Lübbey 112

520 18 8
                                    

Niyazi olması gerektiği gibi ritüeli tamamladı.

Eyüp: şimdi uyumayı dene Emin.dedi

Emin:peki abi ama umarım dediğin gibidir..dedi kuşkulu bir ses tonuyla

Eyüp: Seni böyle bir durum da kandıracak ya da oyalayacak değiliz Emin artık kendine gel.dedi ve çıkıp odasına gitti.

Ahmet:doğru söylüyor biraz sakin davran. senin korkunu hepimiz yaşıyoruz tabi ki ve yanındayız da bunu anla.dedi

Emin hiç kimseye cevap vermedi ve yattı.

Niyazi:hadi iyi geceler Ahmet.dedi

Ahmet:iyi geceler kardeşim.dedi

ve Niyazi odadan çıkınca aşağı indi ve biraz salon da oturdu. sonrasında hava almak için kapının önüne çıktı o sırada bir de sigara içiyordu. yaklaşık 15-20 dakika durduktan sonra içeri girdi ve mutfaktan ses geldiğini duydu gözlerini etrafa gezdirdi önce daha sonra hemen mutfağa gitti ve Feyzullah'ın su içtiğini gördü içi rahatladı çünkü biran korkmuştu.

Feyzullah:ne oldu oğlum ne bu telaş?dedi

Niyazi:bir şey yok abi korktum sesleri duyunca e seni de göremedim bi an.dedi

Feyzullah:neredeydin bu saatte birden kapıyı örtünce ben de korktum tabi.dedi

Niyazi:kapının önündeydim bi hava aldım öyle şimdi yatıyım artık hadi iyi geceler.dedi

Feyzullah:iyi geceler.dedi

Niyazi de yatmak için yukarı odasına çıktı. yatağa yattı. düşünmekten gözüne uyku girmiyordu...

sabaha yine sorunsuz bir şekilde başlamışlardı taa ki Eyüp'ün kapıyı açtığı o an a kadar..

arabadan bir şey almak için dışarı çıkacaktı ama karşısında gördüğü manzara onu geri itmişti hemen Ali'ye bağırdı tabi o bağrışını ev de olan herkes duymuştu ve koşarak geldiler.

Seyfullah öldürülmüş ve kapının önüne atılmıştı cebine hafif gözükecek şekilde bir not koyulmuştu. hepsi onun yanına koştu yaşadığına dair bir hareket almak için uğraştı ama ne yazık ki kılı bile kıpırdamıyordu. Notu Emin fark etti ve Seyfullah'ın cebinden çıkarıp açtı not Arapça yazılmıştı ve şunlar yazıyordu;

-''هذا دينك لي''

yani:' bu bana olan borcun' yazıyordu

Eyüp okuduktan sonra tekraladı 'bu bana olan borcun'

-peki kimden bahsediyor, kimin bir cine ne borcu olabilir?dedi

Ali: bu kesinlikle saçmalık Eyüp burada olan kimsenin onlara ne borcu ne de başka bir şeyi olamaz.dedi

Niyazi:ya Seyfullah abi zamanın da başka şeyler yaptıysa..dedi

Ali:orasını bilemeyiz ama geçmişte olan bir şey olamaz. Selim bunu bir tek sen öğrenebilirsin koçum lütfen.dedi

Selim:tabi abi yardımcı olurum ben.dedi

Feyzullah: bu cesedi ne yapıcaz. Ayrıca bu 2 oldu arkadaşlar bakın doğru düzgün üzüntümüzü bile yaşayamıyoruz geldiğimiz hale bakın.dedi

Ali:o kadar haklısın ki ben artık ne diyeceğimi ne yapacağımı şaşırdım.dedi

Niyazi:yolun ortasında çok dikkat çekiyoruz ama şu an.dedi

Ali:gömmekten başka çaremiz yok.. ama gömmeden önce arka bahçeye taşıyalım olan biteni öğrenelim sonra da en yakın mezarlığa gömüp namazımızı kılar geliriz.dedi

cesedi hep birlikte arka bahçeye taşıdılar ve Selim Seyfullah'ın ölü bedenine ellerini koyup gözlerini kapattı ve onlarla iletişime geçmeye çalıştı.

beklerken aynı zaman da bir şeyler fısıldıyordu.

Eyüp:sanırım başardı şu an konuşuyor olmalı.dedi

neredeyse yarım saate yakın bir süreden sonra Selim korkarak geri çekildi ve hemen anlatmaya başladı bazen kekeliyordu korkudan..

-Seyfullah abiyi cinler ka.. kaçırmış.. dedi

Eyüp: sakin ol ve devam et.dedi

Selim:Seyfullah abi onlarla bi anlaşma yapmak istemiş eğer onu sağ salim bırakırlarsa bir beden bağışlayacağını ve onun da Emin abi olduğunu söylemiş.dedi

Ali:vay şerefsiz demek bu kadarmışsın sen.dedi ve suratına tükürdü

Selim:Emin abi'nin başın da siz olunca ve onu kurtarmak için çabalayınca dokunamamış Seyfullah yani kayıp falan da değilmiş gayet buraya gelmiş izlemiş.. daha sonra zamanı dolunca onu affetmemişler ve sonuç bu..dedi

Niyaazi:pislik or**** çocuğu..derken Ali daha fazla konuşmaması için susturmuş

Ali:o ölmeyi hak etmiş zaten üzülmeye değmez bırakalım boş bir haneye çürüsün.dedi


LübbeyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin