21.11.2021 - 18:50
Ben geldim. Nasılsınız?
ღ
5758 kişi olmuşuz bile. Vote ve yorum yapan bebitolara şimdiden teşekkür ediyorum. Baştan uyarımı yapıyorum. +18 Sahne var. Rahatsız olacaklar işaretli kısımları okumasın.
Bir emoji bırakın.
ღ
Keyifli okumalar.
ღ
Hastanelerin tek korkutucu tarafı belirsizlik. Belirsizlik tüketip bitirirdi sizi. Gözleri aralandığında beyaz tavan karşıladı Yağmur'u. Başında büyük bir ağrı vardı ve gözleri yanıyordu. Kafasını sağa sola çevirdi. Oda da tekti. Yattığı yerden doğrulurken sol kolunda hissettiği ağrıyla inleyip geri uzandı. Seruma bağlanılmıştı. Serumun iğnesini tutup çekerken canı yanmıştı ama umursamadı. Baran'ı görmek istiyordu. 2 hafta olmuştu. Hastaneden yıkanıp temizlenmek gibi durumlar dışında ayrılmamıştı. Boğazından tek lokma geçmiyordu. Bu yüzden iyice güçten düşmüş. Sürekli ayılıp bayılıyordu. Çareyi serum vererek bulmuşlardı. Yataktan kalkarken birkaç saniye gözünün kararmasının geçmesini bekledi. Kapıya ilerleyip kulpu indirdiğinde tanıdık olan başka mavilerle kesişti gözleri. Baran'ı özlediğini hissetti. Ağlamak istemiyordu ama istemsizce gözleri dolmuştu.
"Bende sana haberi vermek için geliyordum." Poyraz karşısındaki 2 haftada çökmüş kadına baktı. Gözlerinin feri gitmiş ve birkaç kilo vermişti. Ağlamaktan dolayı sürekli yüzü kırmızı gezerdi.
"Ne haberi?" Sesi yorgunluktan ve ağlamaktan bitkin çıkmıştı.
"Baran'ı normal odaya aldılar. Uyandırmaya başlayacaklarmış." Yağmur dişlerini göstererek gülümsedi ve kollarını Poyraz'a sardı. Poyraz kızın mutluluğunu paylaşırken geri çekildi.
"Benim serumum bitti. Onu görmek istiyorum." İçi içine sığmazken Poyraz gülümsedi. Yağmur'a eşlik ederken etrafta gezdirdi gözlerini. Kimin yaptığını bilmiyorlardı? İbrahim olabilirdi veya bir başkası da. O yüzden Yağmur ve Baran yalnız bırakılmıyordu.
Baran'ın katına geldiklerinde bekleyen abilerini gördü Yağmur. Bulut ayaklanıp kardeşini kocaman sardı. Kardeşinin en az kendisini sevdiği kadar seviyordu arkadaşlarını. Üstüne babası da vurularak ölmüştü kollarında ve şimdi de Baran. Genç kızın yıkılmasını anlayabiliyordu. Çünkü kendisi de iyi değildi. Geri çekildiğinde gülümsedi Yağmur.
"Ne zaman uyandıracaklar?" heyecanla sormasına tebessümle karşılık verdi Bulut.
"Dün başlamışlar uyku ilacını kesmeyi. Şimdi ise normal odaya aldılar." Başıyla onayladı ve diğerlerine baktı. Herkes çökmüştü. Ellerini birbirine çarpıp gülümsedi ve dikkatleri üzerine çekti.
"Abilerim. Herkes kendini toparlıyor ve gülümseyerek uyanmasını bekliyoruz." Serkan oturduğu yerden kalkarken dudaklarını kıvırdı.
"Fıstığım sen git toparlan. Ölü gibisin." Yağmur kaşlarını çattı ama haklı olduğunu biliyordu. Abisine döndü ve konuşmaya başladı.
"Eve gitmeden önce görebilir miyim? Ne olur." Abisi başını onaylarken titreyen elini ve terleyen avuç içini pantolonuna sildi. Odanın kapısını açarken içeri girip kapattı. Normal odaya alındığı için kolunda serumdan başka bir şey yoktu. Yavaş yavaş adımladı. Sağ kolu sarılıydı. Göz kapakları sevdiği mavilerini gizlemişti. Yatağı adımlayıp kenarına oturdu. Soğuk elini tutarken gülümsedi. Onu görmek biraz içini rahatlatmıştı. O her zaman güçlüydü. Acısını asla göstermez ve içinde yaşardı. Canı çok yanmış olmalıydı. Yağmur'un kulakları onun acı çeken ses tonu doldurdu yine yanaklarından süzülen damlaları sildi ve derin nefes aldı. Ağlamayacaktı. İyileşiyordu sevdiği adam. Biraz eğilip sargıların açıkta bıraktığı göğsünü öptü. Daha doğrusu kalbini. Başını kaldırırken gülümsemeden edemedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AMORE
Romance(YARA SERİSİ I) "Özledim seni." diye mırıldandı. Kafamı sola çevirdim. Gökyüzüne bakıyordu oda. "Seninle sohbet edip dertleşmeyi, şakalaşmayı kavga etmeyi." Dudaklarım kıvrıldı. Bende özlemiştim. "Özlenmeyecek gibi biri değilim yani." Kahkaha atmay...