Merhaba 💫
Bölüm öncesinde minik bilgilendirme yine!
Biraz rahatsızdım ve bu nedenle bölümü yetiştirebileceğimden bile emin değildim. Fakat eklemeyi düşündüğüm son sahneyi kesip diğer bölüme aktarmaya karar verdiğim için tahmin ettiğimden önce bitti. Ve geciktirmeden yayınladığım için gerçekten mutluyum.
Şu sıralar birkaç hafta boşluğum olduğu için, bölüm gününü beklemeden bittiği gibi paylaşmayı düşünüyorum. Sonrasında yine eski düzenle iki haftada bir, cuma günleri bölüm gelmeye devam eder. Şu süreçte pat diye yeni bölümlerle karşılaşabilirsiniz belki.
Yorum ve oylarınızı eksik etmeyin. ♥️
...
"Ne olur çekme ellerini karanlığımdan
Bir sen kaldın dünyada güzel bildiğim"-Ümit Yaşar Oğuzcan
...🌼
"Evet Ecrin, harika gidiyorsun!" Heyecanım sesime yansıyordu. Direksiyonda olan ve gayet güzel biçimde arabayı kullanan Ecrin'e baktım.
"Ne yapayım şimdi? Gideyim mi?" dedi Ecrin.
"Devam et, sevgilim. Çok iyi gidiyor." dedi arka koltukta oturan Onur. Koltukların arasından başını çıkarmıştı.
Ecrin gülümsüyordu. Tam bu anda, araba pat diye durmuştu. "Ay!" dedi Ecrin korkuyla. "Durdum ya..."
"Tamam olsun. Hiç sıkıntı değil." dedim. "Yine denersin. Hadi, durma."
Ecrin'in omuzları çökmüştü. Hüzünle kaşları çatılırken bana ve sonra Onur'a baktı. "Gerilmekten yoruldum. Olmuyor işte. Niye yapamıyorum ya?"
"İlk sefere göre gayet iyisin Ecrin. Bir anda olmaz ki.. Hem kursa da gideceksin. Bu sadece ön hazırlık." dedi Onur. Tane tane ve olağanca uysallıkta anlatıyordu.
"Beş dakika önce bir yaşlı amcaya ezecektim!" dedi Ecrin. Gözlerini dehşetle açmış, eliyle yolu gösteriyordu. "Eğer İklim direksiyonu çevirmese, o köşeye çarpacaktım ve amca da ölecekti! Korkunçtu!"
Dudaklarımı birbirine bastırırken Onur'la bakışlarımız birleşti. Biraz evvel hepimiz korkmuştuk tabii. Ecrin'e araba kullanmayı öğretme sözü vermiştim haftalar öncesinde. Boş vakti olunca, hem birlikte bir şeyler yaparız diye düşünmüştük ve Onur'u da alarak bu işe baş koyduk. Tenha bir yerdeydik fakat bastonlu bir amca çıkmıştı karşımıza. Ecrin panik yapıp kalakalmıştı. Genel itibarıyla zorlanıyordu. Heyecanlıydı, o yüzden de kaynaklanıyordu. Sonuç olarak kazasız belasız şeklinde ilerlemeyi başarıyorduk.
"Güzelim benim..." dedi Onur. Ecrin her paniğe kapıldığında, değişmeyen sakinlik ve tatlılıkla yaklaşıyordu ona. Eline uzandı. "Sıkma canını. Geleceğiz üstesinden. Ha şu an olmuyor mu, hazır mı değilsin? Beklersin. Sonra ehliyet alırsın. Aceleye gerek yok sevgilim."
Ecrin tebessüm etmişti ama gözlerine yerleşen korku gitmiyordu.
"Tamam o halde. Şimdi gidelim, bir yemek yiyelim. Sonra ben sizi baş başa bırakayım." Canım kumru çiftime gülümseyerek bakıyordum. "Arabayı da size devrediyorum. İster gezin, ister sürüş derslerine devam... Nasıl isterseniz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKI VİRANE
Roman d'amour"Hep böyle çocuksu mu bakar senin gözlerin?" Enseme doğru yayılan sıcak nefesi, tenimi yalayıp geçiyordu. İçim titrerken, devam etti şiir okuyan yumuşak sesi. "Hep böyle içinde uzak bir ışık mı yanar? Bakışlarında beni dinlendiren bir şey var; Kıyıs...