"Bahçede 12 kişiden oluşan bir koruma gurubu duruyor her zaman. Her gece saat 00.00 da gündüz grubu ile gece grubu yer değiştiriyor"
Cevahir'in bir noktada sabitlenmiş keskin bakışları zihninden yaptığı hesapların izlerini taşıyordu.
"Nöbeti biten askerler nerede dinleniyor?"
"Köşkten ayrılıyorlar. Çadırların aşağısındaki askeri noktaya gidiyorlar"
"İçerde?" diye sordu Abdullah.
Naciye heyecanla açıklama yaptı.
"Giriş katta 4 asker kalıyor. Birinci katta saydığım kadarıyla 6 civarında asker var. Son katta ise merdivenlerin başını tutan iki askerden ötesini bilmiyorum. "
Yağız oturduğu yerden öne doğru eğilmiş, dirseklerini dizlerine dayamıştı. Başını ellerinin arasına sıkıştırmış düşünüyordu. Gece köşkten geldikten sonra üzerindeki şoku atması çok zor olmuştu.
Kendine geldikten sonra da dakikalarca ağlamış, çaresizlik içinde çırpınmıştı. En sonunda Leyla'nın yaptığı bir sakinleştirici iğne ile 3_4 saat kadar uyumuş, uyanınca diğer elemenlarla sığınakta buluşmuşlardı."Karın ne durumda, yürüyebilir mi? Koşabilir mi?" diye sordu Cevahir.
Yağız başını iki yana salladı. Zihni daha açık ve netti. Çaresizlik duygusunu üzerinden atmış, cesaret kürkünü giymişti.
"Hayır , kolu iyi değil. " derken Elif'in ne kadar iyi bir koşucu olduğunu hatırladı.
"İyileşmesi tam olarak ne kadar sürer?"
" En az 15 gün gerekir. Ayrıca gözleri görüyor mu bilmiyorum?" diye ekledi.
Herkes bir anda pür dikkat Yağız'a yöneldi. Leyla " O da ne demek?" diye atıldı.
Yağız başını yerden kaldırmadan cevap verdi. "Gözleri bağlıydı. Belki de gözlerine de zarar vermişlerdir. "
"Kolayı var! " dedi Naciye. " Bugün gideceksin ya sorar öğrenirsin. "
"Fırsatını bulursam... "
Cevahir araya girdi.
"Onu sağ salim bulmak en önemli meselemizdi ki bulduk. Bundan sonra planlı programlı hareket edeceğiz. Sakın öfkene kapılıp yanlış birşey yapma. Olabildiğince sakin ol."Abdullah araya girdi.
"Bence bugün kontrole gitmesin. Bir bahane bulur göndermeyiz. "Yağız hızla başını kaldırdı.
"Ne diyorsun sen? Neden gitmeyecek mişim? ""Geceki halini görseydin sende gitmek istemezdin. Kendini kaybetmiştin. " dedikten sonra Cevahir'e döndü.
"Çok duygusal davranıyor. " dedi.
Leyla araya girdi.
"İnsan olduğu için olabilir mi? Karşısındaki kadın karısı olduğu için olabilir mi?" diye çıkıştı.Abdullah gayet sakin bir şekilde karşılık verdi.
"Evet olabilir. İşte tam da bu yüzden hata yapma olasılığı çok yüksek. Beni içeri almayacaklarına göre onu orada koruyamam. En ufak bir falsoda öldürürler."
Leyla durdu, düşündü. Abdullah haklıydı. Yağız duygularını çok yoğun yaşayan bir adamdı. Kendine hakim olamazsa her şey mahvolurdu.
"Hayır hayır! Gayet sakinim. " dedi Yağız dingin bir sesle.
"Kabul ediyorum. Dün gece büyük bir şok yaşadım ama bu onu ilk görmemin ve de o halde görmemin şokuydu. Şu anda beni neyin beklediğini biliyorum. Daha sakin ve daha tedbirliyim. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ERKEK GÜZELİ
RomanceYağız gülümseyerek baktı sevdiği kadının kıvrık kirpiklerinin arasında parlayan kehribar rengi gözlerine. Kendinden emin duruşu ve isabetli kararları ile bundan sonra ona yol gösterecek nadide bir çiçekti bu kadın. Bir kez daha aşık oldu sanki. Bir...