15.BÖLÜM: "MUTLU BİR GÜN"

47.5K 2.2K 871
                                    

Bölüme başlamadan küçük yıldızımızı parlatırsanız çok sevineceğim.

Kırmızı kalpleri bu satıra doldurabilirsiniz.

Keyifli okumalar.

***

***

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

15.BÖLÜM: "MUTLU BİR GÜN"

Yaşadığım şeyler gözümün önünden bir film şeridi gibi çekti. Gözlerimi açmak istiyorum fakat bunu yapacak gücü kendimde bulamıyorum. Sanki bütün uzuvlarım yara bere içinde, bir harabe gibiyim.

Sırtımdaki acı yüzünden gözlerimi zorluk ile açtım. Sırt üstü bir şekilde yatıyordum. Gözlerimi birkaç kez kıprıştırdım. Sanki uzun bir süredir, uyuyor gibiydim. Bu hafta kaç kez bu cümleleri kullandım? Saymadım.

Başımı cama çevirdim, hava kararmak üzereydi. Bu seferde öbür tarafa çevirdim. Ben bir evin içerisindeydim. Büyük bir korku ile yataktan kalkmaya çalıştım. Ani hareket ettiğim için, sırtım acıdı. Burası ne Uraz'ın evine, nede onun evine benziyor. Yatakta sırtımın acısını geçmesini bekledim. İstemsizce dişlerimi sıkıyordum.

"Abi, sen at olacaksın." Bu kimin sesi böyle, kapının açılma sesini duydum. Başımı o tarafa çevirdim. İçeriye giren kişi ile, tuttuğum nefesimi dışarıya bıraktım. Uraz'ın gözleri beni buldu. Yanındaki kıza baktım, Tuğçe'ye.

"Abi, hadi!" Tuğçe, küçük bir kız mızmızlanmaya başlamıştı. Uraz'ın kolundan tutuyordu. Yataktan iyice doğruldum.

"Tuğçe, bekle." Dedi, kolunu Tuğçe'den kurtarıp yanıma geldi.

"Sırtın iyimi?" Dedi, başımı evet anlamında salladım. Tuğçe, tekrardan Uraz'ın yanına gelip kolunu tuttu.

Biz neden hastaneye gitmemiştik?

Hastaneleri sever oldum.

"Kişniyeceksin, tamam mı abi?" Uraz'ın hayretle bakan gözleri kardeşini buldu. Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım.

Uraz Kandemir'i, kişneyerek görmek herkese nasip olmaz.

"Ne dedin sen?" Tuğçe, gülümsedi.

"Kişnemek nasıl oluyor bilmiyor musun, abi?" Dedi, Uraz başını yukarıya kaldırıp derin bir nefes aldı. Ağzının içinde bir takım mırıltılar çıkardı galiba "sabır" diyordu.

"Tuğçe, birazdan doktorun gelecek. İn aşağıya bekle beni." Tuğçe, dudaklarını büzdü. Sonrasında aşağıya indi. Ben gülmemek için zor duruyordum. Kardeşi, abisi ile uğraşmayı seviyor demek ki. Uraz, tek kaşını kaldırdı.

"Hoşuna mı gitti?" Hızlıca başımı hayır anlamında salladım.

"İyi."

"Tuğçe, iyimi peki?" Uraz, gözleri ile kapıyı işaret etti.

ŞEHRİN TOZU | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin