Niyazi:Ahmet bak ben ona birşey yapmadım benim doğduğum andan beri yanımda olan cinniler var ve beni onun içindekine karşı koruyor aslında belki de bu inandırıcı değil ama.evet Emin beni gördükçe canı yanıyor farkındayım buna sebep olan kişi gerçek ben değilim beni koruyan o cinniler şuan burada kaç tane var dersen sayamam o kadar çok ki. Emin'in bedenini ele geçirmeye çalışanlarla savaşları hiç bitmiyor biz görmüyoruz ama şuan da kıyamet kopuyor neredeyse bu iyi birşey çünkü Emin'e yardımcı oluyorlar.Ahmet:yani aslında onu korkutan şey seni koruyan şeyler. Allahım nasıl ama ben inanamıyorum nasıl bi durumdayız şuan herşeyin bir rüya olmasını isterdim!dedi
Niyazi: haklısın ama gerçekten yapabileceğim birşey yok Emin'in kurtulabilmesi için burada olmam şart gibi birşey durumuna geldi. kurtarmaya bu kadar yaklaşmışken yarım bırakıp gidemem. bu durumu ne Seyfullah hoca ne de Ali hoca bilmiyor yani Ali hoca anlamış gibi oldu ama izin vermedim etrafımda olanı biteni bir tek o görebilir ama işte izin vermedim.
Ahmet:neden ama neden bilmesine izin ver görsün sana ne yapman gerektiğini o söylesin bu şekilde uzamaz bu durum.
Niyazi:olmaz Ahmet eğer kısa sürerse durumlar hiç iyi olmaz.çünkü kısa sürerse o cinniler ölmeyecek ve insanlar çok zarar görecek yani şöyle düşün Emin'in musallatı bittiğinde başka birine musallat olacaklar.Ama uzun sürerse onlar ölecek ve kim bilir kaç kişinin hayatını kurtarmış olacağız.dedi...
Nerdeyse sabah olmuştu herkes Emin'in yanında sabahlamıştı Salih Emin'in yanından bir dakika bile ayrılmamıştı Serdar da aynı şekilde.Ali hoca ve Seyfullah hoca da yanlarında uyuyakalmıştı Niyazi ve Ahmet de diğer odada uyuklamıştı.Salih herkesten önce kalkmıştı hatta uyumamıştı bile.Emin'in baş ucuna oturdu onu izledi oğlunun kurtulması için elinden ne geliyorsa yapacaktı ama elinden bir şey gelmiyordu bu karşılaştıkları durum için elinden hiçbirşey gelmiyordu.
Ali hoca da uyanmıştır ve hazır ortalık sakinken gidip Niyazi ile konuşmak istemiştir.Niyazi'nin yattığı odaya girip Ahmet'i uyandırarak içerde uyumasına devam etmesini söylemiştir ve Ahmet'de kalkıp içeri gitmiştir.Ali nazikçe Niyazi'yi uyandırdı ve;
-Niyazi konuşmamız gerekiyo lütfen zorluk çıkartma.dedi.
Niyazi:Hocam şimdi değil. Dedi.
Ali:Tam da şuan Niyazi bak bilmem gereken şeyler olduğunu düşünüyorum.Hatta evet öyle bunları kısa sürede öğrenmem lazım Emin'e zarar veriyosun tamam farkındayım ne yapmaya çalıştığını biliyorum ama bilinçsizce yapıyosun farkında değilsin.dedi.
Niyazi:Evet ona yardım etmek istiyolar bunu yapan ben değilim ben bir şey yapmıyorum.
Ali:ne demek bir şey yapmıyorum farkında değilsin sen yaptıklarının oğlum.Bak uzatma ve anlat kim seni koruyo kim yaptırıyo neyin nesidir bu kabileler anlat! Dedi
Niyazi daha fazla uzatmanın bi anlamı olmadığını anladı ve başladı anlatmaya...
Niyazi: Hocam uzun bir süredir benimle birlikteler yaklaşık 5-6 yıl gibi bir süreç bu. Nasıl başladığımı bilmiyorum ama olaylar çok karışıktı anlayamadığım şeyler olmaya başlamıştı ilk başlarda sonra günler geçtikçe ben bir şey tarafından korunduğumu hissettim yani kendimi güvende hissettim e buda hoşuma gitti. Bana ne olduğunu anlamak için araştırdım onlarla iletişime geçtim olanı biteni anlattılar bende anlayamadım bu kadar kolay olmasının sebebini. Daha sonra işte Emin'le tanıştık 3 senedir arkadaşız. Benim Emin'le tanışmama cinler sebep oldu uzun süre bir süredir Emin'de musallat olduğunu biliyordum.fakat ona yardım edebilmem için herşeyin açığa çıkması gerekiyordu.Emin'le her buluştuğumda ona yaptıklarını ve yapackaklarını biliyordum yani hissediyordum. İşte en sonunda olaylar böyle gelişti benim tarafımdaki cinler Emin'e musallat olan cinlerle düşman şekildeler bu yüzden Emin benden korkuyo sanıyorsunuz ama aslında korktuğu asıl şey onlar ben sadece görüntü olarak varım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lübbey
HorrorTerkedilmiş bir köy hakkında.. O köyde yaşanılan gerçek olaylardan ziyade kendi kurgularımı sizlere sunmak istedim. Bu hikaye ile Lübbey köyü yeniden ayaklanıyor.