Lübbey 129

493 17 1
                                    

adam bir süre kendine gelememişti öylece yerde yatıyordu.

Niyazi'nin siniri yüzünden belli oluyordu. Kimse nereden geldiğini anlamasın diye biraz sakinleşip öyle eve gitmeye karar verdi. etrafına bakınıyordu ve hala İsmail'in evine yakındı. tam onun evine doğru döndüğünde siyah çarşaflı birinin onun evine girdiğini gördü. o her kimse içeri girerken çok hızlı olmaya çalışmıştı. şöyle de bir şey gözünden kaçmamıştı o giren kişinin anahtarı vardı.

Niyazi tekrar oraya gitmeyi düşündü ama emin olamadı biraz tereddüt etti takmadan bir iki adım daha attı ama hala aklı oradaydı biraz bekledi ve sonra tekrar oraya gitti. bu sefer evin arkasına doğru dolandı. içinden de sürekli dua ediyordu.

varlığını hissettirmeden açık bir pencere bulmaya çalıştı ve başardı. ama her şeyi olduğu gibi göremiyordu. yine de bakmaya devam etti bu sırada da etrafına da bakınıyordu.

içeri giren o kişi İsmail'i Niyazi'nin baktığı pencerenin olduğu odaya taşımıştı ve orada İsmail'in kulağına anlam veremediği şeyler söylüyordu. Niyazi o gelenin ne olduğunu biliyordu ama bunu kimin kılığına girerek yaptığını öğrenmek istiyordu daha doğrusu cinlerin kimi kullandığını bilmek istiyordu. aklından bir ton şey geçti ama istediği gibi de gitmeyebilirdi o yüzden bir süre daha izlemeye devam etti..

İsmail yavaşca yerden kalkmaya başlıyordu. yanında ki de ona bir şeyler için kızıp bağırıyordu ve o bağırdıkça İsmail korktuğunu çok net bir şekilde belli ediyordu.

Niyazi ona bağlı olan müslüman cinlerden bir istekte bulundu. siyah çarşaflı kişiye biraz acı çektirmesini ve ne kadar dayabildiğini gözlemlemek istedi. müslüman cinler Niyazi'nin isteğini yerine getirerek o kişiye olabildiğince acı çektirdi neredeyse kemiklerini kırma derecesine getirdi. o acı çekerken çok fazla bağırıyordu ve İsmail'de bundan telaşlandı ne olduğunu anlayamadı o kişi İsmail'e bir şeyler demeye çalışıyor ama bir şey İsmail'in anlamasına engel oluyordu.

İsmail etrafına bakındı ve Niyazi'nin pencerede olduğunu gördü. Niyazi soğuk kanlı ve sert bir şekilde ona bakıyordu. İsmail yanında ki kişiye bağırmaya başladı;
-o yapıyor!o yapıyor! diye.

biraz daha acı çektirdikten sonra Niyazi tekrar saklandı ama bu sefer tam kapının girişinin orada bir yere.İsmail o kişiyi toparladı 'kendine gel!' diye bağırıyordu. o da biraz kendine geldikten sonra kalın bir ses tonuyla;

-her şeyi mahvettin! her şeyi!dedi

İsmail: ben siz ne diyorsanız onu yaptım! dedi

-:beceremedin ama! hemen peşine adam takıp kendini belli ettin! biz onu öldürmeye yaklaşmışken sen batırdın! sana sunduklarımızı hak etmiyorsun! dedi

İsmail: yalvarırım bana bir şey yapmayın! ben bilerek yapmadım! dedi ve ağlamaya başladı. bu sırada Niyazi konuşulanları iyi bir şekilde duyuyordu çünkü çok sesli konuşuyorlardı.

içeride ki kişi İsmail'e baktı bir süre ve daha fazla bir şey demeden hızla kapıya doğru gitti İsmail'de arkasından geliyordu. Niyazi ise planını uygulamak için tam kapının ağzında bekliyordu.

o kişi kapıyı açtığı an Niyazi önüne atlayıp çarşafını hızla açtı ve...

LübbeyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin