13-İz

467 39 8
                                    

Genç kız elbisesini düzeltirken halen inanamıyordu.. Bu ilk başarısı idi!

Bu hayatta ki ilk başarısı!

Sonunda Kara Kurtlarla az da olsa diyalog kurabilmişti! Yarın akşam onlar için yemek verecekti! Tabii ki babasından gizli..

Gelenek diyerek kendini paralayan adam sadece korumacı davranıyordu.

Mutlu mutlu koridorda yürüyen genç kız Lucun omzuna kolunu atmasıyla irkilirken aniden onu öptüğü an gelmişti aklına.

Lucun kaşları havada kızı izlerken keyfi yerindeydi. Ne güzel utanıyordu öyle..

Bu onun ilk öpücüğü idi.. Hana ilk öpücüğünü ona vermiş, şimdide bunun tatlı heyecanını yaşıyordu.. Keşke dedi genç adam.. Keşke benim de ilk öpücüğüm olsaydı...

Kolları arasında ki küçük kızı daha da kavrayan adam tüm varlığının anlamı avuçlarında gibi hissediyordu.

Öncesinde bilmezdi.. Böyle bir duygunun varlığını, böyle bir canavarın acımasız bakışlarında ki gizli dünyayı bilmezdi.. Zira eğer bilseydi kendini bir manastıra kapatıp kızı beklerdi.

Şimdi kar beyazı saçlarıyla ve kırmızı yüzüyle kıvranan kıza nazaran kendini kirli hissediyordu..

O.. Çok masumdu.

Lâkin asıl sorun yeni baş göstermişti..

Oswald.

Bu eşsiz meleğin nişanlısı..

Gözünün önüne yıllar önce gördüğü adamın sert çehresi ve dev bedeni gelmişti. Üstüne bir de kaba ve fütursuz konuşma tarzını da anımsayınca yüzü buruşmuştu.

Ne yani öyle bir yabani hayvan Hanaya eş mi olacaktı?!

Gözünün önüne dahi getiremiyordu öyle bir tabloyu..

'Luc!'

Luc kıza bakarken kız adamdan kurtulmaya çalışıyordu.

'Canım yanıyor..'

Kızın omuzlarında ki morlukları gören adam pişmanlıkla geri çekilmişti.

'Neden halen yaralara sahipsin?'

'Manamı çok kullandığım için şu an işe yaramaz halde..'

'Toplu katliam yaparsan öyle olur.'

'Ne yapsaydım seni oklarla görünce kendimi tutamadım..'

'Sen beni mi korudun?'

Luc gülerek kıza bakarken halen yürüyordular.. Kızın kızarık yanaklarından bir ısırık alırken Hana istemeden çığlık atmıştı. O esnada kırık vazoyu ve papatyaları yenileyen hizmetli istemeden gülmüştü..

Tanrı aşkına!?

Bu çok utanç verici idi! Hem birileri görse ne derdi!

Ama Luc her daim böyle vurdum duymazdı.. Fazla da yadırgamamak lazımdı..

Oswald duyduğu çığlık ile birlikte hızla fırlarken ayağa koşa koşa kapıyı açmıştı. Bu çığlığı biliyordu! Onlarca kez izlediği taşlar sağ olsun bu sese aşina idi Hananın sesine..

Nefes nefese kapıyı açan adam gördüğü şeyle birlikte dona kalmıştı.

Nitekim onu gören ikili de aynı şekilde dona kalmıştı..

Hanayı tek koluyla sarmış olan Lucun dudakları Hananın dudaklarının dibinde, kızın elleri adamın saçlarını çekiştirdiği için Lucun kumral saçlarındaydı.
İnce elbisesi kısmen dağınık olan genç kıza bakamayan kapıda ki muhafızlar ise korkuyla sinmişlerdi..

Vadedilmiş CennetHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin