31.Bölüm

8.1K 375 212
                                    

Merhaba...

Bölüme geçmeden önce oy vermeyi unutmayın olur mu güzellerim. Size söz verdiğim gibi sınır geçtiği gibi bölümler geliyor. Fakat okunmalara göre oylar çok az. Ben elimden geleni yapıp uzun bir bölüm yazmaya çalışıyorum sizler için. Siz de lütfen oylarınızı ve yorumlarınızı eksik etmeyin. Yorumlar da bol bol kitap için tartışabiliriz, sevdiğiniz sevmediğiniz şeyleri kitap için.

Sınır: 230 oy 200 yorum.

Keyifli okumalar güzellerim...

Yazar anlatımı.

İlk zelzele kalbinde başlamıştı, yer titriyor göğsü sıkışıyordu. Enkazların tam ortasında kalmış gibi hissediyordu. Sanki bir adım atsa bütün binalar yıkılacak o altında kalacaktı. Çaresizlik neydi daha yeni öğreniyordu Aymira. Kulaklıklarında büyük bir uğultu vardı. Sesler duyuyordu, ama gözleri görmüyordu. Gözleri yalnızca bir tek noktaya odaklanmıştı. O noktada sevdiği adamın yüzü vardı. Giderken ona sarılmıştı sıkı sıkı. Ulaş, sevgilisi onu gözlerinden öpmüştü. Tam kirpiklerinden.

Ama gözlerinden öpmek ayrılık getirir derlerdi.

Aymira abim yaralandı.

Abim yaralandı.

Ve korktuğu oldu. Zelzele şiddetini arttırdı. Bir çığlık koyverdi dudaklarının arasından. Yere çöktü. Elleri acımasızca dizlerini döverken büyük bir girdapın içindeydi. Etraf toz içindeydi, patlamalar yaşanıyordu zihninde. Dili tutuldu, tek kelime edemedi. Canı yanıyordu daha önce hiç yanmadığı gibi. Hayır bu acı daha önce hiç yaşamadığı bir şeydi. Ne ara bu kadar güçlü olmuştu da sınavı bu kadar büyüktü? İsyana girer miydi bu yaptığı? Can Allah'ın canıydı, onlara emanetti. Belki de şimdi emanetini geri alacaktı... Aymira bir an aklını yitirdiğini düşündü. Ama o Ulaş olmadan yapamazdı ki. Olmazdı, olmasındı.

Onsuz yapmam deme, seni onsuz da yaşatırım.

O hiç büyük konuşmak istememişti ki. Onun yüzünden miydi? Hayır, hayır olmamalıydı.

Kendini o zaman hiç affetmezdi ki Aymira.

Yukarıdaki çığlık seslerini duyan ev ahalisi panikle yukarı doğru koşarak çıktı. Babasının annesinin yüreği ağzına gelmişti. Birine bir şey mi olmuştu, bu çığlıklar normal değildi. Kemal bey kapıya geldiğinde biricik kızını yere çökmüş dizlerine vururken gördü. Dizlerinin bağı çözüldü, zorlukla attı kendini kızının yanına.

" Aymira, güzel kızım ne oldu? Birine bir şey mi oldu?" diye sordu panikle. Kızı o kadar acımasızca kendine vuruyordu ki, içi cız etti. Düşmanına vurur gibi hırslıydı kendine. Ellerini tuttu sımsıkı, engellemek istedi ama koskoca adamın küçük kızına gücü yetmedi. Onu durduramadı.

Annesi bir yandan ağlıyor, teyzesi onu sakinleştirmeye çalışırken Zeynep hiçbir şey anlamadan görmeden sadece hissetmeye çalışıyordu genç kız.

" Baba!" dedi Aymira hıçkırarak, yaşlı gözlerle babasına baktı. " Baba Ulaş," devamını getiremeden babasına sarıldı. Kemal bey sarsıldı, şehit mi olmuştu? Gencecik delikanlı, kızının sevdiği adamdı. Kızının acısıyla kahroldu. Kızının saçlarını sevdi. Evinin küçük kızı kollarında hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Elinden hiçbir şey gelmiyordu.

Asmin koşarak kardeşinin yanına geldi. Her şeyden haberi vardı. Merve onu da aramıştı. Şu an küslük olmazdı, zaten darılmamıştı kız kardeşine. Şimdi herkes bu kadar perişan iken onun onları kaldırması sakinleştirmesi lazımdı.

RECA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin