Merhaba, nasılsınız?
Yaşanan üzücü olaylar sebebiyle iyi olmak pek mümkün değil. Her kayıp zor, böylesi daha acı. Saldırıda şehit olan askerlerimize Allah'tan rahmet, yakınlarına sabır diliyorum. Hepimizin başı sağolsun. Görev başındaki tüm askerlerimize de güç, kuvvet diliyorum.
Yeni bölüm paylaşımını ertelemeyi düşündüm ama bekleyenler olduğu için yayınlıyorum. İsteyen istediği vakit okuyabilir. ♥️
...
"İlk defa seninle bütünlendim, anlıyor musun
Anladım yaşadığımı her nefes alışta
Seninle geçtim bütün zamanlardan
Seninle var oldum
Eridim seninle bir sonsuz çalkanışta."-Ümit Yaşar Oğuzcan
...
🌼
"Ye kızım, ye. Böyle etine dolgun, balık etli severiz biz. Hepimiz de öyleyiz zaten." dedi Neşe teyze. Börekten aldığım koca ısırığı çiğnerken bakışlarımı çaprazdaki ikili koltukta olan Neşe teyze, yanındaki Ceylin ve sonra hemen yanımda oturan dadımda gezdirdim.
Lokmayı yuttuktan sonra "Ben nasılım sizce? Balık etli miyim?" dedim, merakla.
"Hayır, kızım. Gayet zayıfsın." dedi dadım. Kilo almış olsam bile asla söylemezdi çünkü bu defa ölüm orucuna giriyordum resmen.
Dadımın sözlerinin doğruluğundan emin olamazken lafı Neşe teyze aldı. "Maşallahın var." dedi, gülümseyerek.
Şimdi bu iyi bir şey miydi? Ne demek oluyordu? Onun gözünde balık etli miyim yoksa zayıf mı? Daha az evvel, balık etli sevdiklerini söylemişti. Zayıfsam nasıl olacaktı? Kilo alsam daha mı çok sevecekler yani? Kilo almak isteyeceğimi sanmıyordum.
"Ee, anlatmaya devam et bakalım. Bizimki başka ne sürprizler yaptı evlilik teklifinde?" diye devam etti Neşe teyze, meraklı bir hevesle.
Aslında tamamını anlatmıştım ama tekrar ve tekrar duyulmak isteniyordu. Ki o güzel an'ı sonsuz defa anlatabilirdim.
"Dediğim gibi, fotoğrafımı çekme bahanesiyle arkamı döndürdü. Birkaç poz çekti öyle. Sonra bir baktım, elinde yüzük vardı. O kadar şaşırdım ki... Hiç beklemiyordum. Çok güzel şeyler söyledi. Bayağa duygulandım." dedim, yüzümdeki gülümsemeyle. "Ortam da aşırı güzeldi. Böyle kumsalda, mumlar, hediye, yemek..."
"Bak, hediye de düşünmüş. Ah, düşünceli yeğenim benim..." dedi Neşe teyze. Teklif konusunda epeyce duygusal ve de heyecanlıydı. Durumları öğrenince dadımı ve beni evlerine davet etmişti ve şimdi buradaydık. "Sizin haberiniz yoktu öyle mi?" diye sordu, kafasını Ceylin'e çevirirken.
Ceylin, başını olumsuzca salladı. "Yoktu. Hepimize sürpriz oldu."
"Bir daha bakayım yüzüğüne?" dedi Neşe teyze, bana döndüğünde. Elimi uzatınca yaklaşıp yakından baktı. "Pek güzel." dedi. Gülümsüyordum. "Yeğenim diye söylemiyorum, gerçekten ince fikirlidir. Aynı babasına çekmiş. Eniştem de öyleydi. Ablamı el üstünde tutardı. Ki Yağız'ın da öyle olduğundan şüphem yok. Gönül rahatlığıyla kızınızı bize emanet edebilirsiniz." diye konuşmayı sürdürdü dadım ve bende gözlerini dolaştırırken.
Çaydan bir yudum içtim ve bardağı önümdeki sehpaya bıraktım. Yağız olsaydı beraber, karşılıklı içerdik ama henüz işteydi ve umuyorum gelmesi yakındı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKI VİRANE
Romance"Hep böyle çocuksu mu bakar senin gözlerin?" Enseme doğru yayılan sıcak nefesi, tenimi yalayıp geçiyordu. İçim titrerken, devam etti şiir okuyan yumuşak sesi. "Hep böyle içinde uzak bir ışık mı yanar? Bakışlarında beni dinlendiren bir şey var; Kıyıs...