OMEGAVERSE VMIN-YoonKook

Bölüm 21

İnanamıyorum vmin de 3 ve omegada 2 olmuşuz aşklarımmm 😍 Sizi seviyorum harikasınız çok teşekkürler.

Taehyung, tasmanın çıkmasıyla omegasının iyice artan kokusundan uzaklaşmak için elinden geleni yapsa da içindeki kurdun giderek daha da güçlendiğini hissediyordu.

Jimin'in masumca uyuyan yüzüne baktı. Tatlı beyaz yanakları hafif pembeleşmiş ve dudakları aralıktı. Dünyadaki en güzel şey olabilirdi. Sarı saçları o kadar yakışmıştı ki çocuk doğal sarışın olsa şaşırmazdı. Ancak gümüş saçlarının güzelliği bir başkaydı. Saçını neden gizlemesi gerektiğini anlayamasa bile onun için bu sırrı tutardı. O ne istiyorsa yapardı.

***

"Ne demek onları dünden beri görmedim?" Seokjin revirin içinde fır dönüyor ve Jungkook'a bağırıyordu.

"Ne bileyim odalarına gitmişlerdir diye düşündüm. Taehyung bana Namjoon hyung seni çağırdı diyince... Yoongi hyung da Hoseok hyungu kızgınlık odasına bırakıp dönecekti."

Seokjin elini alnına koyup sakinleşmeye çalıştı. "Namjoon sana ne söyledi peki?"

"Aslında beni çağırmadığını söyledi. Herhalde Tae yanlış anlamış."

"Bilemiyorum. Yoongi'yi de görmedin mi?"

"Satranç oynamaya gelmedi." Jungkook omuz silkti. "Uyumuştur belki."

"Ama odanın kapısını çaldım kimse açmadı dedin."

"Bilmiyorum."

"Tamam, kızgınlık odalarına gideceğim. Seninki yaklaştı mı?"

"Sanırım..." diye mırıldandı çocuk.

"Ben Namjoon'la gideyim."

Yarım saat sonra Jin, alfasıyla beraber kızgınlık koridoruna gelmişti.

"Odaları mı kilitlettin?"

"Küçük çocuklar odalara gitmeye başlamış. İçerideki o oyuncaklara ulaşmaları iyi mi olurdu sence?"

Jin alfasına hak verse de odaları kontrol etmeden kilitlemelerine biraz kızmıştı. "Hoseok kızgınlık odasında sanırım. Haberimiz olmadığından yemek yollayamadık."

"Ah..." alfa kaşlarını kaldırdı. "Bir fikrim yoktu." havayı kokladı ancak pek baskın bir koku alamıyordu. Gerçi... "Jimin de mi burada?"

"Jimin mi?" Seokjin oğluna ait olan odaya yaklaşıp kokladı ve kaşları çatıldı. "Gerçekten sanırım burada. Jungkook bulamadım demişti zaten. Kapıyı aç Namjoon." alfa, eşinin dediğini yapıp anahtarla kilidi açtı ve kapıyı itti. İçerisi karanlıktı ancak koridordan gelen ışıkla minderlerin üzerinde uyuyan sarışın çocuğu görebilmişlerdi. Üzeri tişörtlerle örtülüydü. Jin onun ne zaman sarı saçlı olduğundan da emin değildi.

Oğlunun yanına gidip çöktü ve saçlarını okşadı. "Bitanem, iyi misin?" Jimin gözlerini kırpıştırdı ve masmavi gözlerle babasına baktı. Namjoon ise bambaşka bir yere odaklanmıştı.

Odanın köşesinde duran Taehyung ayağa kalkıp Namjoon'a ilerledi. "Sadece kapalı kaldık."

"Ona dokundun mu?" diye sordu alfa soğuk bir sesle.

"Düşündüğün şekilde bir şey olmadı."

"Delta." Jimin doğrulup oturduğunda Seokjin üstünden kayan kıyafetleri tutup vücudunu kapattı.

"Jimin..." Taehyung gözlerini yumdu.

"Bir dakika... delta mı?" Jin alfasına ve yeşil gözlü çocuğa döndü.