60

325 12 0
                                    

Dün gece abim odadan çıktıktan sonra bende düşünmekten uyuya dalmıştım. Ne yapacağını nasıl hareket edeceğimi bilmiyordum en iyisi konuyu tekrar açmamaktı.

Hep birlikte kahvaltı yapmıştık ne kadar güzel geçsede annem abimle aramda bi gerginlik olduğunu anlamıştı çünkü abimle çok az konuşmuş onun yanına da oturmamıştım. Şimdi ise kahvaltı bitmiş babamla birlikte bahçede kahve içiyorduk. Kolunu omuzuma atmış saçlarımla oynuyordu..

"Sınav yaklaşıyor ne düşünüyorsun güzelim?"

"Valla babacım senin paranı yiyip özel üniversite düşünüyorum, sen peki?" dememle gülüp kolunu omuzumdan çekip bana doğru dönüp yüzüme bakmıştı.

"Ben ise hiç öyle düşünmüyorum."

"Ağ be paramız varda kullanamıyoruz desene." dememle tekrar gülmüştü.

"Anlat bakalım ne istiyorsun?"

"Bilmiyorum arkadaşlarımla aynı şehirde okumak!istiyorum ama öyle olmazsa yurtdışıda okumam en iyisi olacakmış gibi geliyor."

"Rüzgar ve Poyraz da Erasmusla falan yurtdışında bir süre okumuştu Berk ise burada daha rahat olacağını düşündüğü için burada okudu Doruk Bey ise senden ayrılıp gidemedi yoksa onun en büyük hayali yurtdışında okumaktı." demesiyle kaşlarım şaşkınlıkla kalkmıştı en şaşırdığım Doruk'du aslında... Benim için gitmemişti...

"Doruk için ne diyecem bilemedim benim için hayalinden vazgeçemesi çok garip hissettirdi." dememle buruk bi tebessüm yolladı.

"Baba." diye seslenen Rüzgar abim ile ona döndük.

"Efendim oğlum?"

"Deniz ile işiniz yoksa onu alıp AVM'ye gitmem lazım alışveriş yapacaz." diye açıklamada bulunmuştu. Babam ilk mırın kırın
etsede el mecbur kabul etmişti. Hemen odama çıkıp kot ceketimi ve çantamı alarak Rüzgar'ın arabasına binmiş yola çıkmıştık.

Radyoyu açmış kısık bi seste şarkı dinliyorduk boşta olan eli ile elimi tutmuştu.

"Dün-" demsiyle sözünü kestim.

"Bi açıklama yapmak zorunda değilsin abi dünki konuyu da bir daha hiç açılmamak üzere kapattık benim için önemli olan sensin." demiştim.

"Deniz seni kırdıysam özür dilerim seni üzmek korkutmak ağlatmak istemedim."

"Hiç biri olmadı merak etme." dedim camdan dışarıya bakarak.

"Dün gece biraz kendime geldikten sonra yanına gelecektim geldimde ama kapının önünde ağlama sesini duyunca odana girmeye cesaret edemedim gözünden düşürdüğüm o yaşlar için özür dilerim." diyerek kırmızı ışıkta durmuştu. Tam konuşacaktım ki arkadan bize çarpan araba ile ödüm kopmuştu. Abim hemen arabadan inmiş araca doğru bağırıyordu. Çarpan adamda inmiş abimle sakin bir şekilde konuşmaya çalışıyordu.

Bende arabada inip abimin yanına geçtim.

"Abi tamam iyiyiz, hadi gel."

"Ne iyiyiz Deniz. Ya sana bir şey olsaydı." demesiyle bize çarpan arabanın arka kapısı açılmış bir kadın inmişti. Buğday teni koyu saçları giyimi oldukça dikkat çekici çok hoş bı kadındı.

Abime baktığımda o kadına kaşlarını çatarak baktığını gördüm.

Gözlerini devirip "Yine mi sen Savcı Hanım." demişti.

O kadın -anladığım kadarıyla savcı- da küçük bi şekilde gülümser gibi olup konuştu.

"Evet yine ben her neyse oluşan ufak kazadan dolayı gerçekten özür dileriz. Masrafları karşılarız ama benim şu an gitmem gerek acil işim var o yüzden lütfen daha sonra bu konuyu halledelim." demişti.

SeçenekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin