28.BÖLÜM: "KALBİ DELEN KURŞUN"

32.7K 1.7K 915
                                    

Bölüme başlamadan küçük yıldızımızı parlatmayı unutmayalım.

Kırmızı kalplerinizi bu satıra doldurabilirsiniz.

Lütfen satır aralarını boş bırakmayalım. <3

Keyifli okumalar.

***

***

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

28.BÖLÜM: "KALBİ DELEN KURŞUN"

URAZ KANDEMİR

Kafamı geriye yasladım. Alnımdan aşağıya kayan terlere inat, nefes almaya çalıştım.

"Uraz sakin ol, neden bu kadar kafana takıyorsun?" Savaş'ın sesi ile başımı yaslandığım yerden ayırıp ona baktım.

"Babasını seçti." Ayağa kalkıp kum torbasına yumruk attım.

"Bu onun en doğal hakkı değil mi?" Savaş'ın sesini adapte ettikten sonra sinir tüm hücrelerime yayıldı.

"Değil, ona alışmışken gitmesi normal mi? Demek ki istemiyor, belkide rahatsız oluyor." Kum torbasına sertçe vurdum. Eldivensiz olduğum için vurdukça ellerim kızarmıştı.

"Sakinleş," Omzuma elini koydu. Kum torbası ileri gidiyordu tutup başımı yasladım.

"Terk edilmek, zaafın biliyorum. O senin hiçbir şeyin değil. Onu sakın annen yerine koyma." Savaş'ın destek veren cümlesi ile başımı kum torbasından ayırdım.

"Onu bahane ederek kaytarıyorusun fark etmedim değil." Omzuma bir kaç kez vurdu. Moralimi yerine getirmeye çalışıyordu.

"Geç bakalım." Dedim, Savaş karşıma geçti. Ellerini kaldırıp vurmam için işaret etti.

"Sağlam geçir." Kaldırdığı sağ eline sağlam bir yumruk geçirdim. Savaş ile yaklaşık yarım saat boyunca, egzersiz tarzı şeyler yaptık. 

Sinirlendiğim zaman bunlar beni rahatlatıyor.

"Çay ısmarlayayım mı, sana?" Savaş'ın sesi ile havlumu boynuma attım. 

"Başka zaman, kardeşim." Saçlarım alnıma gelmişti, bunu şu anda umursamadım. Havlu ile ter akan yerlerimi sildim. 

"Ben kaçıyorum, delilik yapma sakın." Elini uzattı, tutup omuzlarımı birbirimize çarpıştırdık. 

"Senin ki nerelerde?" Dedim, Savaş'ın yüzü aniden düştü.

"Geri gelmeyecek bir yerde sanırım." Omzuna iki kez vurdum, destek verir gibi. Savaş spor salonundan gittiğinde bende çantamı koluma taktım. 

Spor salonundan çıktığım an gördüğüm kişi ile kaşlarımı çattım. Ahu arabamın kaportasını yaslanmış bir şekilde duruyordu. 

"Hayırdır?" Dedim, zaten nefes nefese kalmıştım. Ahu dibime kadar gelerek omzuma elini koydu.

ŞEHRİN TOZU | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin