• • •
Yıldızlı akşamın havası tatlı ve aslında mayıştırıcıydı ancak atıştırmalıklarını tabağa boşaltırken aklında izleyeceği filmin karelerini canlandıran genç kız oldukça enerjik hissediyordu.
En sevdiği animasyonu açıp gecesini cipslerini yiyerek geçirmek istiyordu. Evde yalnız başınaydı ve ailesi bir akşam yemeği için dışarı çıktığında nasıl daha iyi değerlendirebileceğini düşünmemişti; pek düşünmek de istemiyordu. Kaseyi kucakladığında mutfaktan çıkarak salona yöneldi. Işığı kapatıp salona adımlamıştı ki bir an duyduğu sesle durdu.
Bir kez daha aynı ses duyulduğunda kaseyi tezgaha bırakıp etrafına bakındı. Sesin nereden geldiğini kestirememişti, belki de dalların cama vurmasıyla çıkan sesti. Ya da bir sokak hayvanı yine bahçedeydi. Sesi yine duyduğunda bu sefer perdeleri çektiği kapının arkasında bir hareketlilik gördü ve hemen korkuyla geriye çekilirken çığlık attı. Birisini gördüğüne yemin edebilirdi.
"Pepper, benim! Tony!"
Ancak tanıdık sesi duyduğunda rahatlayarak bir nefesi vermişti genç kız. Bahçeye açılan kapıya doğru ilerleyip kapıyı açtığında dehşeti bakışlarından okunabiliyordu. "Aman Tanrım... beni ne kadar korkuttuğunun farkında mısın?"
"Çığlık atana kadar hayır." Tony sırıttı. Genç kız askılısı, dizlerinin biraz üzerinde biten şortu ve ince çoraplarıyla tam ev rahatlığında dolanıyordu. Dalgalı saçları omuzlarına dağılmıştı ve kahkülleri alnına dağınıkça dökülüyordu.
"Bu saatte beni ziyaret etmeni neye borçluyum?" genç kız kaşlarını kaldırarak sordu. Kapıda dikilmeye devam ediyorlardı.
"İçeri almayacak mısın? Gelen misafire böyle mi davranırsın sen?" Tony onun beline sarılıp birkaç adım gerilemesini sağladığında eve girmişti, kapıyı arkasından kapatırken Pepper kollarını onun bedeninin çevresinden uzattı ve perdeleri çekti.
"Seni beklemiyordum. Sürpriz oldu." Pepper geriye çekilirken karanlıkta kalmış sevgilisinin yüzüne baktı. Her ne kadar şakalar yapıyor veya gülüyor olsa da bakışları cansız görünüyordu. "Bir şey olmuş. Tatsız bir şey."
Tony onu cevaplamadı. Genç kızın bakışlarına karşılık verirken yeniden ona sarıldı. Bu sefer sarılmakla kalmamıştı, dudakları onun sıcak dudaklarını bulmuş ve öpücüklerini kondurmaya başlamıştı. Genç kızın teninde ellerini gezdirirken bir heyecan dalgası her yanını sardı. Onunla öpüşmek, tatlı dudakları öpücüklerine boğmak daha iyi hissettiriyordu.
Ancak genç kız birkaç adım gerileyip bunu böldüğünde Tony biraz nefes nefese ona bakmak zorunda kalmıştı. Pepper onun ellerini tuttu. "Anlatmak ister misin?"
Tony nefesini sıkıntılı bir şekilde verirken genç kızın ellerini hafifçe sıktı. "Tartıştık yine." omuzlarını silkti, genç kızın gözleri ışıl ışıldı ve bakmaya doyamıyordu. "Canım sıkıldı ve yanına gelmek istedim. Seni görmek istedim."
Pepper fazla üstelememesi gerektiğinin farkındaydı ama ona yardımcı olmak istiyordu. "Sebep neydi?"
"Önemsiz bir şeydi-"
"Tony." genç kız ona bir adım yaklaştı. "Eğer canını bu kadar sıkıyorsa önemsiz olamaz."
Genç kızın haklı olmasına lanet ederek kafasını gevşekçe aşağı yukarı salladı genç oğlan. "Babam, benim alkolik olduğumu düşünüyor. Sürekli bunun yüzünden kavga ediyoruz-"
"Bir şey mi oldu? Bunu düşündürecek bir olay mı yaşadınız?"
Bir süre sessizlik yaşandığında genç kız Tony'nin bunu konuşmaktan çekindiğini anlamıştı. Yine de sabırla bekledi. Sonunda genç adam konuşmuştu. "Eve sarhoş geldim ve biraz... yani bence o kadar kötü değildi ama annem bir daha beni o halde görmek istemediğini suratıma bağıracak kadar kötüymüş sanırım."
Genç kız nefesini bunu tahmin ettiğini belli edercesine verirken onun ellerini baş parmağıyla okşadı. "Belki de biraz alkol almadan gezmek onu buna ikna eder. Ne dersin?"
"Sanırım." genç kıza kafasını sallarken Pepper konuyu kapatması gerektiğini düşündü. Aslında oğlan için ne kadar önemli olduğunu biliyordu ancak daha fazla üzerine gitmek istemiyordu.
"Film izlemek ister misin?" diye sordu usulca. Sesinin heyecanlı çıkmasına engel olamamıştı.
"Tabii... ne izleyeceğiz?" esmer oğlan meraklı olmasına çabaladığı sesiyle sordu, oysaki film izlemek gram umrunda değildi. Genç kızın yanında bulunmak ona yetiyordu.
"Buz Devri açmıştım ama... istersen değiştirebilirim-"
"Hayır, izlemek istiyorum."
Pepper cips kasesini alırken Tony geri kalan birkaç kaseyi aldı. Salona gittiklerinde ve koltuğa yerleştiklerinde kaseleri önlerine yerleştirip filmi başlatmışlardı. Bir cumartesi akşamına göre şu an her şey gayet güzel gidiyordu.
• • •
ŞİMDİ OKUDUĞUN
eternal sunshine | stevetony bromance [AU]
Fiksi PenggemarSteve Rogers, sonsuz günışığıyla Tony Stark'ın üzerine parlarken, esmer genç bundan şikayetçiymiş gibi görünmüyordu. [bromance stevetony] [14.08.19]