Hunt You Down

18. bölüm

Tamam bunu da yayınlayıp gidiyorum shsnjsjsjd

Kai'den

Kızlar ile birlikte koltuklara geçmiştik.

Dean turtasını yerken kendimi gülmemek adına tutuyordum.

Bana ne var dercesine baktığımda ayaklanmıştım.

"Kızlar bir film izlesek ya? Güzel filmleriniz var mı?"

Katherine televizyonun çekmecesini işaret ettiğinde o yöne doğru ilerlemiştim.

"Korku filmi tarzı şeyler var mı?" Dediğimde Dean alttan alttan gülmüştü. Ne yani aşk filmi izleyecek değiliz.

"Orada var işte ama korku filmi şart mı?" Katherine bunu biraz çekinerek söylemişti.

"Kızlar ben aşk filmi izlemem." Dedim ve çekmeceyi açtım. Sonrasında güzel bir korku filmi bulup dvdye taktım.

"Korku filmi demek." Dedi Malia bana bakarak. "Severim."

"Bende severim." Onun yanına oturdum ve koltuğa biraz yayıldım. Bu hareketime göz ucuyla baksa da  bir şey dememişti.

O sıra gözüm Dean'e kaymıştı.

Halinden memnun gibiydi çünkü Katherine koltukta ona iyice yaklaşmıştı.

Şansa bak.

Acaba ben filmden korkuyor gibi yapıp Malia mı yanaşsam?

Sanırım kendimi ona yeterince rezil ettim.

Film birkaç dakika içinde başlamıştı.

Klasik şartlarda bir korku filmiydi, çığlık atan kaçışan bir grup velet...

Sıkıcı diye bağırasım geldi ama filmi ben seçtim.

"Saçma" dedi Malia bana yanaşarak. "Böyle saçma şeyler olmaz gerçek hayatta."

"Yaratıklara inanır mısın?" Dedim onu süzerek. Biraz düşünür gibi durduktan sonra "Hayır, sen inanır mısın?" Demişti.

"Uzaylılara inanırım." Dedim gülerek. "Umarım içlerinden birisi ile tanışırım."

Saçma bir sahne ardından Katherine korkarak koltuğa sinmişti.

Dean ona yanaşıp bir şey söyledikten sonra geri çekildi. Sonrasında Katherine kafasını onun omzuna gömmüştü.

Kardeş bu ne samimiyet?

Neyse en azından birimizin şansı yaver gidiyor.

"Şöyle salak bir filmi de anca sen seçersin zaten."

Kolumu onun omzuna doğru attım ve hafifçe ona yaklaştım.

"Aşk filmi mi izlemeyi düşünüyordun?"

"Aşk filminden iyidir."

Filme dikkatini vermişti, kanlı sahnelerden gram etkilendiği söylenemez.

"Beni izlemeyi bırakıp filmi izlesen."

"Kahvem bitti."

"Git kendine koy o zaman."

Bardağımı sehpadan alırken onunkini de almıştım.

Mutfakta kendime ve Malia'ya kahve koyarak salona geri dönmüştüm.

Bardağı Malia'ya uzattığımda bu yaptığıma biraz şaşırmış gibi baksa da bardağı elimden almıştı.

"Teşekkür ederim."

Yanına oturdum, kahve bardağını tek elime alıp diğer kolumu da arkaya doğru uzattım.

"Film daha da iğrençleşti."

Gözüm Dean'e kaydığı zaman Katherine'e yine bir şeyler dediğine şahit olmuştum.

Sanırım evde biz olmasak ikisi çoktan odaya çıkmışlardı.

"Bence katil şu gözlüklü salak çocuk çıkacak." Dedim Malia'ya dönerek.

"Nereden biliyorsun?"

"Genelde hep böyle tipler katil çıkar."

"Bence şu hani sürekli her yerden çıkan kız var ya, katil o çıkacak."

"Sanmıyorum, bence o daha çok olaylardan bağımsız duran bir tip. Hatta şöyle diyeyim, sona kadar o kız kalır ve katil onu da öldürür yani şu salak rolü yapan çocuk."

"İddiasına var mısın?" Dediğinde gülmüştüm.

"Neyine?" Diye sorduğumda "Sen seç" demişti. Aklım bir an için fesatlığa çalışmıştı.

"Bir gün yüzme dersinden sonra bir şeyler yapalım eğer ben kazanırsam."

"Tamam ben kazanırsam da, havuza kolluklar ile girip öyle yüzeceksin anlaştık mı?"

"Ne?"

"Anlaştık mı dedim?"

"Tamam anlaştık. Birazdan sonucu görürüz."

"Merakla bekliyorum."

...