Bölüme başlamadan küçük yıldızımızı parlatmayı unutmayalım.
Buraya kırmızı kalplerinizi Bade ve Uraz için bırakabilirsiniz. <3
Ne kadar çok vote ve yorum gelirse bir daha ki bölüm o kadar erken gelecek.
Keyifli okumalar.
***
52.BÖLÜM: "İZ PEŞİNDE"
Hani bu fotoğraf makinesi vardıya, en kötü anları sanki hiç silmiyor. O kötü anıların üzerine yenilerini ekleyip, hafızamı dolduruyor. Benim yaşadığım hayat hiçte kolay değil. Zaten küçüklüğüm, çocukluğum, gençliğim en güzel günlerini Rıfat Esenler sayesinde berbat oldu. Gençliğimin diğer yarısını dedim ki artık mutluyum, artık her şey eskisi gibi olacak. Hiçbir kötülük başıma gelmeyecek. Eşim olacak, babam olacak, belki çocuklarımız olacaktı. Hep mutlu aile tablosunu kafamda kurdum. Sanki gerçek gibiydi, sanki... Uraz'ın bileklerine kelepçe takmışlardı, benim ise kalbime zincir vurmuşlardı. Aynısı. Onun elini kolunu bağladılar, benimde kalbimi. O benim kalbim. Bir insan kalbi olmadan nasıl yaşar ki? Nefes alamaz. Nefes alamayan bir insan nasıl yaşar? Ölür.
Issız ve boş koridorda öylece durdum. Ufuk yanıma usulca geldi ve elini omzuma koydu, başımı ona çevirdim. Yutkunmaya çalıştım ama boğazım acıdı yutkunamadım. "Bade," Ufuk'un omzuma dokunması ile bakışlarımı eline çevirdim. Gözlerimde akmakta direnen göz yaşlarım asılı dururken Ufuk'un devam etmesini bekledim.
"İyi misin?" Sorusu ile başımı evet anlamında salladım. Aslında iyi değilim, hemde hiç değilim. Ama bu oyunu kuralları ile oynamayan birisi yada birileri var. Bende 'Bade Kandemirsem' oyunu kurallarına göre oynarım. Benim eşimde tam olarak bunu isterdi.
"Bu işin içinde başka bir şey var." Ufuk bana tek kaşını kaldırarak baktı.
Ona cevap vereceğim esnada duvarın dibinde birisini gördüm. Benim ona baktığımı görünce oradan hızlıca kaçtı, bende, "BABAMA BAK." Dedim, ve peşinden gittim. Koştum gücümün yettiği kadar koştum. Yangın merdivenlerine gitti bende peşinden gittim. Arkadan bir adama benziyordu. Onunla nasıl baş edeceğim bilmiyorum ama bu kaçış hiç hayra alâmet değil.
"DUR ORADA!" Merdivenleri teker teker inerken merdivenlerin demirine sıkıca tutundum ve kendimi aşağıya doğru sarkıttım, bir kum misali aşağıya kayarken sırtına tekme attım. Merdivenin başlangıcında durdum ve arkasından boynunu tuttum.
Gücüm ne kadar yettiyse sıktım ve duvara yapıştırdım. Polislerin suçluları tuttuğu gibi bende onu tuttum."Neden kaçıyorsun benden!" Dedim, çırpınmaya başladı ama konuşmadı. Sinirimden diz kapaklarının arkasına dizimi geçirdim. O iki büklüm oldu. Saçlarından tuttum ve geriye doğru eğdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞEHRİN TOZU | TAMAMLANDI
RomanceBir tutam, ego! Üç tutam, yakışıklılık! Azıcık akıllı, bayağı çapkın! Hiç olmayan terbiye, ve karşınızda Uraz Kandemir! Hayatı sadece bir gecede değişen, Bade Esenler. Bu hikaye zalim Şehrin, zalim Tozlarına gelsin. Başlangıç tarihi : 18.02.2020