"Nerina cevapları vermeyecek sadece sinir etmek istiyor, çıkalım" Klaus'un beni dışarı doğru iten kollarından kurtulmaya çalışıp dmeşre tutundum. "Ben zincir işini gerçekten düşünmeye başladım!"
"Klaus beni bırak! Ne demek istediğini öğrenmem gerek!"
"Onu tanıyorum asla doğruyu söylemez!"
"Bu konuda oldukça dürüstüm Nerina, çok nadirde olsa yaparım böyle şeyler"
"Çık dedim!"
"Hayır!" sertçe tuttuğu kolumu bıraktığı anda odaya geri gelmiştik.
"Gerçekten sinirlendiğinin farkındayım ve seni uyarmıştım"
"Ama işe yaradı. Şimdi senin kızımın yerine bağlayacağın birini bulman lazım."
Klaus isimler söyleyip olup olmayacağını kendi halinde tartışırken ben de hem onunla yatmasını hem de Nelina'nın söylediği şeyi düşünüyordum. Gerçekten bizi koruyacaklarına inandığım kişiler aslında tehdit olarak beni mi görüyordu?
"Yaşlı cadı en mantıklı olan. Hem güçlü sürekli bağlantı halinde olduğu için dikkat çekmeyen biri"
"Ne kadar zamana ihtiyacın var?"
"Olabildiğince çok"
"Anladım" tekrar inmek için kapıya yönelmiştim ki kolumu tutup durdu.
"Sana ne söylerse söylesin ona inanma gerçekte olsa bile abartarak söyleyecektir."
"Biliyorum"
Merdivenlerde oyalanıp birazda duyacağım şeylere hazırlanıp tekrar hücreye girdim.
"Ne tür bir oyun oynadınız bilmiyorum ama az önceki olay hiç gerçekçi değildi" yanındaki küçük tabureye oturup yüzünü inceledim.
"Anlayacağını biliyordum zaten"
"O zaman? Ne diye geri geldin?"
"Klaus kendi isteği ile olmasada kızımın yanında ve beni rahat bıraktığı tek zaman dilimi bu"
"Yılın babası. Hatta onu düşününce milenyumun babası bile diyebiliriz."
"Sen de buna sahip olabilirdin. Ve benim yaşadığım zorlukları yaşamayacağın ortadaydı."
"Onun nasıl çocuğu olduğu kısmına sonra gelelim ama öğrenmek istediğin şey neden her şeyi geride bırakıp yoluma devam etmediğimse eğer... Bilmiyorum. Bildiğim tek şey onun canını yakmak istediğim."
"Sadece cadıları öldürdüğü için bu kadar nefret duyamazsın. Sana ne yaptı?"
"Sıradaki soru" Dalıp giden gözlerinden anladığım kadarıyla bu onu gerçekten üzen tek konuydu.
"Aynı soydan olduğumuzu söylemiştin. Sana her ne yaptıysa bana da yapmış demek oluyor."
"Sen geçmişin kinini tutan biri değilsin, neden umrunda?"
"Çünkü sana ne yaptıysa bana da aynısını yapmaya çalışıyor ve ben artık sen olmadığımı söylemekten yoruldum."
"Evet, senin de kız kardeşini öldürmüş ve sen buna rağmen onunla kaldın"
"Mecburdum."
"Hayır değildin!" aniden bağırıp ayağa kalkınca büyüyle kendimden uzak tutmamak için parmaklarımı birbirine geçirdim. "Sen sadece sevgiye aç aptal bir çocuktun! Onun sana verdiği acıyı, göz yaşını sevgi sanacak kadar aptal!"
"Bir şey bildiğin yok!"
"Yıllarca zihninin her köşesine girdim! Sözde babanın sana vermediği her şeyi onda bulduğunu sandın!" zincirlerin varlığını unutup defalarca kez ayağa kalksada sonunda ileri atılmayı durdurdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ECNADEYN
FantasyGeçmiş ve gelecek, aralarında bulunan zamanın kayıp insanları, kaybolan hayatlar, kaybolmak istenilen hayatlar, sessiz fırtınalar, öldüresiye nefret, nefretten doğan aşk, yüz yılları hiçe saydıran saniyeler, yıkılan imparatorluğun sebebi olan ve yen...