• • •
Öğle saatlerinin ardından ısınmış havada tatlı bir yağmur kokusu vardı. Öğlen yağmış yağmurun ardından gökyüzünde belirmiş gökkuşağı belli belirsiz görülebiliyordu.
O gökkuşağından habersiz şekilde, dersinin bitmesine kalan dakikaları saymaktan neredeyse ağlayacak duruma gelmiş Tony öğretmenin hala ders anlatmak için tutturmadığına memnundu. Son iki dakika kaldığını fark ettiğinde çantasını omzuna astı ve öğretmenin yanına ilerledi. Çok sıkıştığını ve hemen tuvalete gitmesi gerektiğini inandırıcı oyunculuğuyla anlattığında kadın fazla uzatmamış ve ona izin vermişti. Tatlı huylu kadını şu an daha çok sevdiğini hissediyordu Tony.
Sınıftan çıktığı gibi koşturdu ve alt kattaki koridorun sonundaki sınıfa gitti. Sınıfın kapısının arkasından gelen sesleri az buz duyabiliyordu. Kapıdan çekilmek için gerilediğinde zil çaldı ve kırmızı kapı ardına kadar şiddetlice açıldı. Hizbandutlar koşarak ve adeta diğerlerini ezmeye çalışarak çıktığında Tony birkaçına dirseğini geçirip sınıfın kapısına ilerledi.
Kapının pervazına yaslandı ve sınıfın ortasındaki sırasında oturan genç kızın turuncu tutamlarını izledi. Sevdiği çehresinin o saçlar arasına saklanmasını istemiyordu. Güzel çilleriyle gözünde ışıldayan kızın bu kadar içine kapanması yüreğini sızlatan yarayı deşiyordu.
Onun bu ifadesini değiştirebilmek için gerçekten elinden geleni yapmak istedi. Onu mutlu etmek ve dudaklarına asla silinmeyecekmiş gibi yerleşen gülümsemesi için çabalamak. Ama tek yapabildiği teselli edebilmek veya destek olabilmek için yanında durmaktı.
Masasına doğru ilerlediğinde sınıfta kalan tek kişi onlardı. Genç kız eşyalarını çantasına acelesi olmadan yerleştiriyordu. Çantanın fermuarını kapatırken Tony'i gördü. Gencin gözlerinin içine baktığında düşünceleri karman çorman olmaya başlamıştı. Onunla günlerdir konuşmadığının ve onun aramalarına cevap vermediğinin farkındaydı. Derince bir nefesi içine çektiğinde karşısındaki gencin yüzünü inceledi.
Yakışıklıydı ve yakışıklı suratı hemen ayırt edilebilecek kadar farklı bir aura barındırıyordu. Genç kız neden kendisinden bu kadar hoşlandığını asla çözememişti. Kendisini sıradan olarak nitelendiren ve hayatında belirli şeyler dışında burnunu sokmadan, fazla dikkat çekmeden yaşamını sürdürmeye çalışan biriydi. Oysaki Tony bütün bunlara delice aşık olmuş gibiydi.
Çantasını masaya bıraktı. "Tony, seninle konuşmamamın bir sebebi vardı."
Esmer gencin parmakları sırayı buldu ve sıkıca tutundu. "Konuşmayarak beni daha çok üzüyorsun."
"Benden hoşlandığını bile bile arkadaşlığımızı devam ettiremem. Bu acımasızca olur." genç kız gözlerini kaçırmış, sesi kısılmıştı.
Tony onun sırasına yaklaştı ve inatla yüzüne bakmaya devam etti. "Ama ben seninle arkadaş kalmak istiyorum-"
"Bunun olamayacağını biliyorsun." sırasından kalktığında Pepper mırıldanarak onun sözünü kesmişti. "Benim gitmem gerekiyor. Anneme doğruca eve gideceğime söz vermiştim."
Gencin yüzüne bakmadan yanından geçip gidecekti ama Tony kolundan yakaladı ve birkaç adım gerileyip aralarına mesafe koyduğunda çenesini tutup kaldırdı. Kendisine bakmasını sağladığında gözlerindeki yoğun hüznü ağırlaştırdığını bilmek onu daha da berbat hissettirmişti.
"En azından... yanında olmama izin ver. Hiçbir şey yapmadan durmak istemiyorum." genç kızın bir süre duraksayıp düşünceli bir hale bürünmesini izledi. Küçük burnunun ucunun hafifçe kızardığını da o zaman fark etmişti.
Pepper birkaç adım gerilediğinde yeniden ona baktı. Bu sefer çekingen görünmüyordu ya da hüzne boğulur gibi bakmıyordu. İfadesizdi. "Teşekkür ederim Tony."
Bir şey demeden sınıftan çıktı. Tony de onu takip etti ve peşinden ilerleyerek okulun bahçesine kadar ilerlediler.
"Evine kadar eşlik edebilir miyim?" genç kızın arkasından gelirken nazikçe sormuştu.
Pepper omzunun gerisinden ona emin olmak ister gibi baktı. Düşünceli gölgeler gözlerinde dolanıyordu. Bir süre boyunca suskun kalması Tony'i hayal kırıklığına sürüklemeye başlamıştı ancak genç kız omuzlarını silkmek ve mırıldanmak ile yetinmişti. "Sen bilirsin."
Küçük muhabbetler eşliğinde genç kızın evine kadar yürüdüler.
• • •
ŞİMDİ OKUDUĞUN
eternal sunshine | stevetony bromance [AU]
FanfictionSteve Rogers, sonsuz günışığıyla Tony Stark'ın üzerine parlarken, esmer genç bundan şikayetçiymiş gibi görünmüyordu. [bromance stevetony] [14.08.19]