66.Ders Âl-i İmrân Sûresi 133-140

40 10 20
                                    


66. Ders :

4. Cüz, 3. Sûre, 66. Sayfa
Âl-i İmrân Sûresi
133-140. Âyet-i Kerîm'eler.

 بِسْــــــــــــــــمِ اللهِ الرَّحْمـٰـنِ الرَّحِيــــــمِ





وَسَارِعُٓوا 
koşun

اِلٰى مَغْفِرَةٍ 
bir bağışlanmaya

مِنْ رَبِّكُمْ 
Rabbinizden

وَجَنَّةٍ 
cennete

عَرْضُهَا 
genişliği

السَّمٰوَاتُ 
göklerle

وَالْاَرْضُۙ 
ve yer kadar olan

اُعِدَّتْ 
hazırlanmış

لِلْمُتَّق۪ينَۙ 
korunanlar için

وَسَارِعُواْ إِلَى مَغْفِرَةٍ مِّن رَّبِّكُمْ وَجَنَّةٍ عَرْضُهَا السَّمَاوَاتُ وَالأَرْضُ أُعِدَّتْ لِلْمُتَّقِينَ
"Rabbinizden bir mağfiret ve müttakiler için hazırlanmış, eni göklerle yer kadar olan cennet için yarışın."

Kendisiyle ilâhî mağfirete layık olacağınız İslâm, tevbe ve ihlâs gibi şeylere koşuşunuz, bu konuda birbirinizle yarış hâlinde olunuz.

Ayette "uzunluğu" yerine "eni" denilmesi temsil yoluyla cennetin ne kadar çok geniş olduğunu ifade etmek içindir. Çünkü bir şeyin eni, boyundan daha kısa olur.

"O cennetin eni göklerle yer kadardır" derken beliğ bir teşbih vardır. Yani, o cennetin eni gökler ve yerin eni gibidir. İbnu Abbas bunu şöyle ifade eder: Cennetin eni, yedi sema ve yedi arz birbirine birleştirilse geniş olması gibi, çok çok geniştir.

Ayette, "müttakiler için hazırlanmış cennet için yarışın" denilmesi, cennetin yaratılmış olduğuna ve bu âlemden hariç bulunduğuna bir delildir.
[133]

~¤~•~¤~




الَّذ۪ينَ يُنْفِقُونَ 
Onlar infak ederler

فِي السَّرَّٓاءِ 
bollukta

وَالضَّرَّٓاءِ 
ve darlıkta

وَالْكَاظِم۪ينَ 
yutkunurlar

الْغَيْظَ 
öfke(lerin)i

وَالْعَاف۪ينَ 
affederler

عَنِ النَّاسِۜ 
insanları

وَاللّٰهُ 
Allah da

يُحِبُّ 
sever

الْمُحْسِن۪ينَۚ 
güzel davrananları

الَّذِينَ يُنفِقُونَ فِي السَّرَّاء وَالضَّرَّاء
"Onlar, bollukta ve darlıkta infak ederler."

O müttakiler hem bollukta, hem de darlıkta Allah yolunda harcarlar. "Bollukta ve darlıkta infak ederler" ifadesi, "her hâl u kârda infakta bulunurlar" manasını da anlatır. Çünkü insan ya sürur halindedir veya çetin şartlar altındadır. Yani onlar bütün hâllerde az veya çok Allah yolunda harcama yapmaktan geri kalmazlar.

وَالْكَاظِمِينَ الْغَيْظَ
"Öfkelerini yutarlar."

Onlar, öfkelerinin gereğini yapmaya güçleri varken, öfkelerini tutarlar.

✔️1-Kur'ân-ı Kerîm / Meâl / Tefsîr Okuyoruz📚 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin