Üç çocuk Jin'in aldığı eşofmanları giyip egzersiz salonuna gitmişlerdi. Burası da mağara tipinde kocaman bir yerdi, tavanı oldukça yüksekti ve yeri düzleştirilmişti. Bir de Jimin ayağını oynattıkça gıcırt gıcırt diye sesler çıkıyordu.
Çocuklar içeriyi incelemekten kendini alamadılar. Onlar için her şey oldukça yeniydi. Biraz sonra top olduğunu öğrendikleri şeyler köşedeki kafeslerde duruyordu. Ayrıca basketbol potası dedikleri şeyler vardı iki uçta.
"Voleybol ağımız ve tenis masamız da var." diye anlattı Taehyung onlara alanı tanıtırken. "Bazen bütün sığınak toplanıp eğlenceli oyunlar oynarız. Kesinlikle katılmalısınız."
Hoseok heyecanla ellerini çırptı. Omega, Taehyung ve Jungkook'la da oldukça iyi anlaşmıştı ve onlara ilgi göstermekten çekinmiyordu.
"Şimdi bütün sahayı koşacağız, beni takip edin tamam?"
İki kişi başını sallarken Yoongi hayattan bezmiş bir şekilde ayaklarını yerde sürüklüyordu.Taehyung hafif tempoda bir koşu başlattığında hepsi arkasına takıldılar. "Burnunuzdan nefes alıp ağzınızdan vermeye çalışın." diye seslendi arkasındakilere ve o anda salona giren Jungkook'u gördü. "Jungkook boşsan gelsene."
"Olur." Jungkook omuz silkip üzerindeki hoodieyi çıkardı ve üzerine yapışan siyah tişörtüyle koşuya katıldı. En arkada nefes nefese kalan Jimin'in yanına süzülmesi uzun sürmemişti. "Biraz daha dik durursan daha rahat nefes alırsın." küçüğün postürünü düzeltmek adına elini sırtına koydu. Ancak Jimin beklemediği temasla gerilmişti. Hafif uzaklaşarak nefes almaya çalıştı.
Yoongi yarım turda kendini kenara attı ve sırt üstü yere uzandı. Göğsü hızla inip kalkarken böyle bir cezayı hak etmek için ne yapmış olabileceğini sorguluyordu.
Jimin dizleri titrediği ve göğsü ağrıdığı için ağlayacak gibi hissederek birinci turun sonunda yavaşladı. "Yatma hyung, nabzının düzelmesi için en azından hızlı yürü." diye seslendi Taehyung Yoongi'ye. Jimin de yatmak istiyordu ancak bunu duyunca utanıp hızlı yürüyüşe geçti.
Yoongi orta parmağını çıkarıp Taehyung'a doğrulttuğunda Jimin'le beraber yavaşlayan Jungkook güldü. "Başka şeyleri bilmiyorsun ama küfürleri biliyorsun." dedi beyaz saçlıya.
"Alfa Jackson gösterdi." diye yanıtladı Yoongi. "Bir şeyi yapmak istemediğinde yardımı oluyormuş."
"Küfür ne demek?" diye sordu Jimin nefesini toparlamaya çalışırken.
"Kötü sözlere küfür denir." diye açıkladı Jungkook.
Jimin ellerini dizlerine dayayarak durdu ve eğilip bacaklarını gerdi. "Ama o kötü bir şey söylemedi. Parmak gösterdi."
"Parmak hareketi kötü bir sözün anlamını taşıyor."
Jimin alnındaki teri silerek doğruldu. "Ne demek peki?"
Jungkook sırıttı. "Bilmek istediğine emin misin?"
O sırada Hoseok da daha fazla dayanamayıp durmuştu bu nedenle Taehyung koşmayı bırakıp ortaya toplanmalarını işaret etti. "Ne konuşuyorsunuz siz?"
"Jimin orta parmağın anlamını sordu."
Taehyung'un kaşları havalandı. "Neden?"
"Az önce Yoongi sana orta parmak çekti de o yüzden. Arkan dönüktü gerçi." Jungkook elini saçlarına atıp düzeltirken Taehyung beyaz saçlıya baktı.
"Sen benden küçüksün velet. Bana hyung demek zorundasın." diye uyardı Yoongi Jungkook'u.
"Küfretmeyi biliyorsun yani?" dedi Tae sorarcasına.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OMEGAVERSE VMIN-YoonKook
Fiksi PenggemarVMIN, YoonKook, Namjin , Omegaların evreni ve istismar edilen omegalar. Jin alfası Namjoon'dan alınarak omega ensititüsünde alıkonulur ve Jimin'i orada doğurur. Hayatını omega ensititüsünde korkular ve eziyetlerle geçiren Jimin özgürlüğüne kavuştuğ...