Rüzgar'ın Anlatımıyla
Deniz'in odasına çıkmış onu kontrol ettikten sonra tekrardan aşağıya salona iniyordum. Saat gece 2'ye gelmiş herkes yavaş yavaş dağılıyordu. Annemle babam otele giderken Berk ve Doruk'da amcamgilde kalacaklardı tabi amaç Demir ve Toprak ile gecelere akacak olmalarıydı.
Salona koltuğa geçerek başımı ellerimin arasına aldım. Nişan töreni alkollü olduğu için içmiştim bu yüzden de baş ağrısı yapmıştı iyice sersemlemiştim. Bünyem alkole o kadar alışık değildi kolay kolay da içmezdim bugün ise içesim gelmişti lanet olan şeyi.
"Abi iyi misin?" diyen Poyraz ile gözlerimi açıp başımı kaldırdım.
"İyiyim başım ağrıdı sadece, sen iyi misin?"
"İyiyim abi her şey o kadar güzel ki çok çok özel artık nişanlımı doyasıya öpebilecem." demesiyle gülmüştük.
"Deniz hâlâ benimle konuşmuyor kaçıyor benden." demesiyle gerilmiştim.
"Haklı değil mi sencede Poyraz? Kızın kolunu ne hâle getirdin kız senin yüzünden ne halde hâlâ eşyaları bende telefonu hiç bir şeyi kullanmak istemiyor."
"Pişmanım abi Yağız'ın ona zarar verecek olmasından korktum."
"Bak Poyraz bende senin gibi abiyim Deniz'e zarar gelecek her şeyi bende engellerim ama Deniz'e zararı Yağız vermedi sen verdin."
"Onu anladım."
"Hele şükür anlaşılan attığım yumruk işe yaramış." dememle ters ters bana bakmıştı. İyi olmuştu ona it o küçüğümün canını acıttıysa onunkide acıyacaktı o gece eve geldiğinde yumruğu yüzüne geçirmiştim.
"Abii!"
"Ne abisi lan hele bi daha sen bı üz kızı o zaman gününü göreceksin. Kendine çekidüzen ver Poyraz bak bir kaç ayada evleneceksin ona göre davran seninde çocuğun olacak kendine hakim olmayı bil şu aşırı korumacı halinden de çık." dememle başını sallamıştı. Elimi omzuna atarak sıktım.
"Sana güveniyorum Poyraz umarım her şeyin en güzelini yaşarsın kardeşim." dememle gülüp sarılmıştı.
"Ben kaçar Işık'a sürprizim var ulaşamazsın merak etme şu Nehir'i de ara bi anda kayboldu." demesiyle gülüp başımı salladım. Poyraz kalkıp giderken bende kalkıp Merve'nin yanına geçip oturdum. Kendisi Pars denen bı itle konuşuyordu sorun konuşması değil gülerek konuşmasıydı herkese mükemmel olan kız bı benle kötüydü aq.
Merve'nin yanına oturmamla Pars'a bir şey anlatmayı kesip bana dönmüştü sonra tekrardan Pars'a dönerek konuşmaya devam etti. Eve göz atınca Pars hariç herkesin gittiğini gördüm bari bu itte gitseymiş.
"Tamam o zaman haberleşiriz Merve." deyip ayağa kalkan Pars'a baktım. Merve'ymiş tip.
Merve'de yerinden kalkmayıp "Olur."
diyerek el sıkışmıştı. Hayır yani bı zahmet yerinden kalkmasın giymiş kısacık zümrüt yeşili elbiseyi aman şimdi üşütür falan.Birbirlerine görüşürüz dedikten sonra Pars bana dönüp konuştu.
"Tekrardan hayırlı olsun Rüzgar benim yerime Poyraz'a iletirsin." demesiyle başımı salladım.
"Eywallah merak etme mutlaka iletirim." dememle başını sallayıp evden çıkıp gitmişti sonunda. Çalışanlar etrafı toparlarken başımı Merve'nin omzuna yaslayıp gözlerimi kapattım.
"Kaldırsana be başını manyak." diye söylenmeye başlamıştı oooy nenem oy bu kızla daha çok işim vardı.
''Şttt çok rahatım dur iki dk ya."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seçenek
General FictionGerçek aile. Hayatın kendisi mi oyundu ya da biz insanlar mı oyun oynuyorduk? Sanki bir oyunun içine mahkum edilmiştim ve tek bir seçenek vardı istesemde istemesemde o seçeneği seçmek zorundaydım çünkü başka bir yolu yoktu. Bizler geleceğimiz için p...