Tan Demirer'den
"Yendim seni. Hadi git başka yerde ağla şimdi."diye bağırdı Cafer sevinçle. Suratımı buruşturdum. Bir insanın bağırışı nasıl bu kadar tırmalayıcı olurdu ki?
Avni yüzünü buruşturdu Cafer'e karşı ve "Sen ağla lan uzakta it."diyerek karşılık verdiğinde Cafer ona dil çıkardı. Kaç yaşındaydı bu çocuklar. 3? 5?
Dağ içeriye girdi ve koltuğa attı kendini. İsmi Dağtekin olsa da bize uzun geldiği için Dağ derdik ona çoğunlukla. Yani bizi kızdırmadığı zamanlar ama Dağtekin zekiydi bu yüzden onunla insancılca anlaşabiliyordum.
Kunter eğlenceliydi ama tanıdıklarına karşı öyleydi. Yüz hatlarından ve yapısından dolayı benim gibi sert dururdu diğerleri aksine. Bu yüzden çoğu insan bizimle konuşmaya korkardı.
Cafer ve Avni'nin kişilikleri çok yakındı. İkiside şebek bir orangutan maymununun tekiydi. Bu orangutan maymumları da iş görüyordular. Cılız değillerdi yapılılardı onlar da.
Ve ben, Tan. Tan Demirer. İstediğim zaman eğlenceli istediğim zaman sinir bozucu, istediğim zaman soğuk, istediğim zaman da ılımlı olurdum. Bizimkiler de bu hallerime alışmışlardı artık.
Ekibimizin lideriydim. Dağtekin ise sağ kolumdu. Bu ekibi onunla kurmuştuk çünkü. Onunla ilk boksa başlamış ve böyle bir ekibe karar vermiştik. Diğerleri de kararımızı duyunca hemen kabul etmişlerdi. Sonuçta uzun zamandır dostuk ve birimiz neredeyse diğerlerimiz oradaydı.
"Kraliçe ne yapıyor acaba?"dedi Cafer yanımıza adımlarken. Maçları bitmişti yüksek ihtimalle çünkü kolları kenara koymuşlardı. Avni de onun ardından ayaklandı. "Vallaha bence yatıp uyuyordur. Saat sabahın 4'ü. Bizim gibi manyaklar sadece bu saatte uyanıklardır."dedi gocunmadan Avni. Ve ikiside koltuğa yan yana oturdu ve izlediğimiz filme baktılar. Film açıktı ama hiçbirimiz izlemiyorduk. Hepimiz yüksek ihtimalle Vida'yı ve yapacağımız maçı düşünüyorduk.
Dağ güldü Avni'nin dediğine. "Oğlum Kraliçe bizden de deli. Bırak 4'de uyanık olmayı o akşam uyumuyordur eminim ki."dedi ve arkasına yaslandı. Kunter de ona katıldı. "Harbi oğlum, korkulur ondan. Tan'ı nasıl korkuttu ama."dedi ve güldü. Diğerleri de ona katıldı ve maymun ordusu gibi gülmeye başladılar.
Ben bunları niye hep maymuna benzetiyordum ki? Maymunlara yazık.
Yüzümü buruşturdum onlara ve dediklerine karşı. "Korkmadım ben bir kere. Hem neyden korkacaktım ki?"dediğimde yav he he bakışları attılar. Göz devirdim.
Korkmamıştım bana küsmesine.
Yani sanırım.
Cafer avucuna çekirdek doldurmuş Avni ile beraber çıtlarken bana laf atmayı eksik etmedi. "Lan götün tutuştu götün. Trip atıyorum dediği gibi sende bir haller oldu."dedi ve ağzındaki çekirdek çöpünü önündeki kaseye tükürür gibi fırlattı. Avni de onun gibi çıtlatıp türkürdü ve hemen ardından o da söylendi. "Vallaha kızla barışmak için kaç dil döktün, okumadık sanma. Seni çakal."diyip yanındaki yastığı fırlattığında havada tuttup ona geri fırlattım.
"Biz şu Vida konusunu ne yapacağız siz onu konuşun."dedi Dağ elindeki leblebileri havaya atıp ağzıyla yakalarken. Kunter atladı hemen söze. "Ne yapacağız oğlum? Altı gün sonra maça çıkacağız ve onu ezip geçeceğiz."dedi kendinden emin.
"Hele bir yenilelim Kunter ve Cafer. Burunlarınızdan getiririm içtiğiniz kolaları."dedim sinirle onlara bakarak. Bu konudaki sinirim halen daha geçmemişti. Vida'ya maç teklif etmemelilerdi hele ki bize sormadan asla. "Abi yeneriz ne olacak ya? Biz kaç ekip yendik onu mu yenemeyeceğiz?"dedi Cafer emin emin konuşarak.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Giriş Var Çıkış Yok | Yarı Texting
Teen FictionGiriş Var Çıkış Yok Grubuna 0572*** tarafından eklendiniz Giriş Var Çıkış Yok 0572***: Selamın Hellü gencolar 0572***: Ben benim sen sensin 0572***: Sen sensin o da o 0572***: O da o onlar da onlar 0572***: Onlar da onlar biz de biz 0572***: Biz de...