Merhabalar!
Normale göre bölümün gün içinde epeyce geciktiğinin farkındayım. Biraz daha beklesek yarın olacak zaten. İnanılmaz bir yoğunluktan geçtiğim için ancak yeni tamamlayabildim. Gönül isterdi ki eskisi gibi bir günde olsa öncesinde yayınlayıp size sürpriz yapmak ama günlük hayatımda birtakım hızlı akış olduğu için buraya çok vaktim kalmıyor bazen. Ama yine de o son sahneyi yazmadan bırakmadım! Eğer yazım yanlışı varsa kusura bakmayın lütfen çünkü düzenlemeye vaktim olmadı ne yazık ki.
Sizlerden bol bol satır arası yorumlar bekliyorum. Upuzun bir bölüm oldu yine. Keyifli okumalar! 💫
...
"Baktım ki
işgal gözlerin"-Cahit Zarifoğlu
...🌼
"Aç ağzını kızım, bu bebeğe de sana da iyi gelecek." dedi Sevim teyze. Elindeki kavanozda her nasıl bir karışım varsa, onu ablama yedirme uğraşındaydı.
"O çok gelir Sevim Hanım. Bir kaşık aldı, yeterli." dedi elinde süt dolu bardak olan dadım.
"Aa, yok yok!" dedi Sevim teyze. Belini dikleştirmişti ve ablamın yanında oturan dadıma bakıyordu. "Biraz daha yemeli. Kan, can olacak bu geline." diye ekledi.
Gözlerimi devirirken dirseğimi masaya dayayıp elimi alnıma koydum.
"Meyveni getirdim hayatım." Salona giren Çağan'a döndüğümde, elindeki meyve tabağını gördüm.
"Çağan." dedi ablam. Üçünün arasında sıkışmış bir ifadesi vardı. "Birazdan uyuyacağım zaten. Daha bir şey yiyip içecek yerim kalmadı. Sen ye meyveyi."
"Biz de artık kalkalım mı dadı?" diye sordum oturduğum sandalyeden kalkarken.
"Geç oldu tabii." dedi Sevim teyze. 'Evli evine' der gibi bakıyordu. Burası ablam ve eniştemin eviydi. Ona ne oluyor? Onun da oğlunun eviydi ama bu beni alâkadar etmiyordu.
"İyi madem. Sen de güzelce dinlen kuzum. Bir şey olursa ararsınız." dedi dadım. Koltuktan kalkmıştı.
"Merak etmeyin Nermin Hanım. Biz buradayız." dedi Sevim teyze.
Gözlerimi devirmemek için kendimi zorlarken ablamı öptüm. Çağan'la yakından fakat annesiyle uzaktan vedalaştıktan sonra da dadımla beraber evden çıktık.
"Ay dadı!" dedim, merdivenin basamaklarını çıkarken. "Daha yeni geldin Sevim teyze! Bir dinlen, değil mi? Ama yok! Her şeye karışıyor ya... Benim ablam o! Benim yeğenim..." Ara vermeden konuşup aynı zamanda merdiven çıktığım için nefes nefese kalmıştım. "Ablama zorla bir şeyler yedirmeye çalışıyor bir de! Bebek zayıf doğarmış, bir şey yemiyormuş ablam. Gayet de yerinde kilosu. Fazlası da zarar canım!"
"O da torunu için konuşuyor tabii ama biraz fazla konuşuyor. Neyse, en azından Derya'ya yardımcı olur." dedi dadım. Son basamağı çıkarken bakışlarım karşı dairemin kapısını boş geçmemişti.
"Of! Doğuma kadar burada kalacak görünüyor!" dedim, sızlanmayla.
"Sessiz ol kızım. Duyacaklar, ayıp olur."
Omuzlarımı silkerken cebimden anahtarı çıkardım ve evin kapısını açtım.
"Ay ama yazık ablama dadı ya..." dedim, hüzünle kaşlarım çatılırken.
Dadım da eve girince kapıyı kapatacağım sırada karşı dairenin kapısının açıldığını gördüm. Gözlerim zaten orada olduğu için fark etmem uzun sürmemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKI VİRANE
Romance"Hep böyle çocuksu mu bakar senin gözlerin?" Enseme doğru yayılan sıcak nefesi, tenimi yalayıp geçiyordu. İçim titrerken, devam etti şiir okuyan yumuşak sesi. "Hep böyle içinde uzak bir ışık mı yanar? Bakışlarında beni dinlendiren bir şey var; Kıyıs...