Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Ben de senden hoşlanıyorum," dedin, sonunda aşık olduğun kişi Jeongin'in de senin için aynı şeyi hissettiğini öğrenerek gülümsedin. O sana gülümsedi, ikiniz o anın tadını çıkardınız. Jeongin'in utangaç olduğunu bilerek, nasıl hissettiğini size söyleme cesaretini takdir ettiniz. Yani sen de cesur olmak istedin. Bir elini kendi eline aldın ve yavaşça ona doğru eğilmeye başladın. Ancak sen dudaklarını onunkilerle yumuşak bir şekilde birleştiremeden o kafasını kucağkucağına çevirdi.
"Sorun nedir?" Biraz incinmiş hissederek sordun.
"Ben istiyorum..." diye gergin bir şekilde başladı. "Ama diş tellerim yüzünden... öpüşmekte iyi olmayacağımdan endişeleniyorum," diye açıkladı Jeongin, kucağına bakarak.
"Jeongin, lütfen bunun için endişelenme. Ne olursa olsun mükemmel olacak, çünkü bu sensin," diyerek gözlerinin içine bakmak için hafifçe boynunu bükerek ona güvence verdin. Yüzünde hafif bir gülümsemenin gezindiğini gördün.
Derin bir nefes almadan önce kucağından başını kaldırdı. Bir kez daha bilmediği cesaretini toplayarak eğildi, kalan boşluğu kapatmana ve dudaklarını birbirine bastırmana izin verdi. Öpücük kısa, nazik, tatlı ve tam da beklediğiniz gibi mükemmeldi.
