2.BÖLÜM(MAHVAR)

12K 436 43
                                    


OYLAMAYI UNUTMAYIN✨

"Sevilmek yada sevilmemek kimin umurunda olurdu bu saatten sonra? Yalnız yaşamaya alışmaya çalışan bir kız için sevmek yada sevilmenin bir önemi yoktu bundan sonra."

Korku.

Tüm bedeninde iliklerine kadar hissedeceğin kadar güçlü ve alt edici.

Bedenim hem soğuk hava hemde korku ile titriyordu, donakalmış bir şekilde etrafımı inceliyordum. Benimle konuşan her kimse onu göremiyordum.

"Bu saate dışarı çıkılmayacağını bilmiyor musun?"diye sordu aynı ses.

"Rahat bırak beni."diye söylenip hemen koşup buradan kaçmak istedim. Fakat atacağım her adımda yaramın bedenimde uyandıracağı ağrıyı düşünce vazgeçtim.

 Artık göz yaşlarımı tutamamış sessizce ağlıyordum. Oysa hayatım boyunca güçlü duracağına kendini inandırmıştım. Güçlü olacaktım ve asla pes etmeyecektim. Bu konu da anne ve babama defalarca söz vermiştim mezarları başında.

Peki ya şimdi?
Ne verdiğim sözü tutabiliyordum ne de güçlü durabiliyordum.

Bir kez daha aynı tınıdan duyduğum gürültülü bir sesle hafifçe irkilip geriledim.

Birden önümde beliren kırmızı bir kuşla olduğum yerde donakalmış bir şekilde yerime sabitlendim. Önümde beliren bu kuşun gözleri, kanatları her tarafı kırmızıydı. Etrafta ki karanlığa rağmen rengi o kadar belli oluyordu ki bunu ayırt etmem için ayrı bir çaba göstermeme gerek kalmıyordu. Burnu yoktu ya da ben göremiyordum. Fakat ağzı öylesine büyük ve biçimliydi ki yarı insan yarı hayvan, değişik bir yaratık izlenimi veriyordu.

"Seni buralarda daha önce hiç görmedim."diye açıklayan kuştan uzaklaşmak için geri bir adım atmak istemiştim ki etrafta ki karanlıktan dolayı arkamdaki odun parçasını göremeden yere kapaklandım. Ben yerimde acıyla inlerken kırmızı renginde ki kuş hala ne yaptığımı izliyordu. 

"Bu saate dışarı çıkılmaması gerektiğini bilmeliydin,"dedi. Sesi boğuk ve oldukça kalındı. "Eminim vereceğim ufak bir dersten sonra aynı hatayı bir daha tekrarlamazsın"dediğinde ne yapacağından habersiz korkuyla gözlerimi kapattım.

Ellerimle yüzümü kapatırken bu kuşun bana zarar vereceği anı görmek istemedim. Korkudan ne konuşabiliyor ne de hareket edebiliyordum çünkü. Saniyeler sonra etraf ansızın bir sessizliğe gömüldüğünde gözlerimi açtım. Tam o sırada hemen karşımdaki kırmızı renkli kuşun ağzını açtığını gördüm. 

Bu kısacık anda aldığım nefeslerin son olduğunu düşündüğümde ormanın içinde duyulan farklı bir ses hem kırmızı renginde ki kuşun hemde benim dikkatimi dağıtmıştı.

"Mahvar!"

Doğru duyduğumdan bile şüphe ettiğim sesle etrafıma bakındım. Tam o sırada karşımda ağzını sonuna kadar açmış kuş bir anda yok oldu. Ve saniyeler sonra elinde feneri ile Merih'i gördüm. O kuşa seslenen ve kaçmasını sağlayan Merih'in sesi olmuştu. Bunu nasıl yapmıştı bilmiyorum ama kuşun yok olup gittiğini gördüğüm sırada verdiğim derin nefes hayatım boyunca unutmayacağım tek nefes olmuştu.

ACININ NEFSİ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin