52. Bölüm • Sineçak •

521 94 558
                                    

O kadar bölüm devirdik ve nihayet Yağız Kaya sizlerle! Merak ettiğinizi biliyorum ve bu yüzden çok tutmayacağım. Yalnızca tek ricam, bolca satır arası yorumlar yapıp oy vermeniz. 🐣

Aslında bu bölümün, hatta her sahnenin şarkısı var ama içlerinden seçmek durumunda kaldım. Sahneleri muhakkak bu şarkıları ara ara açarak dinleyin.

Bölüm Şarkıları

Cem Adrian/ Birsen Tezer: Beni Hatırladın mı?

Buray: Kış Bahçeleri

Cem Adrian/ Aylin Aslım: Herkes Gider mi?

...

"Omzumda işlemediğim günahlar
Sözlerim de riya var
Kederim de bir aşk
Görüyor mu?

Belki de yanlıştı doğrularım
Aşkını, sevgini sorguladım
Yolların kapalıydı zorlamadım
Öldürdüm çiçeğimi, yaşatamadım"

-Belki/ Dedüblüman

...

🐿️

Ücreti ödedikten sonra taksiden indim ve hızlı biçimde yürümeye başladım. Bahçenin demir kapısını sertçe itmenin ardından birkaç basamağı çıktım. Sonrasında yumruk yaptığım elimi kapıya vuracaktım ki, düşünmeden hareket ettiğimi fark edip gözlerimi kapattım. Nefes alıp verdikten sonra daha sakin şekilde zili çaldım. Sena teyze de evdeydi ve öfkeme yenik düşüp yanlış bir harekette bulunmamalıydım.

Kapıyı Ezgi açtı. "Merhaba Yağız Bey, hoş geldiniz." dedi, tebessümle.

Başımı sallarken "Hoş buldum Ezgi. Nasılsın?" dedim.

"İyiyim, teşekkür ederim. Buyurun böyle." dedi, geriye çekilirken.

Gözlerim içeriye gitmişti. "Hiç geçmeyeyim. Cihangir evde mi?" diye sordum.

"Hayır. Cihangir Bey, İlay Hanım'ın evindeymiş. Beraber bir davete katılacaklarını ve gecikeceğini haber vermişti."

Başımla onaylarken "Anladım." dedim. "Sena teyzeye selamımı iletip en yakın zamanda uğrayacağımı söylersen çok sevinirim."

"Tabii." dedi tebessümüyle.

Buradan ayrıldıktan sonra yeni istikametim, İlay'ın evi olmuştu. Kapıya birkaç defa vurdum. Biraz sonra Cihangir, kapıyı açtığında kaşlarını kaldırırken gülümsedi. "Ooo! Yağız delikanlım gelmiş. Geç geç." derken eve girmiştim. Salona ilerliyordum ve kapıyı kapatan Cihangir, arkamdan geliyordu. "Biz de İlay'la sevgililiğimizi kutluyorduk." diye devam etti.

Soluk alış verişlerim hızlıydı ve azalmadan süren sinirimi dindiremiyordum.

"Hoş geldin Yağız." dedi İlay ikili koltuktan kalkarken. Bana doğru yürüyordu. Cihangir de salona girince biraz geriye çekilip ikisini de karşıma alacak şekilde durdum.

"İklim'in nişanlanacağından niye haberim yok?" diye sordum kaşlarım çatıkken. İlay şaşırmıştı ve Cihangir'le birbirlerine baktılar. "Nişanlanıyormuş. Baran'la! Haberim yok diyemezsiniz. Biliyordunuz. Niye söylemediniz?" dedim, ellerimi iki yana açarken. Gözlerim ikili arasında mekik dokuyordu.

AŞKI VİRANEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin