Ali: öncelikle herkesten sabır istiyorum ve çocukça hareketler istemiyorum. Eyüp buraya yardım etmeye geldi en önemlisi biz çağırdık bu yüzden saygılı olun. Aramızda kötü şeyler de geçse Emin için bunu yapmak zorundasınız. Sana gelince Niyazi biraz hareketlerine dikkat et.dedi
Niyazi:abi şuan ne olsa benim nefretimi örtmez. Bu adamın şu çocuğa yaptıkları bile onu öldürmem için yeterli. Ama sırf sana saygımdan ve kardeşim Emin'in iyileşmesi için sesimi çıkartmıyorum.dedi
Böylece bu durum da gayet olgunlukla karşılandı.
Eyüp:Selim?dedi
Selim biraz çekindi olduğu yerde toparlandı.
Eyüp:korkma ben senden özür dilemek istiyorum.dedi
Herkes Eyüp'e bakakaldı.
Eyüp:bakmayın öyle ne kadar kötülük yapsam da içim
gidiyordu bu cinler beni çok yaraladı.dediSelim:beni bulamayınca korktun mu?dedi
Eyüp:tabi ki korktum oğlum ama senin de benden korktuğunu biliyordum aslında benden uzaklaşman senin için iyi oldu buna sebep olduğu için Ali'ye de teşekkür ederim.dedi
Eyüp aslında hiç beklemedikleri kadar duygusal bir insandı sadece yaşadıkları onu incitmişti ne yapması gerektiğini bilmiyordu..
Ali: Eyüp sen yoldan geldin çık biraz dinlen.dedi
Eyüp:ayıp olmasın size şimdi yeni geldim sonuçta.dedi
Feyzullah:yok yok merak etme sorun olmaz. Gel ben sana yerini gösteriyim.dedi
Biŕlikte yukarı çıktılar
Ahmet: abi valla şuan bana ne dersen de ama ben kötü şeyler sezdim sanki bunun altından bir şey çıkacak gibi umarım yanılıyorumdur.dedi
Ali:eyüp konusunda mı?dedi
Ahmet:evet.dedi
Ali:açıkçası bana da tuhaf geldi ama yanlış bir hamle yapacak olursa karşılığını alır şuan bizim elimizin altında.dedi
O sırada Feyzullah ve Eyüp yukarı da konuşuyordu
Feyzullah:Bak Eyüp eğer yanlış bir şey yapmaya kalkarsan senin de bizim de canımız sıkılır. Yani senden adam gibi bir yardim istedik tüm iyi niyetimizle ağırlıyoruz da bunu suistimal etmemeni öneririm.dedi
Eyüp:merak etme farklı bir düşüncem yok ne de olsa ben geldim buraya asıl benim bu cümleleri kurmam lazım. Dedi
Feyzullah:biz senin gibi değiliz Eyüp.dedi
Eyüp sessiz kaldı bir şey diyemedi. Biraz utanmıştı. Ondan sonra kafasını kurcalayan bir soruyu sordu
-Serdar? O nasıl öldü?dedi
Feyzullah:sen nerden biliyorsun?dedi
Eyüp:Ali söyledi ama şuan bunun önemi yok ben nasıl olduğunu merak ediyorum.dedi
Feyzullah:bunu belki daha sonra öğrenirsin şimdi iyi geceler hadi.dedi ve aşağı indi.
Ali:bir sorun yok dimi?dedi
Feyzullah:yok yok. Isterseniz siz de yatın artık hadi.dedi
Ahmet:gel Selim hadi çıkalım biz.dedi
Niyazi:Emin yatmayı düşünüyor musun?dedi
Emin:siz yatın ben istemiyorum.dedi
Yüz ifadesi biraz tedirgin gözüküyordu.
Ali:niye oğlum ne oldu?dedi
Emin:yok bir şey abi sadec.. sadece... dedi ve kafasını önüne eğdi cümlesini tamamlayamadı bile.
Niyazi omzundan tuttu diğer eliyle de başını kaldırdı.
-ne oldu söylesene?dedi
Emin'in gözleri doldu yine bir şeyler hissediyordu ve yine o kötü anları tekrar yaşamaya başlıyordu..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lübbey
HorrorTerkedilmiş bir köy hakkında.. O köyde yaşanılan gerçek olaylardan ziyade kendi kurgularımı sizlere sunmak istedim. Bu hikaye ile Lübbey köyü yeniden ayaklanıyor.