14. Bölüm • Aşk Dirilmektir •

921 303 135
                                    

"Bir şey var aramızda
Senin bakışından belli
Benim yanan yüzümden
Dalıveriyoruz arada bir
İkimiz de aynı şeyi düşünüyoruz belki
Gülüşerek başlıyoruz söze

Bir şey var aramızda
Onu buldukça kaybediyoruz isteyerek
Fakat ne kadar saklasak nafile
Bir şey var aramızda
Senin gözlerinde ışıldıyor
Benim dilimin ucunda"

-Nahit Ulvi Akgün, Birisi
...

🌼

"Kendime geldim geleli dostlar
Olamam kimseye düşman
Bi' şüphem yok kefenim sağlam
İçerim ben bu akşam

Sesleri duydum duyalı dostlar
Yola çıktım yeni baştan
Acelem yok hedefim sağlam
İçerim ben bu akşam"

Mikrofonu diğer elime geçirdiğimde karşımdaki kalabalığın enerjisiyle daha da yerimde duramıyordum.

"İçerim ben bu akşam
İçerim ben

Ben burda bu akşam
Ben burda bu akşam
Ben burda bu akşam
Ben burda bu akşam
İçerim ben"

Etrafımda turlarken sahnede ileri-geri hareketleriyle de dans ediyordum. Bize ait masada dizili kişilere baktım. Bir elinde Cihangir'in meşhur kokteylinden olan ve yanındaki ablamı dans ettirmeye çalışan Çağan ve ablamı, çoktan kopmalara başlayan Işıl'ı işaret parmağımla gösterirken şarkıya devam ediyordum.

"Sizleri gördüm göreli dostlar
Hemen her gün bana bayram
Yarınım yok sevenim sağlam
İçerim ben bu akşam

İçerim ben bu akşam
İçerim ben"

En önlere gelerek bir eli havada, aynı zamanda videomu çekip dans eden Cihangir'e ilerledim.

"Ben burda bu akşam
Ben burda bu akşam
Ben burda bu akşam
Ben burda bu akşam"

Sahneden indiğimde yanına ulaştığım Cihangir'e mikrofonu tuttum. Gülerek ve bence gayet güzel sesiyle söylemeye başladı.

"İçerim ben bu akşam
Ben burda bu akşam
Ben burda bu akşam"

Cihangir ön kamerayı bize tutarken, mikrofona kafamı yaklaştırdım ve beraber son kısma geçtik.

"Ben burda bu akşam
İçerim ben"

Topluluktan alkış geldiğinde Cihangir'e harikaydın hareketleri yaparak sahneye yeniden çıktım ve mikrofonu bıraktım. Sonrasında hoplaya zıplaya, neşeyle bizimkilerin yanına döndüm.

"Ya sen muhteşem bir detaysın! Mükemmelsin kuzen!" dedi Işıl gülücüklerini saçarken, bardağı kafasına dikti sonra.

Çağan iki eliyle de beni göstererek "Benim baldızım, benim. Eniştesi oluyorum." gibi sözlere başladığında kahkaha attım. "Çağan ya.." dedim gülerek. Elini tutarak öne-arkaya sallıyordum.

"Yine sesinle harikalar yarattın İklim!" İltifatını istemeyeceğim kişiler arasında olan Uygar'ın sesini duyduğumda Çağan'ın eliyle oynamayı bıraktım ve sağ tarafıma döndüm. Tam kadro buraya ilerliyorlardı.

"Üstümüze bir ordu geliyor sanki." dedi ablam. Baran, Kuzey, Elvin... Daha sayamayacaktım.

Çağan yüzünü buruşturdu. "Çıyan da ortalarında.." dedi kulağıma doğru. Salık bıraktığı sarı saçları, dizlerinin biraz üstünde olan ve gözleriyle aynı tondaki mavi askılı elbisesiyle hoş görünüyordu Hazer. Sevmiyordum ama güzel kadın olduğunu yalanlamayacaktım. Baran da onu görseydi iyi olurdu aslında. O onu seviyor, bu bunu, şu ötekini... Nasıl bir aşk çemberiydi anlayamıyordum. İki kişi de birbirini sevseydi ya...

AŞKI VİRANEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin