Aradan tam üç gün geçmişti. Hava gitgide ısınacağına soğuyordu sanki. Korkuyordum. İyi şeyler olmayacağından. Her şeyin daha da kötüye gideceğinden. Burasının da ele geçireleceğinden. Ben onların tarafındaydım. Ama korkumu bir nebze olsun azalmıyordu.
Son üç günde olan olağan dışı bir şey yoktu. Her şey monotondu. Bu monotonlukta beni korkutuyordu. Neler olacak ?
Pencereden bakarken görmüş olduğum şimşek ile birlikte ürpererek nerede olduğumu hatırladım. Ortak salonda ateşin önünde Remus,James ve Lily ile birlikte oturuyordum. Remus'un söylediği şeyle birlikte odağımı yine onlara çevirdim.
"Sirius yine aynı. Korkutuyor beni. Bilmiyorum beni bile görmek istemediğini düşünüyorum bazen. Oysa tatilden geri döndüğümüzden beri gayet iyiydi." Remus endişe ile sarfettiği sözlerden sonra çayından bir yudum daha aldı.
Bu benim de fark ettiğim ve aklıma takılan bir şeydi. Sirius Black, Marlene ile bile pek takılmıyordu. Sanki o değildi. Neşesi de yoktu. Egosu da. Yüzünden belliydi bu. Somurtuyordu. Sürekli. Remus ve James'ın bilmemesi normal miydi ?
Benden daha da nefret etmeye başlamıştı sanki. Eskisi gibi yanımda durmaya katlanmıyordu. Geçen hafta aynı takımda olduğumuz için tek tük konuşmuştuk. Birlikte eğlenmiştik bile. Niye uzaklaştı yine benden ?
James düşünmeye başlamışken aklıma gelen şeyi sormanın daha iyi bir zamanı yoktu.
"Geçen gün derste de yoktu. Ksks'da." Lily hatırlamasıyla birlikte bana dönerek anlatmaya başladı.
"Sen geç geldin değil mi ? Kaçırmış olmalısın. Ders daha yeni başlamışken profesör ile kavga etti. O yüzden bir hışımla dersten çıktı." Duyduklarım karışısında ufak bir şok yaşamıştım. Gerçekten 20 dk içinde bunlar yaşandı mı ?
Neden kavga etti ki ?"Peşinden gelmemizi de istemedi." Remus'un verdiği cevapla birlikte daha da şaşırdım. Remus ve Sirius'un peşinden gelmemesini istemek ?
"Aşık mı oldu ?" James düşünceli ifadesini bozmuştu. Aşık mı olmak ? Kime ?
"Zaten Marlene ile sevgili değil mi ?" Sorduğum soruyla birlikte Lily üzüntüyle cevap verdi.
"Ayrıldılar." Söylediği şey karşısında şok olmuştum. Hani ayrılmamışlardı ? Ama ben daha onları dün görmedim mi ? Gayet te sarmaş dolaştılar.
Şaşkınlığımı gizlemeye çalışarak aklıma gelen şeyi söyledim. "Geçen gün sorduğumda Kate ayrılmadılar demişti." Remus şüpheyle bana baktı. Zaten iki saattir bana bakıyordu.
"Neden sorma gereğinde bulundun ki bunu ?" Afallamıştım. Ne diyeceğimi şaşırdım. Yutkundum.
"....Marleneyi derste bozuk görünce..." Remus kafasını salladı.
"Öyleydiler zaten. Kavga etmişlerdi. Sonra yine barıştılar, ama dün gece Sirius ayrılmak istedi." Parçaları şimdi yerine oturtuyordum. Dün gece, bir ara uyandığımda deli gibi ağlayan birini duymuştum. Ama rüya olduğunu düşünmüştüm. Demek ki o Marleneydi.
Sevinmiştim. Şu an gülümsememeye çalışıyordum. Ama o kadar zordu ki. Neden bu kadar hoşuma gitmişti ?
"Ama ben hala başkasına aşık olduğu için ayrıldığını düşünüyorum. Belki kendi de emin değildir. Sirius öyledir. Hemen kabullenemez." James'ın cevabıyla birlikte olanlar kafama dank etti. Ya başkasına aşık olduysa ? Marlene'ye aşık olmadığı zaten gözlerinden anlaşılıyordu. Ya gözünün içi parlayarak baktığı biri varsa ? Gerçekler başıma dank etmişti. Şimdi gülemiyordum. Ve bu durum beni mahvediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lyraus ||The Marauders (Sirius Black)
FanficKaranlığın hakim olduğu yıllarda, Hogwarts'ın çapulcular sayesinde daha da güzelleşen yedi döneminin sonuna yaklaştık. Birbirlerine katlanamayan Sirius Black ve Hailey Avery. Hala Lily Evans'ın peşinde koşmaya devam eden James Potter. James'a göre k...