Yeni çıktığım bu yolda desteklerinize ihtiyacım var. ❣️
...
"Gökyüzü mavi ise umutlar beyaz olsun."
-Edip Cansever
...
🌼
"Ay şuna bak Çağan, küçücük!"
Bir diğer poşetten çıkardığım küçük patikleri havaya kaldırmış, karşımdaki koltukta oturan Çağan'a gösteriyordum. Fakat benim neşeme karşılık o baygın baygın yüzüme bakıyordu. Hatta telefonun diğer ucundaki, görüntülü aradığım ablam da aynı şekildeydi.
"Neden öyle bakıyorsunuz bana? Yoksa beğenmediniz mi? Aa yoksa mavi renkler tercih ettiğim için mi kızdınız? Olur mu hiç öyle?"
Hemen paketten pembe renkteki zıbını çıkardım. "Kız için de aldım!"
Neşeyle konuşuyor, bir onu bir bunu gösteriyordum fakat onlar bir tepki vermiyorlardı. En sonunda ablam telefonun ardından konuştu.
"İklim sen bir doktora mı görünsen kardeşim?" Sorusuyla kaşlarım havalanırken elimdeki telefonu iyice yüzüme tutup ablama baktım. "Nedenmiş o?"
"Çünkü onca işimin gücümün arasında beni görüntülü arıyor, ortada olmayan çocuğa almış olduğun onlarca eşyayı gösteriyorsun. Sence de bunlar normal mi İklim?" diye sordu, aynı ifadesiz bakışları sürüyordu.
Gözlerimi devirirken elimdeki zıbını poşete atıp Çağan'ın karşısındaki koltuğa oturdum ve çatık kaşlarımla "Aman abla! Yeğen istemek, ona giysiler almak suç mu?" dedim.
"Elbette değil baldız ama çocuğun reşit olana kadar giyebileceği kadar eşya almış olman ve bizim de mecburiyetten bir gardırop alıp doğmamış çocuğa dolap yapmamızın saçmalığından bahsediyor olmalı ablan."
Çağan'ın açıklık getirdiği konuya karşılık şaşkınlığımı gizleyememiştim. "O kadar oldu mu sahi?" diye sordum kocaman açtığım gözlerimle bakarken.
"Oldu tabii ya! Biri görse çocuğumuz var sanacak. Artık dur be ablacığım."
Ben omuzlarımı silkerken her şeyde olduğu gibi bunda da olayın dolu tarafından bakan eniştem "Ama beni büyük bir masraftan kurtarmış olmanı da es geçemem. Şu oda takımını da halledersek tam olacak aslında." dediğinde gururla gülüyordum.
İşte enişte gibi enişte! Birde ablama bakın, bana kızmaktan başka bir şey yapmıyordu.
"Aslında ben geçen gün kataloglara baktım. Ay neler var bir görseniz! Neyse, önce beni bir teyze yapın da..." dedim engel olamadığım heyecanla.
Çağan sırıtırken göz kırptı. "O iş bende baldız."
"Siz orada birbirinizi gazlıyorsunuz ama ben de buradayım. O iş kendi başına olmuyor herhalde Çağan Bey? Ne diyorsun kıza öyle?" dedi ablam, ifadesi şaşkın ve biraz da kızgındı.
"Aman hayatım.." dedi Çağan telefonu elimden alıp ekrandaki ablama bakarken. "Ben İklim'i eylemek için öyle söylüyorum." dedi sessiz olduğunu düşündüğü bir tonda. Sonra telefonu aşağı indirip bana göz kırptığında güldüm. Ardından telefonu yine kaldırdı. "Neyse hayatımın anlamı, biz seni tutmayalım."
"Şu baldızına hakim ol, beni delirtmesin Çağan!" dedi yine ve yine kızmalara doyamayan ablam.
Genel itibarıyla sinirli yapısı olduğu için şu anki kızgınlığını hiç üzerime almayıp "Ben de seni çok seviyorum ablacığım! Akşam sizdeyim." dedim gülerek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKI VİRANE
Romance"Hep böyle çocuksu mu bakar senin gözlerin?" Enseme doğru yayılan sıcak nefesi, tenimi yalayıp geçiyordu. İçim titrerken, devam etti şiir okuyan yumuşak sesi. "Hep böyle içinde uzak bir ışık mı yanar? Bakışlarında beni dinlendiren bir şey var; Kıyıs...