48.Bölüm: Madam Puddifooot'un Çay Dükkanı

881 82 25
                                    

Sabah başım çatlayarak uyandım ve etrafa baktım bir kaç saniye. James ve Peter hala horul horul uyuyordu. Remus ise yatağının ucuna oturmuş iyice büyümeye başlayan bitkiyi izliyordu. Aşık bu çocuk.

Birden dün geceyi hatırladım. Başımın çatlaması çok normaldi. Remus, uyandığımı fark etmesin diye gözlerimi kapamıştım ki konuşmaya başladı.

"Şifreyi bulduğunuza o kadar sevindim ki!"

Gözlerimi yeniden açtım.
"Bir işte ben olurum da o iş doğru olmaz mı ?"

Remus imayla gülümsedi. "Bu arada anlaşmanıza sevindim." Ama sanki başka bir ifade vardı yüzünde, dalga geçiyor gibi değildi. Anlayamadım.

Hailey Avery. Dün gece onu kucaklayıp yatakhanesine götürmüştüm. Yüzümü buruşturdum. Ama bu... güzeldi.

"Sakın başka bir şey ima et-" Ardından gözlerini açarak ellerini kaldırdı.

"Saçmalama ben cevabımı aldım. Bir daha asla bunu söylemem."

"Kanka sen de kızı sonuna kadar içirmişsin sonra da bana yürüdü dersin." James'ın sesiyle onun da uyandığını fark ettim. Hızla ona döndüm.

"Bizi mi dinliyorsun ?" Gözlüklerini takmadan cevap verdi. Beni bulanık gördüğüne eminim. O yüzden tam gözümün içine bakmıyordu.

"Yok kulak misafiri oldum sadece." Dün gece tamamen aklıma gelince sormayı unuttuğum bir şeyi hatırladım.

"Sahi Mcgonagall dün niye çağırmış sizi ?" Remus biraz gülerek anlatmaya başladı.

"Yasak ormanda bir yer patlatılmış kanka. Öğrencileri girmesinler diye iyice uyarıp gözlemleyecekmişiz. Sonra Hogwarts'ın kurallarını tek tek yeniden anlattı."

Üçümüz de gülmeye başladık. Kaşlarımı çatıp sırıtarak sahte bir soru sordum.

"Kim yapmış ya böyle bir şeyi ?" Remus ve James gülmeye devam etti. Ardından emin olduğum bir şeyi dile getirdim.

"Mcgonagall'ın bizden şüphelendiğine yemin edebilirim." James gülerek cevap verdi.

"Zaten konuşma yaparken ikimizin gözünün içine içine baktı." Ben o anları hayal edip deli gibi gülerken Remus ve James ta bana katıldı.

Biraz sonra Peter homurdanarak uyandı.

"Ya saat daha kaç ? Uyuyun uyuyun. Bugün cumartesi."

Doğru bugün cumartesi. Hogsmeade'ye gideceğiz. Oh be. Güzel bir gün olacak.

*********

Birkaç saat daha uyuduktan sonra Hogsmeade' ye gitmek için hazırlandık. Bugünü Marlene'ye ayıracaktım. Grubun en önünde Marlene ile birlikte yürüyorduk.
Tekrardan ellerim cebimde gözlerimi devirerek sordum.

"Gerçekten Madam Puddifooot'un Çay dükkanına gideceğimi mi düşünüyorsun ?"

Marlene kolumdan tutarak hayranlıkla cevap verdi.
"Ama bütün çiftler oraya gidiyor. Orası çok güzel." Kolumu çektim.

"Marlene orası bana ters." Orası berbat bir yerdi ve çok sıkıcıydı. Gitmek çok saçmaydı.

"Ne yani domuz kafasına mı gideceğiz ?" Marlene'nin iğrenerek sorduğu soruya gülerek cevap verdim.

"Bana uyar."

Yanımızda yürüyen Lily ve James'ta benzer bir durumdaydı.

"Lily saçmalama, kitapçıya falan gitmek istemiyorum. Orada uykum geliyor."

Lyraus ||The Marauders (Sirius Black)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin