"Ben artık gözlerimi kapatıp özlediğim birini hatırlamak istediğimde çok özlediğim o insanla yaşadığım en güzel anı hatırlayamıyorum.
Çünkü orada güzel kalan hiç bir şey kalmadı."
Geçmiş.
Herkesin bir geçmişi vardı, bazen baktığımızda en mutlu olduğumuz an bazen baktığımızda hiç hatırlamak istediğimiz anları olan. Sahi kaç gün geçmişti bu şehirde kalmaya başladığımdan bu yana? 1 ay! Evet yaklaşık bir aydır anne ve babamın Mezarlığını ziyaret edemiyordum. Belki çok saçma ama bir insan mezarlıktayken güvende hisseder miydi kendini? Eğer orada en sevdiği insanlar uyuyorsa evet hissederdi. Bende hissediyordum, ellerimi o soğuk mermere dayadığım her an sanki onlara dokunuyormuşum gibi hissederdim.Ama yaklaşık bir aydır ben o soğuk mermere dokunmuyor onların vardığını hissedemiyordum. Çünkü onlara ulaşamayacak kadar uzaktaydım. Birden bir şey oldu, gözlerimin önüne belirdi yüzleri. Gülümseyerek bana bakıyorlardı, annem babama bakıyor, babamda gözleriyle bana bir şey anlatmaya çalışıyordu sanki. Uzun uzun zihnimde ki yüzlerini inceledim. Bana böyle bakmalarını ne kadar çok özlediğimi fark ettim. Biraz daha böyle kalsın, hiç gitmesinler istiyordum. Fakat tenimde başka bir ten hissettim.
O an ki korku ve endişeyle açtım gözlerimi. Gözlerimi açmamla anne ve babam yok oldu. Tenimde ki hareketlenmeye baktığımda karşımda elini yüzümde gezdiren Merih'le karşılaştım. Bunu beklemiyordum. Gözlerimi açtığım sırada çekti ellerini yüzümden.
"Ağlıyordun."diye mırıldandı bir açıklama yapmak zorunda hissetmiş gibi. Ellerimi yüzüme doğru götürdüğümde yüzümde gerçekten de bir ıslaklık hissettim.
"Farkında değilim."diye yanıt verdim. Merih cevabımdan hemen sonra önüne dönmüştü. Başımı kaldırarak nerede uyuyakaldığıma baktım.
Hava kararmış, terasta bir sandalyenin üzerinde uyuyakalmıştım.
"Sen bulunduğun her yerde uyumaya alıştın sanırım. Ne zaman baksam uyuyorsun."diye itiraf etti.
"Çünkü ancak uyuduğumda onları görebiliyorum, yalnızca rüyalarımda görüyorum anne ve babamı."diye açıkladım. Verdiğim cevapla beraber Merih bana doğru döndü. Yutkundu daha sonra derin bir nefes aldı.
"Onları istediğin zaman görebilirsin aslında."dedi bir anda.
"Nasıl?"
"Gözlerini kapat."dedi sorumun ardından. Ben ne yapmaya çalıştığını anlamak istercesine bakıyordum yüzüne.
"Neden?"diye sordum.
"Dediğimi yap, gözlerini kapat yabancı kız çocuğu."diyerek yineledi cümlesini. Karşı çıkmadan itaat ettim sözlerine ve kapattım gözlerimi.
"Şimdi onlarla beraber geçirdiğin en güzel anını hatırla ve bana anlat," Bunu beklemiyordum, Merih'in bu ani cümlesiyle şaşırmıştım ama belli etmeden söylediklerine uymaya çalıştım. Onlarla beraber geçirdiğim en güzel anı hatırlamamı ve ona anlatmamı istiyordu.
Düşündüm, binlerce anı vardı onlarla beraber çok güzel olan. Birini anlatsam ötekine haksızlık olurdu.
"Hadi yabancı kız çocuğu, anlat."diye tekrarladı cümlesini. Ben hala kapalı olan gözlerimle en güzel anımızı hatırlamaya çalıştım.
"Lisenin ikinci sınıfına gidiyorum, sabahları okula annem okul çıkışı saatinde ise beni babam almaya geliyor hep. Bir gün arkadaşlarla sözleşip akşam bir Cafe'de oturuyoruz. Ama ben babamın beni alacağını tamamen unutmuşum. Sözde arkadaşımın doğum gününü kutlayacağız, ama ortada yeni yaşını kutlayacağımız arkadaşımız yok gelmedi tabi orası ayrı bir ironiydi. Neyse biraz daha oturduktan sonra kız arkadaşım beni eve bırakacağını söyledi. O an hatırladım babamın beni okuldan alacağını. Arkadaşımdan beni eve götürmesini istedim, biz eve giderken anne ve babamı gördüm karakolun önünde durmuş tedirgin ve telaş içerisinde. Hemen arabadan inip yanlarına gittim, inanmayacaksın ama gözlerinde ki o korkuyu görmeliydin. Beni karşılarında gördüklerinde şok olmuş bir ifadeyle bana baktılar, o günden sonra babam okul çıkış saatine bir saat erken gelmeye başladı." O an anne ve babamın endişesi geldi gözlerimin önüne. Keşke dedim içimden bir kez daha babamın beni beklediğini unutsam ve bir kez daha bana öyle baksalar! Anlattıklarım bittiğinde gözlerimi açtım, farkında olmadan gülümseyerek Merih'e bakıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ACININ NEFSİ (TAMAMLANDI)
Ficção AdolescenteAnnesi ve babasının mezarlığında içini döken bir kızın başına en ağır ne gelebilir? Mezarlıkta yaşadıklarından sonra bambaşka bir yerde tanımadığı insanlar arasında gözlerini açan Afra hayatına nasıl devam edebilecek? Gözlerini açtığı yeni şehir, y...