Name Hisalar'dan
Derin nefesler alırken ağzımdaki solunum maskesini de Tan tutuyordu çıkarmamam için, ona kötü kötü baktığımda sadece sırıtıp öpücük attı.
Gözlerim diğerlerine çevrilince Avni ve Cafer bilgisayar oyunu oynarken Dağ yüksek ihtimalle bir şeyler araştırıyordu.
Gözüm yavaşça Kunter'e kaydığında o ise hareketsiz şekilde bana bakıyordu. Saçları halen daha ıslaktı ve her damla süzülüp yere düşünce onu rahatsız ediyormuş gibiydi, suratından belliydi. Vücudu kasılmış ve kendini sıkıyordu.
Kunter denize girmişti.
Benim için.
Kunter en büyük korkusundan vazgeçmişti, ölesiye korkardı denizden o belli etmemeye çalışsa da.
Nedenini hiçbir zaman bilememiştim, bilememiştik. Bize o anlatacaktı, her zaman sabırla bekledik ve halen daha bekleyecektik. Çünkü Kunter daha hazır değildi, bunun hepimiz farkındaydık.
Denizde boğulduğumda astımım yüzünden nefesim hızla kesilmişti bu yüzden solunum maskesi takmak zorunda kalmıştım.
Dudaklarımı oynattığımda Tan bir şey söyleyeceğimi anlayarak maskeyi biraz araladı.
Çok teşekkür ederim Tan ya, çok yardımcı oldun, Allah razı olsun.
Tan'a kötü kötü bakışlarım devam ederken "Çıkarın artık şu maskeyi." dediğimde Tan biraz homurdansa da diğerleri maskeyle durmak istemediğimi anlamalarıyla çıkarttırmışlardı.
Cafer kolunu omzuma atıp kendine doğru çekti koridorda. "Bir günümüz de olaysız geçsin be!"diye isyan edince kıkırdadım, keşke.
"Kaos ve biz, kedi ve köpek gibiyiz."diyen Avni'ye göz devirdik. "Kaostan kaçmıyoruz ki oğlum biz, üstüne doğru koşuyoruz."dediğimde Cafer onayladı hızla beni.
"Kaos bana aşık, aşık! Cazibeme dayanamadı diyorum size inanmıyorsunuz!"dediğinde Tan ensesine vurdu bir tane. Cafer öne eğilip acıyla inledi, beni de tutunayım derken kendine doğru çekince benim de ayağım kaydı ve birkaç adım öne savrulduğumda Kunter yakaladı beni.
Top gibi sekiyorum anasını satayım.
Bakışlar Kunter'e kaydığında hepimiz sessizleştik.
"İyi misin?"dedi Kunter endişeyle. Gülümsedim ona, en derinden.
"İyiyim, teşekkür ederim."dediğimde beni tuttuğu için demediğimi anladı ve gülümsedi.
Her şeyi için teşekkür ettim ona.
Özellikle de var olduğu için.
Kunter ardında saçlarımdan öpüp karıştırdı şefkatle. "Sen hep iyi ol."dedi ve odasına girdi. Dağ da Kunter'in arkasından odaya girdi. Onların ardından Cafer ve Avni de kendi odalarına girdiler. Ben ve Tan da kendi odamıza girdik.
Ben banyoda hızla üstümü değiştirdim ve kıyafetlerimi valize koyarken Tan halen daha değiştirmemiş, aksine yüzünde piç sırıtması vardı.
Bir şeyler yapacaktı bu yine.
"Antalya da çok sıcak."dedi Tan imayla bana bakarak. İlgilenmiyormuş gibi yapıp göz devirdim. O ise hızla üstündeki tshirtü çıkardı. Yutkunma istediğini hızla atıp halen daha bir şey yokmuş gibi davrandım ve valizimi kapattım.
Yatağa uzandım ve yorganı üstüme çekip telefonuma bakmaya başladım. O ise halen daha sırıtarak bana bakıyor, başımda dikiliyordu. Ben ise ona bakmamak için büyük bir efor sarf ediyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Giriş Var Çıkış Yok | Yarı Texting
Teen FictionGiriş Var Çıkış Yok Grubuna 0572*** tarafından eklendiniz Giriş Var Çıkış Yok 0572***: Selamın Hellü gencolar 0572***: Ben benim sen sensin 0572***: Sen sensin o da o 0572***: O da o onlar da onlar 0572***: Onlar da onlar biz de biz 0572***: Biz de...