OMEGAVERSE VMIN-YoonKook

Bölüm 41

"Koku alabilmeye mi başladın?" Namjoon kendisiyle konuşan Hwang'a kaşlarını çatarak baktı. Ruh eşiyle bağı kırılan alfaların özelliklerini kaybettiği artık kesindi... kendisi de bir süredir güçten düşmüştü ve koku alamıyordu. Bunun çözümünü bulmak için sayısız araştırma yapsa da bir şeye ulaşamamıştı.

"Evet... önce gidip gelir gibi oldu ama birkaç gündür herkesin feromon kokusunu alabiliyorum."

"Farklı yapmaya başladığın neler var?"

Hwang burada olduğu birkaç haftalık sürede aslında bütün hayatı baştan aşağı değişmişti. Yediği yemekler, içtiği su, uyuduğu yer bile. "Çoğu şey farklı..."

"Dikkatini çeken özel bir değişim olmadı mı? Bunu başlatan?"

Kedi gözlü alfanın aslında bir tahmini vardı ama bundan emin olmadan sesli söyleyebilir miydi bilmiyordu.

-1 hafta önce-

"Benimle gel işte hadi Hwang." Hoseok alfayı elinden tutarak çekiştiriyordu bir kere daha. Zaten geldiğinden beri yanından ayrılmayan tek kişiydi... kedi gözlü olan da bundan memnundu.

"Nereye gidiyoruz?"

"Benim odama."

Hwan'ın kaşları havalanırken boğazını temizleme ihtiyacı duydu. Hoseok onun duvarlarını bir bir yıkmış, kişisel alanını işgal etmişti. Hiçbir şeyden çekinmeyen yılışmaya meyilli kişiliği Hwang'ın karşılaştığı bir şey değildi. Biraz garip hissetse de ona karşı koymadı. Sonuçta utanmasının bir alemi yoktu. Kendisi birsürü beta önünde kullanılıp küçük düşürülmüş bir alfaydı. Daha fazla komik duruma düşemezdi.

"İşte geldiiik!" girdikleri yer aslında Hoseok'un normalde kaldığı oda değildi. Alfa buranın bir kızgınlık odası olduğunu fark ettiğinde burun deliklerinden içeri dolan anlık kokuyla irkildi. Hoseok'un feromonları tatlı ve yumuşak bir şekilde ona süzülüyor ve bedenini çevreliyordu.

"Biraz hızlı davranmıyor musun?" alfa elini saçlarına götürüp birkaç tutamı çekiştirdi.

"Aslında başka alfalarla kızgınlığımı geçirmeyi düşündüm ama hep bunu erteledim." Hoseok dudak büktü. "İçimde bir his beni hep engelliyordu... sanki yapmamam gereken bir şeymiş gibi. Ama seni gördüğüm an farklı hissettim."

"Ne gibi farklı?" alfanın kalın sesi odayı doldururken kalp gözlü olan gülümsedi.

"Kurdum sanki hayata döndü."

Hwang karşısındaki omeganın tarifiyle dudaklarını ısırdı. Bunu onun kadar iyi açıklaması mümkün değildi... ancak kendisi de öyle hissetmişti.

"Kızgınlığım bu gece gelecek. Hissediyorum. Seninle olmak istiyorum." omega kedi gözlü alfanın ellerini tuttu. "Beni çoğu kişi garip ve fazla yapışkan buluyor biliyorum. Ama belki sen bana katlanabilirsin."

Hwang duyduğu sözlerle iç çekti. "Sen tanıdığım en sıcak kanlı ve iyi niyetli insansın Hoseok. Senin için böyle düşünmüyorum... ve tavırlarını seviyorum."

Kalp şeklindeki gözler parladı ve uzun boylu olana birkaç adım daha yaklaştı. "O zaman bana cevap verebilir misin?"

"Dürüst olacağım... beni bir sirk ucubesi gibi kullandılar. Kendini bile koruyamamış bir alfayım ayrıca alfalık özelliklerimi de kaybettim. Benimle olman senin için bir yarar sağlamaz. Şuradaki oyuncak gibiyim." köşedeki penis şeklindeki oyuncağı işaret etti.

"Hayır." Hoseok onun yüzünü kendisine çevirip gözlerinin içine baktı. "Sen benim alfamsın." omeganın gözlerindeki sarı halkalar ışıldarken Hwang'ın da kırmızı gözleri parlamıştı. "Birbirimizi iyileştirecek olan biziz."