80

261 13 0
                                    

Yağız: Günaydın güzelim.

Ben: Günaydın canım.

Yağız: Konuştun mu babanla, görmüş mü fotoğrafları?

Ben: Konuştum konuştum 'küçüksün' dedi 'dikkat et' vs vs ciddi bir şey yok ha bide trip attı 'ben senin turşunu kuracaktım' dedi.

Yağız: Dnuxnd sorun yok baban yerine artık ben senle kızımızın turşusunu kurarım.

Ben: YAĞIIIIZZ!!

Yağız: Ne ya tamam tamam şaka yaptım dvhdbdh.

Ben: Yapma sen şaka falan.

Yağız: Tamam yapmam.

Ben: Ya onaylama beni çok çabuk kabulleniyorsun.

Yağız: E ne yapayım o zaman güzelim itiraz etsem suç 'tamam' desem suç.

Ben: -_-

Yağız: ;)))

Yağız: Hazırsan seni almaya geleyim.

Ben: On dakikaya çık evden bu arada kahvaltıya nereye gidecez sorarlarsa söylim.

Yağız: Bilmiyorum kararsızım ama sahildeki cafelerin birinde kahvaltı yaparız sonrada geziriz zaten.

Ben: Tamamdır sahildeyiz dicem.

Yağız: Tamam hadi hazırlan sende.

Ben: Okeee.

&

Belimde yer edinen kollarla gülümsedim. Bu çocuğu bu kadar çok özlemem normal miydi¿?

"Güzelim benim." deyip saçlarıma öpücük kondurarak derin bi nefes alıp vermişti, bende boynuna öpücük kondurarak geri çekildim.

''Eeee yakışıklı ben çok acıktım hadi yemek yiyelim." dememle gülüp boynuma öpücük kondurup geri çekilerek elimi tutmuştu.

"O zaman ilk seni doyuralım daha sonra da gezeriz." deyip arabanın kapısını açmasıyla hemen bindim.

"Eee anlat bakalım abi tayfası ne dedi?"

"Aşk Rüzgar'ımın aklı bir karış havada Poyraz abimin de öyle zaten Doruk ve Berk gülüp şamata yaptılar babam biraz mırın kırın yaptı onuda annem halletti."

"Aşk Rüzgar'ının aşk yaşaması işimize geldi o zaman?"

"Ayıp ediyorsun tabikideeee!"

"Bu akşam canlı müzik var ve söyleyen kişi arkadaşım seni anlatınca sesinin de güzel olduğunu söyleyince bizi davet etti gider miyiz?"

"Saat kaçta başlayacak?"

"Sekizde başlar ama senin için çok kalmayız onda çıkarız."

"Aslında güzel olabilir hem zaten uzun zamandır böyle şeylere katılmıyordum gideriz güzel olur."

"Süper o zaman annene mesaj at haberi olsun.''

"Tamam tamam."

Ben anneme mesaj atarken sahildeki cafeye gelmiştik birlikte arabadan inip cafeye doğru adımladık.

Birlikte içeriye girip sondaki masaya geçmiştik o taraf daha sakindi, ön taraflar aşırı kalabalıktı. Oturduktan sonra garson menüleri getirmişti.

Yağız'ın "Menüye gerek yok kardeşim biz ilk serpme kahvaltı alalım bana yanında bir çay. Güzelim sen çay içmiyordun hangi meyve suyu olsun?" demesiyle bu kez ben konuştum.

SeçenekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin