Yatağa uzandı. Tam 10 gün geçmişti ama gelen giden yoktu. Nöbette olduğu zamanlarda bile hastanenin koridor penceresinden gözetliyor, gelip gelmediğini kontrol ediyordu.
Ne tuhaf bir kadın diye düşündü. İlgisiz gibi görünmüştü, oğlumlu kardeşimli konuşmuştu ama demek ki duyguları bambaşkaydı. Ama böyle olacağını biliyordu. Bu zamana kadar genç, yaşlı, güzel çirkin bütün kadınların ilgi odağı olmuştu. Gerçekten de Allah'ın bahşettiği olağanüstü bir yakışıklılığı vardı. Ortadan ayırdığı simsiyah havalı saçları ensesine kadar uzanıyor, keskin çene hatları ona erkeksi ve karizmatik bir hava katıyordu. Küçük şekilli bir burnu ve şekilli dudakları vardı. Masmavi iri gözleri, simsiyah kavisli kaşları, uzun dümdüz kirpikleri ile girdiği her ortamda dikkatleri üzerine çekiyordu. Kendisinin farkında olmanın verdiği güven ,ona karizmatik bir duruş katıyordu. Ve tahmin ettiği gibi Elif de onun cazibesine kapılmıştı.
Gözlerini tavana sabitledi. Son 10 gündür her gece aynı hayal ile uykuya dalıyordu. Gece yarısı kapı çalıyor. Yağız hafiften kapıyı aralıyor, kadının işveli bakışlarına aldırmadan, üzgünüm sizi içeri alamam, deyip kapıyı suratına kapatıyor. 2. gün yine kapı çalıyor Yağız kapıyı açıyor, üzgünüm ilgi alanıma girmiyorsunuz, diyerek tekrar kapıyı kadının suratına kapatıyor. 3 gün yine kapı çalıyor. Yağız tekrar kapıyı aralıyor, bu defa bu yaptığınız hiç doğru değil, lütfen evinize gidin, diyerek çıkışıyor ve yine aynı son. Kapıyı kadının suratına kapatıyor....
10 gündür aynı senaryoyu farklı cümlelerle, hayalinde yaşıyordu. Kadının her defasında umutları yıkılıyor, morali bozuluyor omuzlarını düşürerek arkasına dönüyor ve çıkıp gidiyor. Yağız ise büyük bir zaferle gülümsüyor, Onu küçümsemesinin ve onunla alay etmesinin intikamını böylece almış oluyordu.Aynı hayali tekrar canlandırdı zihninde. İstemsizce gülümsedi. İstemem yan cebime koy misali, hayalinden kovmaya çalıştı kadını, ancak arabadan inerken ki o son bakışını bir türlü aklından çıkaramadı.
Yavaş yavaş uykusu gelmeye başlamıştı. Saate göz attı. 02.00 olmuştu. Göz kapakları ağırlaştı. Tam uykuya teslim oluyordu ki belli belirsiz bir tık tık sesi duydu. Hemen gözlerini açtı. Yatakta doğruldu ve bekledi. Yanlış duymuş olabilirdi.
Tık tık tık! Yanılmamıştı. Beklediği an gelmişti. Hızla yataktan çıktı. Hemen aynanın karşısına geçti , üstüne başına baktı,saçlarını düzeltti, yüzünü gözünü temizledi. Kapıdan kovacağı bir kadın için ne gerek varsa! Kendine çeki düzen verdi.
Hızla koridora çıktı. Telaşla bir sağa bir sola yürüdü. Eli ayağı birbirine dolaştı. Oturma salonuna hızla göz attı, nedense? Düzenliydi.
Sonra ciddi bir tavır takınarak kapıya yaklaştı. Acaba uykulu gibi mi görünsem daha iyi olur, diye düşünürken, kapı tekrar çaldı. Hızla kapının dürbününden baktı. Beklediği misafir oradaydı. Yanlış anlaşılmasın sadece kapıdan kovmak için bekliyordu bizimkisi!Derin bir nefes aldı. Ve kapıyı açtı. Kadınla göz göze geldiğinde nefesi kesildi. Simsiyah kaşlarıyla süslü kehribar rengi gözleri derin manalar taşıyordu. Ne diyeceğini bilemedi. Kadın sinsi bakışlarla süzdü Yağız'ı. Sessiz olmaya dikkat ederek,
"İyi geceler" dedi bir kaşı havada.
Yağız çaktırmadan yutkundu. Ciddi bir tavırla,
"İyi geceler!" derken sesi gitgide kısıldı. Kendini rezil olmuş gibi hissetti. Ömrü boyunca hep kızlar onun karşısında bu hale düşmüştü. Şimdi sıra ondaydı.
Kadın işveli bir tebessümle ,
"Beni içeri almayacak mısın?" diye sordu. Sesinin tınısı Yağız'ın yüreğini titretti. 10 gündür provasını yaptığı planlarının hepsi aklından uçtu gitti.
Kendini toparladı. Hayır demek için ağzını açtı.Sizi içeri alamam diyecekti ki nasıl olduğunu anlamadan iki adım geriledi ve kapıyı sonuna kadar açtı. Gülümseyen bir yüzle elini içeri uzattı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ERKEK GÜZELİ
RomanceYağız gülümseyerek baktı sevdiği kadının kıvrık kirpiklerinin arasında parlayan kehribar rengi gözlerine. Kendinden emin duruşu ve isabetli kararları ile bundan sonra ona yol gösterecek nadide bir çiçekti bu kadın. Bir kez daha aşık oldu sanki. Bir...