Lübbey 78

963 27 10
                                    




iyi veya kötü bir günü daha atlatmışlardı. Serdar sabah kalktığında üzerinde bir miktar kan farketti hemen tişörtünü çıkardı ve vücudunda bir şey olmamasına rağmen bu kanın nerden geldiğine anlam veremedi.korkmuştu.hemen banyoya gitti ve elini yüzünü yıkadı kendine gelmeye çalıştı bir süre banyoda kaldıktan sonra odaya üzerini değiştirmeye giderken Niyazi o sırada oradan geçiyordu ve ona takıldı.

Niyazi:günaydın

Serdar:günaydın kardeşim.dedi hızlıca odaya gitmeye çalıştı.

Niyazi:dur dur ne oldu ne bu acelen?dedi

Serdar:yok bişey ne olucak be.dedi

Niyazi:var var anlarım.dökül bakalım.dedi

Serdar:off bende anlam veremedim sabah kalktığımda(tişörtünü göstererek)kan doluydu üstüm.dedi

Niyazi:nasıl oldu bu yani vücudunda bi yara veya kesik falan varmı?dedi

Serdar:yok işte ona baktım bende ama hiç bi yerimde bişey yok.dedi

Niyazi:Feyzullah abiyle konuşucam uyanınca.dedi

Serdar:peki tamam.dedi

Niyazi:ama emin ol bak dikkatlice bak her yerine.dedi.korktuğu şey olabilirdi bu yüzden geçiştirip atılamazdı.Daha sonra aşağı inip kahvaltı hazırlayıp herkesi kaldırdılar ve düzgünce bir kahvaltı yaptılar.ondan sonra Serdar'ın tişörtünde yine kan lekeleri oluşmaya başladı bunu Emin farketmişti ve yanına gidip;

-Serdar noluyo lan bu ne !dedi

Serdar:ne nolmuş?dedi

Emin:kan var üstünde.dedi

Serdar:nasıl lan!dedi ve hemen tişörtünü çıkartıp baktı yine aynı şey olmuştu ama bundan sonra hemen bayılmıştı.

Emin sesini çıkartmadan bir gülüş attı ondan sonra hemen Ali'yi çağırdı

Ali:noldu!dedi Emin dikiliyordu öylece bir şey söylemedi.

Niyazi Emin'i silkeledi ve ;

-noldu söylesene!dedi

Emin kendine geldi ve;

-bilmiyorum anlamadım hiç bişey üzerinde kan lekeleri vardı onu gördüm sadece ondan sonra bayıldı.dedi

Niyazi:sabah da olmuştu bu ama.dedi

Ali:nasıl yani ne oldu sabah?dedi

Niyazi:sabah banyodan çıktığında elinde kanlı tişört vardı ve vücudunda hiç bir yara olmamasına rağmen kan lekelerinin olduğunu söylemişti.dedi

Ali:Serdar'ın sonu iyi değil.diyebildi sadece

Ahmet:nasıl yani bu ne demek şimdi abi!dedi

Ali:verdiğimiz sözü tutamamak bizi yıkıcak.dedi

Niyazi:abi ne diyosun saçmalama hayır bunu düzeltebiliriz bak pes etmemeliyiz.dedi herkes korkmuştu.

Ali:şimdi uyansa bile bunun sonrasında yapabileceğimiz bişey olamaz.dedi

Niyazi:abi vardır böyle söyleme lütfen!diye bağırdı ve ağlıyordu.Ali daha fazla bişey söyleyemedi.

Feyzullah:Serdar'ı hastaneye götüremeyeceğimiz için tanıdığım bi doktoru çağırdım birazdan burada olur neler olup bittiğini anlarız.dedi

Ahmet:abi ölmez dimi sadece bunu söyleyin bunu bilelim yeter.dedi

Feyzullah:hadi koltuğa yatıralım Serdar'ı.dedi Ahmet'in söylediğine cevap veremedi.

Ahmet:abi konuşsana bişey söylesene hani söz vermiştiniz ne oldu şimdi!diye bağırdı

Feyzullah:bilmiyorum ne olucağını gerçekten bilmiyorum.dedi o sırada kapı çaldı o doktor(Demir)gelmişti

Feyzullah:hoşgeldin Demir hemen gel.dedi

Demir:noldu sorun ne?dedi

Niyazi:sabah kalktığında vücudunda yara olmamasına rağmen üzerinde kan lekeleri vardı aynısını az önce de yaşadık ama bu sefer bayılmış yanında sadece Emin vardı.dedi

Demir:muhtemelen onu iç organlarından biri bu hale getirdi yaşadığınız olayları biliyorum ve bunu sadece buna yorabiliyorum.dedi

Ahmet:siz nerden biliyosunu?diye sordu Feyzullah kafasıyla bildiğini onayladı Demir konuşmamıştı.

Demir:göğüs kısmında ki kemiklerde incinme var gibi gözüküyo hatta kemiklerin ezilmesi bile söz konusu olabilir çok fena bir durumda.dedi

Seyfullah:yani ne olucak kurtulucak mı?dedi

Demir:o konuda henüz bişey söyleyemem ama pek iyi bi sonuç göremiyorum.dedi..

LübbeyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin