Vadedilmiş Cennet

31-Bir sonsuzluk

Gecenin soğunda gökyüzüne bakan genç kız üşümüyordu.. Saatlerdir aynı şeyi düşünüp kendiyle hesaplaşıyordu..

Hananın ağzından

Bir nefes.

Oswaldı benim için tanımlayacak cümle buydu.. O benim için nefes gibiydi.

Ben bir deniz kızıydım ve o bir nefestu. Ne onunla olabilirdim..

Ne de onsuz.

Anlayamıyordum... Neyi yanlış yapmıştım?

Ben.. Çok sevmiştim.

O benim için önünde diz çöktüğüm sunağımdı.

Dilimde sonu olmayan bir duaydı.

Neden benden nefret etmişti ki?

Bunu hak edecek ne yapmış idim?

Şimdi elimde ikinci bir şans varken ne yapacaktım?

Ondan intikam mı alacaktım?

Yoksa hatalarımı tekrarlamayarak ondan sevgi mi bekleyecektim?

Sahi.. bu sefer... Beni sever miydi?

Juliaya baktığı gibi bakar mıydı bana... Eğer bende ona benzersem beni sever miydi?

Belki.. Belki bu sefer benim olabilirdi aşkı-

Aniden önüme konan Viviye bakarken irkilmiştim. Gecenin karanlığında gözlerime bakarken aniden tekrar havalanıp balkonumun altında beni izleyen Lucun omzuna konmuştu.

'Merhaba.'

'Merhaba..'

Gülümserken dudaklarımda hafif bir acı vardı. Can alıcı değil ama bağımlılık yapabilecek bir acıydı bu.

'Güzel bir gece.'

Gülümseyerek dediği cümleye karşılık dudak büzmüştüm.

'Evet.. Evet öyle bir gece. Ama soğuk ve yalnız..'

Tek kaşı kalkarken sesinde ki tını sorgulayıcı değil aksine ortaklık teklif eder gibiydi.

'Buna son verebilirim.'

Sözde flört olan sözlerine kahkaha atarken başımı sallamıştım. Bu gece..

Bu gece yalnız uyumak istemiyordum.

Bir kaç uğraş sonrası yanıma çıkan Luc başarısını gururla parlayan lâcivertlerine yansıtmıştı. Çok toy ve şirindi!

Luc benim için hep..

Dost.

Sırdaş.

En sevdiğim kitaptı.

Onu bilmeden geçirdiğim her yıl için lanet ettiğim birisiydi.

Kesik başının görüntüsü zihnimi dağlarken ellerim istemsizce yüzüne gitmişti. Yanağı sıcacıktı. Benimse ellerim bumbuz.

Önce şaşırsa dahi sonra Tanrının bir lütfu olan gülümsemesini sermişti dudaklarına.

Ellerimi kavrayıp yüzüne sabitlerken iki derin öpücük çalmıştı avuçlarımdan.

'Hana..'

Yüzümde acı dolu bir gülümseme olurken başımı iki yana sallamıştım..

'Luc..'

Buz gibi esen rüzgar geceliğin açıkta bıraktığı omuzlarımı titretirken bunu fark edip sarılmıştı bana.