5.7

257 33 153
                                    

Aynanın karşısına kaçıncı geçişimdi bu sıralar bilmiyorum ama her geçişimde bambaşka bir duyguya şahit oluyordum.

İçimde mutluluk vardı, hüzün, heyecan, korku. Her duyguyu barındırıyordum, ellerim ayaklarım titriyor, bunu bazen heyecana bazen de korkuya yoruyordum.

Kapımın birkaç kere çalınmasıyla gelinliğime dikkat ederek arkama döndüm. "Girin."dememle yavaşça kapı açıldı. İçeriye dedem, babaannem ve amcalarımın girmesiyle daha da gözlerim doldu.

"Name'm."dedi babaannem ve ağlarken yanıma gelip bana sarılmasıyla bende ona sarıldım. Saçlarımı okşadı şefkatle. "Güzel kızım benim."dedi dedem ve diğer yanımdan sarıldı. Gözyaşlarımın akacağını hissetmemle gözlerimi kırpıştırmaya başladım.

Ağlamamalıyım, ağlamamalıyım, ağlarsam Cafer ile Avni belamı bellerler.

Benden ayrıldılar ve gülümseyerek baktılar. "Bizim kız büyümüş de yuvadan mı uçuyor?"dedi Pamir amcam gülerek ama aynı zamanda ağlıyordu da. Kıkırdadım ona ve kollarımı onlara açtım. Üç amcam da hızlı beni sarmaladılar.

Pars amcam fısıldayarak "Ne olursa olsun buradayım."dediğinde Poyraz amcam kafasına vurdu bir kere. "Buradayım değil, buradayız aptal." Pamir amcam ikisine de somurttu. "Ya! Biz bunu çalışmıştık. Neden repliklere göre gitmiyorsunuz?!" İkisi de ona göz devirdiler. Ben ise üçüne de kıkırdıyordum.

Poyraz amcam yüzümü kavrayıp yanaklarımı okşadı. "Bebeğim, evlenmen halen daha bir Hisalar olduğun gerçeğini değiştirmez. Sen hep Hisalar'sın, sen hep güçlüsün ve sen hep bizdensin, bizimsin. Bunu unutma." Gülümsedim Poyraz amcama. "Biliyorum amca. Hepinizi çok seviyorum."

"Bizde seni seviyoruz." Gözyaşımın akmasıyla onlar kıkırdarken bende kıkırdadım.

Kapı açıldı o an. "Hop, biz geldik, hop!"diye bağırdı Cafer ile Avni yanımıza koşarak. "Nedimelerin biziz biliyorsun herhalde."dedi Cafer Avni ile ikisini gösterek. Gülerek başımı salladım ona. "Bilmez olur muyum Caferciğim, bilmez olur muyum?"

"Tabiki de bileceksin girl. Evleniyorsun sen, başka kim nedimen olabilir ki?"dedi Avni de beni tutup sarsarak. Ardından Numan, Kunter ve Dağ da girdi içeri. Amcamlar, dedem ve babaannem odadan çıktı.

Numan ilk geldi yanıma. Huzurlu bir ifade vardı suratında. "Name Hisalar. Uzun zaman olmuş gibi hissediyorum. Lisedeki ilk tanışmamız geldi bir an gözüme."deyip gülmesiyle bende güldüm. "Emin ol benim de geldi aklıma Numan Kayra." En mutlu haliyle sırıtıp bana sarıldı. "Her zaman mutlu olun kardeşim, kardeşlerim." Sırtını sıvazladım. "Sende Numan, sende kardeşim."

Numandan ayrılınca hemen Kunter geldi yanıma. "Anasını satayım ya! Evleniyorsunuz kızım! Evleniyorsunuz!"dedi, gözleri dolmuştu. Onu o şekilde görünce benim de gözlerim doldu. "Kunter yapma be kardeşim."dediğimde beni tutup göğsüne yasladı. "Neyi yapmayım ya?! Evleniyorsun kızım! Daha dün tanışmadık mı biz? Oyy kıyamam kıyamam." Saçlarımı okşamaya başladı yavaş yavaş.

"Çekil Kunter çekil. Benim de kız kardeşim, bende sarılacağım."dedi Dağ ve ikimizi ayırıp aramıza girdi. Yüzümü avuçları içine alıp okşadı. "Name. Kraliçe. Artık başka hangi lakapları taktıysak."dediğinde hepimiz kıkırdadık ama hepimizin gözleri dolu doluydu, birimiz ağlarsa eğer hepimiz ağlayacaktık.

Dağ gülümsedi derince. "Seninle gurur duyuyor kardeşim. Sizinle gurur duyuyorum. Bu yüzden çocuğunuzun ismini Dağhan koyacaksınız, nokta."dediğinde hepimiz kahkaha attık.

Cafer girdi o an araya bağırarak. "Ne Dağhan'ı be! Muzaffer koyacaklar! Muzzo, Muzzo! Muzzaffer olacak."diye bağırdığında odanın kapısı açıldı. "Çocuğumun ismini hayatta Muzaffer koymam Cafer. Çıkar o fikri aklında."diye bağırarak giren kocam Tan göründü.

Giriş Var Çıkış Yok | Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin