Hiçbir şey yapamadan beklediğim ve ağır ağır geçen, hatta çoğu zaman durmuş gibi gelen zamanın aksine şimdi zaman su gibi akıyordu. Her şey o kadar hızlı ve sorunsuz ilerliyordu ki kendi kendime neredeyse ben bile doğru olanın bu olduğunu düşünecektim. Buradan gitmeye karar verdiğimde tüm imkanlar önüme serildi, kolayca her şey halledildi.
Ama elbette bunun arkasında babam vardı, daha ölmeden benim için bu yolu hazırlamıştı. Her şeyi düşünmüş ve hiçbir aksilik çıkmadan olması için de tüm düzenlemeleri yapmıştı.
İbrahimin bile bundan haberi vardı. Babam ölmeden önce annem ve benim için Ankara'da bir ev satın almış, tüm birikimini de İbrahim aracılığıyla bankaya yatırmış. Malı mülkü satışa çıkarmış ve çoğu da satılmış. İbrahim eline geçen tüm parayı getirip anneme vermiş. Ben kendimle uğraşırken bunların halledilmiş olmasına şaşıyordum. Bu süreçte annem İbrahime o kadar güvenmiş ki ağzından onun adını düşürmüyor artık.
Gerçekten de bize çok yardımı oldu, kan bağımız olan insanların etmediği iyilikleri etti bize. Destek oldu, hep arkamızı kolladı. Onun hakkını ölsem ödeyemem. Ben de ömrüm boyunca onun bir dost eline ihtiyacı olduğunda yanında olacağım. Onu hiçbir zaman yalnız bırakmayacağım. Ama sadece bu kadar. Daha fazlasını bekliyor mu hala emin değilim. Halimi gören birazcık aklı başında biri bile benden artık daha fazlası olmayacağını kavrayabilir. Benden bundan sonra kimseye hayır gelmeyeceği gün gibi ortada dururken yine de bir ümidi var mı yoksa tamamen arkadaşça mı davranıyor kestiremiyorum.
Bir de bebek meselesinden henüz haberi yok, bir an önce ona açıklamalıyım. Bana karşı hep dürüst oldu, böyle bir gerçeği ondan saklamak istemiyorum daha fazla. Hem utanmıyorum da bundan, aşık olduğum adamın çocuğunu doğuracağım. Ve ona tüm hayatımı vereceğim, sevgimin hepsini ona sunacağım. Kalbimde Celil'in kapladığı yere şimdi onu koyacağım. Bu gizlenecek bir şey değil bana göre.
Bir yandan da ileride başına gelecekleri düşünüyorum. Babasız bir bebek, babasız bir çocuk, bir genç. Nasıl olacak hayatı? Ona yetebilecek miyim? Babasını sorduğunda ne cevap vereceğim? Biraz büyüdüğünde benden cevaplar isteyecek, onu öyle boynu bükük görmeye dayanabilecek miyim? Babasızlık ne demek çok iyi biliyorum, bunu yaşadım. En azından benimkinin adı vardı, fiziksel olarak bir varlığı vardı. Ama bebeğimin böyle bir şansı bile olmayacak. Onun için öyle korkuyorum ve endişeleniyorum ki. Ama bunları şimdilik bir kenarda tutuyorum. Daha o zamanlara çok var, önce asıl mesele olan onu buradan kurtarmaya odaklanmalıyım. Sonrasında da çocuğum için güçlü olacağım başka şansım yok. Yükümü paylaşabileceğim insan benden uzakta, nerede olduğu bile belli değil. Tek başımayım.
Yine bu düşüncelerle kafamda boğuşurken İbrahimin geldiğini fark ediyorum. Kapıyı çaldığını bile duymadım ama annem açmış. Evde amcamlar da var bu kez, meraklı bakışları her yerden çıkıyor. O yüzden dikkatli konuşmalıyım. Zaten İbrahim'in bizimle bu kadar ilgilenmesine kendilerince bir anlam yüklemeye çalışıyorlar farkındayım. En çok da böyle insanlardan kurtaracağım için seviniyorum çocuğumu.
Ayağa kalkıyorum İbrahimi görünce, hemen montumu almaya gidince annem şaşırıyor.
-Anne biz biraz hava alsak, çok bunaldım evde.
-Tamam ama geç kalma, hazırlıkları bu akşam bitirmemiz lazım.
-Merak etme, sorun değil değil mi İbrahim? Yeni geldin ama seni hemen dışarı sürüklüyorum.
-Hayır tabi ki, ben de zaten belki biraz dolaşırız diyecektim.
Annem yapacağım şeyi anlıyor, dün gece buradan gitmeden önce İbrahim'e hamile olduğumu söyleyeceğimi konuşmuştum onunla. Endişeli bir halde evden çıkışımızı izliyor. İçinden İbrahim'in bize yüz çevirmesinden korkuyor biliyorum, çünkü ona göre başımızda mutlaka bir erkek olmadı. İbrahim de tam onun istediği gibi bir kalkan benim için. Aklında onu bebeğime baba yaptığını bile tahmin ediyorum. O yüzden kaybetmek istemiyor onu. Ama bunu söylemek zorundayım. Er ya da geç öğrenecek nasıl olsa.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VİCDAN
Romance"Beni alıp en tepeye çıkarmandan korkuyorum. Hayatta hiç bilmediğim ve inanmadığım şeyleri bana göstermenden korkuyorum, çünkü biliyorum ki içinde var bunlar. Buna inanmaktan, kendimi bırakmaktan ve savunmasız kalmaktan korkuyorum. Kafanda yarattığı...