51. Bölüm • Seni Seviyorum •

444 94 449
                                    

Bölüm Şarkıları:

Sezen Aksu: Unuttun mu Beni?

Mark Eliyahu/ Cem Adrian: Derinlerde

Cem Adrian/ Emir Can İğrek: Bana Unutmayı Anlat Severken

Mary Jane: Yaz Bunu Bir Kenara

...

"İnsanların güvenini sarsmayın.Bu hayatta değişmeyen bir gerçek var. O da şudur ki, güveni sarsılan her insan değişir."

-Paulo Coelho
...

🌼

"Bakın, diyor ki; bebeklikten yani doğduğu andan itibaren tuvalet eğitimi verilebilirmiş. Böyle yapan epeyce ebeveyn varmış ama zor diyorlar tabii." Salona girdiğimde tekli koltukta oturan Çağan'a baktım. Gözlerini elindeki telefonun ekranından ayırdı ve ablama çevirip konuşmayı sürdürdü. "Bir kitabı varmış, onu da okuyacağım. Belki biz de yaşını beklemeden doğumdan sonra tuvalet eğitimi vermiş oluruz."

İkili koltuktaki ablamın yanına tüneyip istediği gözleme tabağını kurabiyelerin olduğu tabağın yanına bıraktım. "Ha bir de... Tuvalet eğitimi değil, tuvalet iletişimi deniyormuş. O da cepte." diye ekledi Çağan. Gözlerini kısmış, telefondan araştırdığı şeyi okuyordu yine.

Tabaktan bir kurabiye alan ablama iyice yanaşıp başımı omzuna, elimi karnına, yeğenimin olduğu yere götürdüm. "Sence de tuvalet eğitimi... Pardon iletişimi için biraz erken değil mi Çağan?" diye sordu ablam. Diğer eline de gözlemeden almıştı. İştahı yerindeydi. Bol bol yesin ablam!

"Aa, erken olur mu abla? Bunları şimdiden öğrenmemiz gerekli ki acemice davranmayalım." dedim.

"Doğduktan sonra diyor bir de... Küçücük bebekle nasıl iletişim kurup daha derdini anlatamıyorken tuvalete alıştırabilirsin ki? Pek mantıklı gelmedi bana." dedi ablam, aynı zamanda kurabiyeden yerken.

"Oluyormuş valla. Yapılır bence. Öyle değil mi baldız?" dedi Çağan, gözleri yüzüme çevrilirken. "Neleri başarmadık, bunun mu üstesinden gelemeyeceğiz?"

"Geliriz be eniştem." dedim. Ablamın karnını seviyordum. "Yeğenim için her zorluğu başarırım ben."

Telefon melodisi duyulunca Çağan elindeki telefona baktı. "Kimmiş?" diye sordu ablam.

"Annem." diye yanıtladı Çağan ve telefonu kulağına götürdü.

"Arıyor yine seninki." dedim, ablamın kulağına doğru.

Çağan'ın annesi, torunu olacağını duyduğunda, ablamı bir anda el üstünde tutmaya başlamıştı. Hele de cinsiyetin erkek olduğu öğrenilince değmeyin keyfine. Sürekli onları arıyor, ablamın hamileliği hakkında devamlı akıllar veriyordu. Elbette kendine göre haklıydı fakat beni bile boğuyordu bazı zamanlar. Hatta buraya kalmak için gelmek istediğini de duymuştum ama ablam zaten riskli bir hamilelik geçiriyordu, bir de üzerine Sevim teyze tuzu biberi olurdu. Bunu bilen Çağan, zaten benim de olduğumu belirtip annesine usulünce gelmemesini söylemişti. Hamile olan ablamdı ve düşünülmesi gereken de O'ydu.

"Torunun iyi tabii anneciğim. Siz nasılsınız?" dedi Çağan. Biraz dinledikten sonra kurabiyenin son lokmasını ağzına atan ablama doğru baktı. "Gelinin de iyi. Ha, onunla da mı konuşmak istiyorsun?" Ablama kaş-göz yaparak telefonu alıp almak istemediğini soruyordu. Ablam başını sallayınca "Evet evet, yanımdaydı. Tamam, veriyorum." dedi.

AŞKI VİRANEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin