Lübbey 82

923 26 15
                                    


Niyazi:Ahmet ne deseniz haklısınız ama şuan Serdar'ı bırakıp acı çekmemek mi yoksa kalmasını sağlayıp tek tek ölümümüzü beklemek mi? seç hadi.dedi Ahmet bir şey söyleyemedi sustu sadece.

Emin:benim için bunu yapmak zorunda değilsiniz bırakın bende öleyim en azından bir beladan daha kurtulursunuz bizi bırakıp gidin.dedi

Ahmet:lan sus bitane çarpıcam şimdi görüceksin ölmeyi!diye bağırdı

Niyazi:mal mısın lan sen ağzından çıkanı kulağın duyuyomu bak zaten şuan herkes oldukça sinirli farkındasın dimi saçma salak konuşma.dedi Ahmet ve Niyazi Emin'in bu söylediğine gerçekten çok sinirlenmişti.

Ali:ailesine ne söyleyeceğiz bu çocuğun biz herşeyi kafamıza göre yapıyoruz!dedi

Seyfullah:Ali haklı ama ailesi öğrenirse hepimiz fazlasıyla beddua yiyeceğiz.dedi

Niyazi:elimizden gelen başka bir şey varmı?dedi

Ali:yok ama böyle de olmaz ki be oğlum.dedi

Niyazi:bu Serdar'ın bi yakını Eyüp'le büyü yaptırmıştı kimdi o?dedi

Ali:hatırlamıyorum onu.dedi

Niyazi:öğrenmeliyiz.belki işimizi kolaylaştırır. belki de daha da zorlaştırır.dedi

Ali:öğrenmemiz bence işimizi kolaylaştırmaz.Sonuçta onların kanından bir insan öldü ve cinler yüzünden onun başına gelmesine de biz sebep olduk.dedi

Feyzullah:ben bu olayların yeni olduğunu düşünmüyorum.dedi herkes Feyzullah'a baktı bir süre oluşan sessizlikten sonra Ali;

-nasıl yani?dedi

Feyzullah:siz görmesenizde Serdar'ın bazı garip hareketlerini yakaladım yani 1-2 kez olduğunda pek umursamadım çünkü anlayamadım ne olduğunu.dedi

Niyazi:bende tuhaf hareketlerinin farkındaydım ama eskiye dayalı bir olay olabileceğini düşünmemiştim.dedi

Ali:bizim salaklığımız.Serdar'ın yakınının kime büyü yaptırığını bilmiyoruz ayrıca çok da eski sayılmaz.dedi

Seyfullah:şimdi olayı anladım ama Serdar bunun farkındaysa bize neden söylemesin.dedi

Niyazi:bence oda çok farkında değildi desem saçma olur galiba.dedi

Seyfullah:e tabi çocuk kendine yapılanı hisseder.ama bize anlatmaması canımı sıktı.dedi

Emin:korkmuştur belki.dedi ama bunu söylerken ki yüz ifadesi ve ses tonu çok tuhaftı.Emin'in bildiği bir şeyler vardı...

Niyazi:neyde korkmuştur?dedi ortam çok ciddileşmişti.

Emin gözlerini devirerek;

-bilmem.dedi

Niyazi:bildiğin bişeyler var belli ki dökül hemen.dedi elini Emin'in ensesine koyarak. çok sinirliydi aynı zamanda üzgün..

Emin:öncelikle elini çek!diye sert çıkıştı. bu davranışlara kimse anlam veremedi. ama o Emin değildi

Niyazi elini çekti ve sinirli bir yüz ifadesiyle;

-hayırdır Emin?dedi

Ali:Niyazi su.dedi

Emin:abini dinle hadi!dedi

Niyazi:ben bunu döverim.dedi ve konuşmasını bitirmesiyle yumruk atması bir oldu hemen Ahmet Niyazi'yi tuttu.Emin öylece yere yığılmıştı bir şey de söylemedi sadece sert bakışlarını attı.

Ali:lan Niyazi bi dur anlamıyo musun. ne bu hemen dalıyosun yeter bak.dedi

Niyazi:abi kusura bakma bana böyle babam bile gelse tutamam kendimi.dedi

Ali:şuan zorundasın kendine gel!dedi Niyazi sinirli olduğu için fazla konuşmadı ve bir şey söylemeden dışarı çıktı.

Ali:Ahmet şunun arkasından git iyi değil yanlış bir şey yapmasın.dedi

Ahmet:tamam abi.dedi ve oda çıkıp Niyazi'nin yanına gitti.

Emin toparlanıp ayağa kalkmaya çalıştı Ali yardım etti.

Demir:ee şimdi ne yapacaksınız?dedi

Ali:galiba Niyazi'nin dediğini yapmak zorundayız başka türlü elimizden bir şey gelmeyecek gibi.dedi

Seyfullah:peki ailesi ne olucak?dedi

Ali:inan bende bilmiyorum.dedi

Feyzullah:bence doğru düzgün arayıp anlatalım.dedi

Demir:bencede öyle yapın en mantıklısı şuan o.dedi

Ali:çok canım yandı gerçekten buna anlam veremiyorum neden Serdar neden!dedi durduk yere herkes fazlasıyla üzgündü.

Niyazi ve Ahmet de çok geçmeden geldiler. fakat onlar geldikten 15 dakika sonra kapı çaldı herkes evdeydi acaba gelen kimdi?

LübbeyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin