"Tan!"diye sesini incelterek bağırdı Cafer, onun ardından Avni de "Tanişkom!"diye bağırdı, hepsinden hafif kıkırtılar duyulurken ben onlara kaşlarımı çatarak bakıp susmaları için elimdeki kaşığı onlara doğru salladım. Hespi daha fazla kıkırdadılar.
Tan ise onları takmadan içeriye girdi ve belime sarılıp yanağımdan öptü. "Günaydın karıcığım."dediğinde kıkırdadım. "Gün aydı çoktan Tan, saat 11."
Tan omuz silkip masadaki boş sandalyelerden birine oturdu. "Benim için seni gördüğümde gün aydı belki?" Cafer ona doğru peçeteyi top yapıp fırlattı. "Güneş 'Ayy Tan Name'yi görene kadar doğmayayam' mı diyor amına koyayım?" Ona göz devirsek de Avni halen daha kıkır kıkır gülüyordu.
Tabakları masaya koydum dikkatlice. "Ohh ohh mis."dedi Kunter ve hemen yemeye başladı. "Yuh ayı!" Numan onun omzuna vurunca Kunter ona terst ters bakıp yeneğine devam etti. Dağ ise sakince yemeğine başlamıştı diğerleri gibi. Bende Tan'ın yanındaki sandaleye oturdum.
Tan ile evleneli 1 tamı tamına bir hafta olmuştu. Balayına çıkma teklifinde bulunsa da ben hem üşengeçliğimden hem de Caferled'i bırakmak istemediğimden reddetmiştim. Şimdi ise hepberaber kahvaltı yapıyorduk, hayatımız o barda olanlardan sonra gayet huzurlu ve düzenli geçiyordu.
"Doydum."dedim ve karnımı tutarak ovaladım. Tan hemen bana döndü ve tabağımı kontrol etti. "Daha tabağınım yarısını bile bitirmemişsin ki yavrum. Neresine doydun sen?" Omuz silktim ona ve ayağa kalktım. "Midem bulanıyor çok birkaç gündür, doydum hem."dediğimde diğerleri onaylarken Cafer ve Avni ilk birbirlerine sonra bana bakıp kaş göz yaptılar.
Anlamadığımı belirtircesine kaşlarımı çattığımda Cafer öksürdü ve tabağında son lokmaları ağzına atarak ayağa kalktı. Onun peşinden Avni de yemeyi bitirip ayaklandı. "Gel Kraliçe, biz bir sohbet edelim seninle."deyip biri bir koluma biri diğer koluma girerek beni sürüklemeye başladılar. "Rahat bırakın lan karımı!"diye bağıran Tan'ı umursamadılar bile.
Bizi yatak odasına çıkardıklarında yatağa oturdum ve şaşkınca ikisine de baktım. "Ne oluyor lan?"derken Cafer sırt çantasına kafasını sokmuş bir şey arıyordu. Avni ise ellerimden tuttu. "Bize her şeyi söyleyebileceğini biliyorsun, değil mi?" Başımı salladım anlamazca. Elimi sıktı güven verircesine. "Hamileysen söyleyebilirsin."
O an şokla ona baka kaldım. "Ne?"diye fısıldadığımda bu düşüncenin neden hiç aklıma gelmediğini düşündüm.
Midem çok bulanıyordu, birkaç gündür fazlasıyla duygusaldım, dokunsan ağlayacak kıvamdaydım.
Cafer en sonunda çantasından kafasını kaldırdı ve bana hamilelik testini uzattı. Ona şaşkınlıkla baktım. "Siz bunu yanınızda mı taşıyorsunuz?" Başlarını sallayıp onayladılar. "Evlendiğimden beri mi?" Bu sefer iki yana sallayıp reddetmeleriyle gözlerim daha çok açıldı şokla. "Sevgili olduğumuzdan beri mi?" Bu sefer başlarını sallayıp onayladılar.
"Tan'a güven olmaz Kraliçe. O mon kafa hızlıdır. Şimdiye kadar beklemesi bile şok edici."diyen Cafer, Avni ile kıkırdaşırken ben göz devirdim onlara. Cafer elime tutuşturdu testi. "Al iki tane var. İkisini de yap. Birkaç dakikaya zaten sonuçlar çıkar." Kafamı salladım ve iki testi alarak ebeveyn banyosuna girdim. Hızla testi yaptıktan sonra peçeteye koyarak banyodan çıktım. Cafer ve Avni hızla yanıma çullandılar. Testlerin ikisini de masaya koydum ve beklemeye başladık.
"Bence kız olacak."dedi Cafer beklerken. "Bence erkek."dedi Avni de. Göz devirdim ikisine. "Safturuklarım, hamilelik testi bu, cinsiyet testi falan değil."
"Babyshower da yapar mıyız?"dedi Cafer heyecanla. "Ayy evet, balonla mı pastayla mı yoksa uçakla mı?"dedi Avni de. Sabır dilemekten başka bir şey yapmayarak testin sonucuna baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Giriş Var Çıkış Yok | Yarı Texting
Dla nastolatkówGiriş Var Çıkış Yok Grubuna 0572*** tarafından eklendiniz Giriş Var Çıkış Yok 0572***: Selamın Hellü gencolar 0572***: Ben benim sen sensin 0572***: Sen sensin o da o 0572***: O da o onlar da onlar 0572***: Onlar da onlar biz de biz 0572***: Biz de...