Yaguro'o

Kitap 1: Filizlenen Kötülük / Bölüm 17

Güneş battığında dövüşler bitmişti. Yaguro'o ve Mundo kalkarken ikisininde aynı anda zihinlerine biri girip konuşmaya başladı. ''Geldiğimiz yerden çıkın. Çıkınca sağ tarafa bakın. Uzun bir kule göreceksiniz. Oraya doğru yürüyün. En fazla 10 dakikalık bir mesafe. Ancak şuandan itibaren ikinize de 3 dakika veriyorum. Eğer buraya geç gelecekseniz, hiç gelmeyin. Ya da gelin siz bilirsiniz. İkinizi de her türlü bulurum.'' Yaguro'o'da Mundo'da sesi tanımıştı. İkisi aynı anda birbirine baktı. Duraksamadan koşmaya başladılar. İkisini görenler bir saniyeliğine tereddüte kapılıp arkasına bakmışlardı. Çünkü öyle hızlı koşuyolardı ki, sanki arkalarında İlah Seviye Komodo Ejderi Kralı varmışcasına koşuyorlardı. On beş saniye de kalabalığı yarıp Sur'un dışına çıkmışlardı. Yaguro'o etrafına bile bakmadan sağ tarafa doğru koşmaya başladı. Mundo etrafa hızlıca göz gezdirip Yaguro'o'nun doğru yöne gittiğini anlayınca o da koşmaya başladı. İki dakika da kuleye varmışlardı. Yaguro'o ellerini dizine koyarak soluklanmaya başladı. Mundo ise yere oturmuş nefesini düzene koymaya çalışıyordu. ''Bir ara yetişemeyeceğiz sandım.'' Mundo zihin yolu ile Yaguro'o'ya söyledi.

Mundo ve Yaguro'o'nun bu tavırları, yani Koute'nin koyduğu sınırları yerine getirmek için ellerinden gelenin ötesini yapmalarının sebebi, Koute'nin onları bir çöp parçası olarak görüp onlara soğuk atması yüzündendi. Yani Koute'den korkmuyorlardı. Ölümden de korkmuyorlardı. Fakat Koute onların en önemli ustasıydı. Karanlık Gücü yöneten kişiydi. Bir gün Koute ikisine, ''Eğer dediklerimi yapamazsanız ya da yapmazsanız, gözümde bir çöp parçası kadar değeriniz kalmaz. Bir söz verdiyseniz, ya da önemli bir dostunuz sizden bir şey istediğinde yerine getirmezseniz en aşağılık insandan bile aşağılıksınızdır. Ve bende aşağılık insanları eğitmem. Derseniz ki 'Ya Kou, bizi eğitmen umrumuzda değil sen ustamızsın. Bu yüzden isteklerin emirdir.' İşte o zaman her dediğimi yerine getirmek zorundasınızdır. Şimdi cevabınız nedir? Aşağılık bir insan olmak mı yoksa 'Kötü' bir insan olsanızda onurlu insan olmak mı?'' demişti. Bu sözler o zamandan beri ne Yaguro'o'nun aklından ne de Mundo'nun aklından çıkmıştı. İşte bu yüzden, onurlu bir insan oldukları için Koute'nin dediklerini bu kadar ciddiye alıp yapmaya çalışıyorlar ve yapıyorlardı. Şu ana kadar Koute'nin tek bir dediğini bile yapamamaları gibi bir durum olmamıştı.

Koute, 'Gelmiş geçmiş en iyi öğrenciler benim öğrencilerim' diye kendi öğrencilerini övüyordu. ''İşte geliyorlar. Zihin yoluyla onlara üç dakika içinde Arena'dan buraya gelmelerini söyledim. Ama onlar iki dakika içinde geldiler.'' Koute konuştu. Sonra Yaguro'o ile zihinsel bağlantı kurarak ''Aferin. Dışarıda iki dakika daha bekleyin. Sizi çağırınca girin. Aksi takdirde, Efsanevi Anka Kuşu gelse bile orada duracak, ölmeyi bekleyeceksiniz.'' dedi.

''Kara İblis Koute, siz bize dediniz ki, biri yedi yaşında biri on bir yaşında. Yaşlarından da anlaşılır ki, bu ikisi 15. Seviyede veya üstünde değiller. Ancak siz altı yaşında iken 16. Seviye Karanlık Güce sahiptiniz. Sizden öte bir dahi de görülmemiştir. Yanlışsam lütfen düzeltiniz.'' Gecenin Katilleri mensubu bir üye konuştu.

''Haklısın. İkisi de 15. Seviyenin altında. Yedi yaşında olan öğrencimin Karanlık Gücü 11. Seviye. On bir yaşında olan öğrencimin Karanlık Gücü 10. Seviyede. Buna rağmen zihinsel iletişim kurabiliyoruz. Hatta burdaki herkesle zihinsel iletişim kurabilirler. Sebebini açıklamama gerek var mı Veakr?'' Koute konuştu.

''Yalnız efendim..'' Üye kekelemeye başladı. ''Bu-B.Bu.. ikisini bir arada düşünürsek, bunun ihtimali bir milyonda bir!!!'' Veakr şaşkınlıktan konuşmakta zorlanıyordu.

''Haklısın. Üstelik ikisi de çok yakın dost. Ayrılacak gibi de durmuyorlar. İkisi birlikte bu yaşta Dev Adam Ruaqred'e çizik atmayı başardı. Kombolu bir saldırı ile..'' Koute, üyelerini şaşırtmaya devam ediyordu. ''Son 150 yıldır, Ruaqred'in yanına kimse yanaşamamıştı bile. Ve tekrar üstelik, Ruaqred 68 kişiye karşı tek başına savaştı ama kimse bir metreden öte yaklaşamadı. Bunu da bilirsiniz. Neyse, lafı fazla uzatmadan onları da çağırayım. Bu arada birazdan konseye onlar da katılacak. İtiraz istemiyorum.'' Koute sözünü bitirdi.