7. ders :
1. Cüz , 2. Sûre, 7. Sayfa
El-Bakara Sûresi
49 -57. Âyet-i Kerîm'eler.بِسْــــــــــــــــمِ اللهِ الرَّحْمـٰـنِ الرَّحِيــــــمِ
49
وَإِذْ نَجَّيْنَاكُم مِّنْ آلِ فِرْعَوْنَ
"Hani sizi Âl-i Firavundan kurtarmıştık."Fars ve Rum hükümdarlarına Kisra ve Kayser denilmesi gibi, Amalika hükümdarlarına da Firavun denir. Birisi azıp zorbalık yaptığında "tefer'ane" yani "firavunlaştı" ifadesi kullanılır.
Hz. Yusuf zamanındaki Mısır hükümdarıyla, Hz. Musa zamanındaki Firavun arasında dört yüz seneden fazla zaman vardır.
Ayet, daha önce geçen "Ey Benî İsrail! Size verdiğim nimetimi hatırlayın." (Bakara, 40) ayetinde mücmel olarak nazara verilen nimetlerin tafsilidir.
يَسُومُونَكُمْ سُوَءَ الْعَذَاب
"Onlar size azabın en kötüsüne uğratıyorlardı."يُذَبِّحُونَ أَبْنَاءكُمْ
"Oğullarınızı boğazlıyorlar."Ayetin bu kısmı, hemen evvelindeki kötü azabın ne olduğunu beyan ettiğinden atfedilmemiştir.
وَيَسْتَحْيُونَ نِسَاءكُمْ
"Kadınlarınızı ise sağ bırakıyorlardı."İsrailoğullarının erkek çocuklarını öldürmeleri şundandı: "Onlardan bir çocuk doğacak, firavunun saltanatına son verecek" şeklinde Firavun rüyada gördü veya kâhinler ona söyledi. Ancak, onların gayreti, Allahın kaderini geri çevirmedi.
وَفِي ذَلِكُم بَلاء مِّن رَّبِّكُمْ عَظِيمٌ
"Bunda, size Rabbinizden büyük bir imtihan vardı."Ayet metnindeki belâ, hem mihnet hem de nimet anlamında olabilir. Firavun hanedanın yaptıkları mihnettir, Allahın onları kurtarması ise nimettir. Kelimenin aslı "denemek, mübtela kılmaktır." Allahın denemesi kâh mihnetle, kâh nimetle olduğundan, kelime her iki manada da kullanılır olmuştur. Burada "Bunda..." derken kelimenin her iki manasına da bakar şekilde imtihana işaret edilmesi caizdir.
Onları size musallat etmesinde veya Hz. Musayı gönderip sizi kurtarmada muvaffak kılmasında veya her ikisinde Rabbinizden büyük bir imtihan vardı.
Öyle anlaşılıyor ki kula hayır ve şerden ne isabet ederse Allahtan bir denemedir, kula düşen görev, sürur verici hâllere şükretmek, üzücü durumlara ise sabretmektir, ta ki bu sınamaları en hayırlı şekilde geçirebilsin.
50
وَإِذْ فَرَقْنَا بِكُمُ الْبَحْرَ فَأَنجَيْنَاكُمْ
"Hani sizin için denizi yarıp, sizi kurtardık."Onda gidebilmeniz için yollar açmış, denizi sizin için yarmıştık.
وَأَغْرَقْنَا آلَ فِرْعَوْنَ وَأَنتُمْ تَنظُرُونَ
"Âl-i Firavn'ı ise gözlerinizin önünde suda boğduk."Ayette "Âl-i Firavun" ile Firavun ve kavmi murat edilmiştir.
"Gözlerinizin önünde" denilmesinde şunlara işaret olabilir:
-Siz onların boğulmalarını, denizin üzerlerine kapanmasını görüyordunuz.
-Veya denizin yarılmasını, içinde emrinize amâde kuru yollar açılmasını veya denizin sahile attığı onlara ait cesetleri görüyorsunuz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
✔️1-Kur'ân-ı Kerîm / Meâl / Tefsîr Okuyoruz📚
SpiritualitéKur'ân-ı Kerîm, insanı asıl fıtratına, fabrika ayarlarına yeniden döndürür. İnsanın ruhundaki kırıkları tamir eder. ﺑِﺴْﻢِ ﺍﻟﻠﻪِ ِ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤَﻦِ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢِ وَاعْتَصِمُوا بِاللَّهِ Allah'a sımsıkı sarılın صدق الله العظيم Hacc suresi/78 **** Kitabımız...