22. part 2

17.5K 646 134
                                    

Merhaba.

Nasılsınız ballı güzellerim? Umarım iyisinizdir. Evime döndüm ve hemen yazmaya başladım. Sonunda sizinle kavuştuk. Sınır geçtikten birkaç gün sonra hemen bölümü attım sizi çok bekletmedim..

Sınır: 200 oy 350 yorum " sınır geçmeden gelmeyecek"

Keyifli okumalar 🤍

Yaptığım delilik idi. Kesinlikle başka açıklaması olamazdı. Ayrıldığın adamı öpmek neydi Aymira? Gerçi o beni öpmüş idi ama ne önemi vardı ki? Ben de karşılık vermiştim aptal gibi. Pişmanım da diyemem tam olarak, çünkü kaç gündür eve ölü gibi geziyordum nefes almadan. Onunla birlikte nefes de almıştım. Bedeninden ayrılmadan önce yüzüne bile bakmadan eve dönmüştüm. Peki tüm bunlar neye mi mâl olmuştu? Hasta olmama.

Şu an deli gibi hastaydım. Burnum silinmekten kıpkırmızı ve kocaman olmuştu. Gözlerim desen dolu doluydu. Çorap sevmeyen ben , ayağıma patik giyip yorganın altına girmiştim. Hava da güzel esiyordu, mesela sabah yağmur sesine uyanmıştım. Huysuz ihtiyarlar gibi odama kapanmış kimse ile de görüşmüyordum. O olaydan da tam bir hafta geçmişti. Kendime ve Ali'ye biraz süre vermiştim ve o süre bugün benim tarafımdan sona ermişti. Onunla konuşacaktım.

Yatağımdan kalkıp gardırobun karşısına geçtim. Siyah dizimin altında biten bir etek ve üstüne beyaz baskılı bir tişört alarak, vakit kaybetmeden giyindim. Yüzüm çok solgun görünüyordu hasta olmamdan dolayı, o yüzden kapatıcı ve toprak tonlarında bir ruj sürüp saçlarıma ellerimle şekil verdim.

Telefonumu elime alıp merdivenlerden aşağı inerken Merve'ye kısa bir mesaj attım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Telefonumu elime alıp merdivenlerden aşağı inerken Merve'ye kısa bir mesaj attım. Ali'yi tepedeki parka getirmesini istedim. Ali kabul edip de gelir miydi bilmiyorum ama, ben onu orada en sevdiği yerde bekleyecektim.

Kapıdan çıkarken annem beni gördüğünde ayaklanıp peşimden geldi. Ah anne birde sana açıklama yapmak istemiyordum.

" Kızım nereye şimdi böyle? Hasta değil misin? Yatıyordun ne oldu önemli bir şey yok ya."dedi annem telaşlı gözlerle yüzüme bakarken. İçini rahatlamak için tebessüm edip elimi omuzuna koydum.

" Önemli bir şeyim yok annem, arkadaşım ile buluşacağım. Geç kaldığım için acele ediyorum. Geç olmadan gelirim." diyerekten kapıya çıktım.

Taşlı yoldan ilerleyerek nefes nefese kalana kadar yürüdüm. Sonunda geldiğimde kendimi hiç vakit kaybetmeden banklara attığımda sırtımı yaslayıp derin bir nefes aldım. Dik yokuş nefesimi öyle kesmişti ki, şimdi zor nefes alıyordum. Arkamdan atlı kovalıyordu sanki. Terleyen avuç içlerimi sertçe eteğimin yüzeyine sürttüm. Hissettiğim şey neydi? Heyecan? Utanç? Neydi ki bu, bu kadar midemi ağrıtıyordu? Başımı sağa sola çevirip gelen gidene baktım. Hâlâ bir gelen giden yoktu. Onların evine daha yakındı, gelseler iki dakika burada olurlardı. Merve de hâlâ bir mesaj atmamıştı.

RECA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin