OMEGAVERSE VMIN-YoonKook

Bölüm 15

"Neden uyanmadığını anlayamıyorum." Seokjin Jimin'in vücudunu bir kez daha soğuk havlularla ovalarken göz yaşlarını geri itmeye çalıştı. Daha ona söyleyememişti bile oğlu olduğunu.

"Sakin ol, eminim uyanacaktır. Sadece nabzı ve tansiyonu biraz yüksek." dedi Jisoo abisinin kolunu okşayarak.

Az sonra Namjoon kucağındaki beyaz saçlı çocukla içeri girdi. Çocuğu garip bir şekilde tek omzuna atmıştı ve diğer kolu yanında sallanıyordu.

Odaya girdikleri anda içeriyi karamelli bir kahve kokusu sardı. "Sanırım bir omeganız daha var." dedi kucağındaki çocuğu yandaki yatağa koyarken.

Yoongi inleyip cenin pozisyonuna geldi. Sesi çıkmıyordu ama alnında ter birikmişti.

Jisoo kalkıp hızla çocuğun yanına gidip ateşine baktı. Jimin kadar değildi, normal bir ateşi vardı ve zaten bilinci de açıktı. Hoseok'tan da daha az acı çekiyor gibi görünüyordu.

"Nasıl hissediyorsun?" diye sordu çocuğun alnındaki saçları geri iterken. Jin hala Jimin'e odaklı olduğundan içeri giren Namjoon'u bile fark etmemişti.

Yoongi gözlerini aralayıp Jisoo'ya başını salladı. "Daha kötü olmasını bekliyordum aslında. Jimin'i gördükten sonra."

"Senin kızgınlık tarihin zaten yakındı." dedi kız, çocuğun tansiyonunu ölçerken. "Çok erken değil."

"Ben omega mıyım şimdi?"

Jisoo içinde altın halkalar dans eden kırmızı gözlere baktı. "Öyle görünüyor."

"5 saat oldu uyanmıyor." diye inledi Seokjin.

"Jin, sen kendini böyle kaybetmezsin neler oluyor?" Namjoon ona yaklaşıp sağlam elini omzuna koydu. Buraya gelmeden önce Taehyung'u götürüp kaçırdıkları betaları koydukları parmaklıkların arkasına koymuştu. Onunla nasıl baş edeceğinden emin değildi.

"Oğlumuz uyanmıyor bir de soruyor musun?"

"Oğlumuz diyip duruyorsun." Namjoon dişlerini sıktı.

Jisoo elindeki iğneyi Yoongi'nin koluna batırdıktan sonra Namjoon'un yanına gitti. "Oppa sanırım sana bir şey anlatmalıyım. Jin'in anlatabileceğini sanmıyorum."

Namjoon kızla beraber odadan çıktı bu sırada Jisoo'nun gözü alfanın koluna takılmıştı. "Ne oldu böyle?" Namjoon'u koluna dokunduğunda alfa acıyla tısladı. "Kolun mu kırıldı oppa? Revire gidelim."

"Bana şu olayı anlatmalısın."

"Tamam, gel kolunla ilgilenirken anlatacağım."

Revire girdikleri anda Namjoon'u sedyeye oturtup kolunu muayene etti. "Röntgenimiz yok ama anladığım kadarıyla kırılmış. Alçı malzemesi getirmeliyim." dolaba gittiği sırada alfa arkasından konuştu.

"Bu Jimin muhabbeti nedir"

"Senin kolun nasıl bu hale geldi?" diye sordu kız konuyu atlayarak.

"Kırıldı işte bir şey yok. Bana jimin olayını anlat."

Jisoo iç çekti. "Benim anlatmam ne kadar doğru bilmiyorum ama Seokjin pek kendinde görünmüyor. O yüzden bildiğim kadarını anlatacağım. Oppa dedi ki hafızası küçük küçük geri gelmiş ve omega ensititüsündeki hayatıyla ilgili bir şeyler hatırlamış. Oraya gittiğinde zaten hamileymiş."

Namjoon kalbinin sıkıştığını hissederek yutkundu. Hamile omegasını mı koruyamamıştı yani? "Emin mi? Hafızası yıllardır geri gelmedi. Belki de Jimin'e yakın hissettiği için bilinç altı bir şeyler uydurmuştur."