5.BÖLÜM: "KAR TANESİNİN ACISI"

69.2K 2.8K 1K
                                    

Şöyle başlama saatinizi alalım.

Buraya da kırmızı kalpler:)

Keyifli okumalar. <3

***

***

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

5.BÖLÜM: "KAR TANESİNİN ACISI"

Eşsiz bir kar tanesinin acısı olur mu? Derseniz olur. Her şeyin bir acısı vardır ve benimde kar tanesi kadar acım var. Kar tanesi kadar deyince az geliyor değil mi? Az değil, benim acım çok fazla.

Çünkü kar taneleri her kış yağar, çok yağar. Gökyüzünden düşüp, yeryüzü ile buluşur.

Yüzümü buruşturdum. Kalçam şu anda çok acıyordu, bir gün güzel kalçama bir şey olacak demedi demeyin.

"Hayvan mısın sen, öyle kapı mı açılır?" Sinirli bakışlarımı Uraza çevirdim. Üzerime doğru yine eğildi.

Bu o losyonu artık sıkmıyor mu ya? Ne güzel kokluyordum ben.

"Senin kapının arkasında ne işin var?" Gözlerimi kaçırdım, elini uzattı. Omuz silktim.

"İstemez." Kalkmaya çalıştım. Fakat kalkamadım. Buna mecbur olmaktan nefret ediyorum. Elimi uzattım ama o geri çekti.

"Ben bir kere yaparım." Göz devirdim. Bundan yardım isteyende kabahat! Zorlukla kalktım. Karşısına geçtim.

"Sinir bozucusun!" Dudağının yanı kıvrıldı.

"İltifat sayıyorum." Gözlerimi devirdim. Kalçama giren ağrı ile yüzümü buruşturdum. Feci ağrıyordu, nasıl ağrısını geçireceğim ben? Odayı göstererek konuşmaya başladım.

"Sanki toplantı yapıyor, sessizce oturuyordum. Ne zararım vardı. Ego yığını! senin yüzünden bir taraflarımdan oluyordum." Dediklerimin farkına geçte olsa farkına vardım. Ağzımı kapattım. Boğuk çıkan sesim ile konuşmaya başladım.

"Ben en iyisi odama gideyim." Ellerini cebine koydu.

"Sen en iyisi odana git." Hızlıca odama gittim. Kapıyı kapatıp avuç içlerimi kapıya koydum, derin nefesler almaya başladım. Utanılacak bir şey yoktu, fakat utanmıştım. Hem bir taraflarım dedim açıklama yapmadım. Buda bir şeydir.

Kapının yanından yavaşça ayrıldım. Üzerim çok kötü kokmaya başlamıştı, burada bir duş alsam bence sorun olmaz.

Gardırobun yanına gidip içine baktım. Siyah bir tişört, birde siyah eşofman, eşofmanın lastiğini belime uygun ayarlarım olur. İkisini alarak banyoya girdim. Pis kıyafetlerimi çıkarıp kirli sepetine attım.

Duşa kabine girdim. Suyu açıp saçlarımı ıslattım, bedenimde ki kirli ne varsa hepsini çıkarmak için su damlaların vücudumdan akıp gitmesine izin verdim.

ŞEHRİN TOZU | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin