl toparlayacağız ki?" diye sordu Ayaz. "Bilmiyorum. Ama zor olacak. Kız annesini kaybetti" dedi Yağız. "Çok üzülüyorum ya" dedi zelal. "Dilşah teyzeye çok üzüldüm. O ayrı konu. Ama umayın bu halleri beni korkutuyor. Hiç iyi değil" dedi Yiğit. "Bende farkındayım. Tek yaptığı uyumak. Sadece uyuyor. Bugün asiye teyze gidince de çok kötü oldu. Belli etmedi ama çok kötü oldu" dedi Yağız.

"Bir yere eğlendirmeye mi götürsek?" dedi Çınar. "Eğlenebileceğini düşünüyor musun?" dedi Yağız. Aman her yerde de tersle. "Düşünmüyorum. Ama en azından kafası dağılır" diye cevap verdi Çınar.

İşte o an anlamıştım ki ben arkadaşlarımı düşündüğümden de fazla endişelendiriyordum. Böyle bir şeye benim hakkım yoktu. Sırf onlar için bile olsa artık toparlanmanın vakti gelmişti.

Çok büyük bir kayıp vermiştim. Ama Allah kimseye kaldıramayacağı bir yük vermezdi. Ben bunu da kaldırabilirdim. Onları daha fazla endişelendirmek istemiyordum. Artık toparlanmalıyım.

Mevsimin odasından çıkıp banyoya girdim. Uzun süre sonra aynadan ilk defa kendime baktım. Gerçekten çok kötüyüm. Endişelenmekte haklıydılar. Ama elimde değildi işte. Her neyse. Bugün toparlanacaktım. Bugün eski Umay sahalara geri dönecekti. Annemin acısı geçmemişti ve geçmeyecekti. Ama bununla yaşamayı öğrenmeliydim. Aynadan tekrar kendime baktım. Sonra banyoya girdim.

Bugün Umay Gündayın geri döndüğü gün olacaktı.

1 ay sonra ;

"Yağız tutsana beni" dedim elimi uzatırken. "Zelal bile kendi çıktı. Beceriksiz" diye homurdandı Yağız. "Zelal bile derken?" dedi zelal ve tek kaşını kaldırıp yağıza baktı.

"Sen yüksek yerlere çıkamıyorsun ya böyle çok. Ondan dedim" diyerek toparladı Yağız. Zelal kafasını sallayıp gemiden içeri girdi. Yağız uzattığım elimi tuttu ve benide gemiye çekti. Gemiye girince çevreme bakıp gülümsedim. Yaz gelmişti! Yağızın babasının gemisi varmış. Hepimizi de ona toplamıştı. İşte sevdiğim adam zengin olunca böyle oluyor.

Sokak Lambası Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin